Uçak yolculuklarında kabin bagajı sınırının sadece yer kaplama meselesi olduğunu düşünenler oldukça fazla. Oysa mesele sadece valizlerin boyutu değil, ağırlığı. Çünkü uçuş güvenliği için uçağın toplam ağırlığı her uçuş öncesi hesaplanmak zorunda ve bu hesaplara kabindeki el bagajı da dahil. Bu yüzden birkaç kiloluk fark bile düşündüğünüzden daha büyük sonuçlar doğurabiliyor.
Toplamda sadece uçağın değil, yakıtın, alt bagajların, ikramların, tuvaletlerdeki suyun ve kabindeki tüm yolcularla birlikte onların yanındaki eşyaların da dahil olduğu bir hesaplamadır. Yani el bagajınızın ağırlığı da bu denge hesaplamalarının bir parçasıdır.
Hava yolları, hesaplamaları yaparken her yolcunun ağırlığını sabit varsaymak zorundadır ve bu varsayıma el bagajı da dahil edilir. Bu nedenle uçuş güvenliği için kabin bagajına konulan ağırlık sınırlaması, sadece yer değil, aslında doğrudan denge ile ilgilidir.
Örneğin kısa pistli havaalanlarına iniş yapan bir havayolu için ağırlık daha hassas bir konu haline gelir. İş seyahati yapan yolcular genellikle daha ağır el bagajı taşırken, yaz tatiline çıkan yolcuların valizleri daha hafif olabilir. Kış aylarında yolcuların daha kalın giysiler giymesi bile bu ortalama hesapları etkiler. Bu nedenle her havayolu, kendi verilerine göre ortalama yolcu ağırlığını belirler ve buna göre kabin bagajı kurallarını düzenler.
Ayrıca kabin bagajlarının ağırlığı yalnızca kalkış güvenliği için önemli değil. Daha hafif bir uçak daha az yakıt yakar, bu da daha az çevresel etki demektir. Bu yüzden bazı hava yolları, kabin içi ekipmanlarda bile hafif malzemeleri tercih eder.
Özellikle küçük uçaklarda bazı yolcuların uçağın dengesi bozulmasın diye yerlerinin değiştirildiği durumlar bile yaşanıyor. Hatta bazı uçuşlarda fazla bagaj nedeniyle yolcu sayısı sınırlandırılabiliyor. Bu gibi durumların yaşanmaması için ağırlık planlaması önceden yapılıyor ve herkesin kurallara uyması gerekiyor.