Uçağa adım attığınızda sizi güler yüzle karşılayan kabin görevlilerinin hemen hemen hepsinin kırmızı ruj sürdüğünü fark etmişsinizdir. Hatta belki içinizden “Hepsi neden özellikle kırmızı sürüyor?” diye geçirmişsinizdir. Sıradan bir tercih gibi dursa da bu rujun tonu aslında yıllardır havacılık sektörünün 'kurallarından' biri gibi.
Gelin, sebebini hep birlikte öğrenelim...
Aslında bunun arkasında mantıklı sebepler var.
Havacılık sektöründe kadın kabin görevlileri ortaya çıktığından beri kırmızı ruj adeta bir imza haline geldi. Çünkü kırmızı ruj, dikkat çeker, yüzü öne çıkarır, bu da kabin içindeki karmaşada insanların görevlileri kolayca tanımasını sağlar.
Uçakta ortam genelde her zaman güllük gülistanlık olmuyor. Kırmızı ruj o yüzden “görsel sinyal” görevini görüyor.
Kırmızı ruj, kadınlar arasında güç, özgüven ve profesyonelliğin sembolü olarak kabul edilir. Kabin görevlileri sadece servis yapan değil, aynı zamanda güven verip profesyonel duruş sergileyen insanlar olarak algılanmalı. Kırmızı ruj bu imajı pekiştiriyor.
Kırmızı rujlar genelde uzun kalıcı ve dayanıklıdır. Şirketler de genellikle belli makyaj standartları belirler. Kırmızı ruj da bu standartların en klasik, en kolay tanınan parçasıdır.
Sonuçta kırmızı ruj sürmek sadece güzellik kaygısından ibaret değil. Kabin ekibinin görünürlüğünü artıran, profesyonellik ve güven duygusu veren, tarih boyunca süregelen bir gelenek.
Kırmızı ruj kargaşada kabin görevlisinin dikkat çekmesini sağlıyorsa, erkek kabin görevlilerini de kırmızı rujla görmek isteriz.
gençken bende kırmızı kullanırdım şimdi pastel 'ten rengi kullanıyorum