Uçaklar Neden Doğuya Doğru Daha Hızlı Uçar?

Bir yere gidip dönerken iki uçuş arasındaki saat farkına hiç dikkat ettiniz mi?

Örneğin, Londra'dan New York'a uçmak 8 saatten biraz fazla sürerken, New York'tan Londra'ya yolculuk 7 saatten az sürüyor. İşte doğu yönüne doğru yapılan uçuşların kısa sürmesinin sebepleri:

Bu durumun rotayla hiçbir alakası yok.

Birçok insan doğu yönünde yapılan seferlerin daha hızlı olmasını Dünya'nın doğuya doğru dönmesinin neden olduğunu düşünse de bu doğru değil. NASA'dan Robert Frost'un Forbes'ta açıkladığı gibi, dünyanın dönüşünün aslında bir uçuşun hızıyla hiçbir alakası yok. Nasıl doğudan batıya yürürken dünyanın dönüşü bizi hızlandırmıyorsa bu dönüş uçağın hızını da etkilemez.

Doğu yönlü uçuşların daha hızlı olmasının nedeni jet akımlarıdır.

Basitçe açıklamak gerekirse jet akımı; atmosferde yüksek rakımlarda bulunan hızlı akan, dar hava akımlarıdır. Bu akımlar, güneşin yaydığı radyasyonundan ve dünyanın dengeleyici kuvvetinden kaynaklanan atmosferik ısınma nedeniyle oluşur (dönen bir nesnenin dönme eksenine dik bir kuvvete sahip olması olarak tanımlanır). Bu faktörler birleşik nedenli jet akımlarına neden olur.

En belirgin jet akımları, ekvatorun 60 ° ve 30 ° kuzey ve güneyinde yer alan kutupsal akıntı ve astropikal akıntılardır.

Kutupsal akıntı daha güçlü olan akıntıdır ve astropikal akıntılara göre çok daha hızlı rüzgarlara neden olur. Transatlantik ve Pasifik Okyanus'u üzerinden uçan çoğu havayolu, uçuş rotasını planlarken kutup akışını kullanır.

Jet akışları saatte 130 ila 225 kilometre kadar güçlü olabilir ve saatte 442 kilometreye kadar çıkabilir.

Bu güçlü rüzgarların ticari hava yolculuğu için avantajları da dezavantajları da oluyor.

Ticari havacılıkta ilk kez jet akımları 1952'deki Tokyo-Honolulu seferi sırasında kullanıldı.

Jet akımlarıyla beraber uçmak, yolculuğu 25.000 fitin biraz altında uçarak 18 saatten 11,5 saate düşürdü. Havayolları, jet akımlarının değerini hemen fark etti ve rotaları planlarken bu akımları dahil etmeye başladı.

Jet akımları batıdan doğuya doğru aktığından, yolculuğun bir ayağını (akım doğrultusunda uçarken) çok daha hızlı ve bir ayağını (akıma karşı uçarken) daha yavaş hale getirir.

New York'tan Londra'ya olan örneğe dönersek, jet akımından yararlanmak için uçuşların biraz daha uzun bir rotayı takip ettiğini görüyoruz. Bu, John F Kennedy Havaalanı'ndan Heathrow Havalimanı'na yolculuğun yaklaşık altı buçuk saat, Heathrow Havalimanı'ndan John F Kennedy Havaalanı'na ise yolculuğun yedi buçuk saat sürdüğü anlamına gelir.

New York ve Los Angeles şehirleri arasındaki daha kısa kıtalararası uçuşlarda bile, jet akımları uçuş süresini yaklaşık bir saat etkileyebilir.

Uzun mesafeli Pasifik rotalarda, bu akımlar yolcular ve havayolları için son derece yararlı olabilir. Los Angeles-Tokyo sefer süresi 11 saat kırk beş dakikayken tersine istikamette kutup akımını takip ederek yapılan sefer sadece dokuz saat elli beş dakikadır.

Geçtiğimiz Şubat ayında British Airways 747, yüksek jet akımları sayesinde transatlantik ses hızı altı hız rekorunu kırdı.

Uçak, John F Kennedy Havaalanı'ndan Heathrow Havalimanı'na olan yolculuğunu rekor bir şekilde 4 saat 55 dakikada tamamladı ve saate 1290 kilometrenin üzerinde hıza ulaştı.

Kısacası jet akımları hem uçuş sürelerini önemli ölçüde kısaltabilir hem de yakıt tasarrufu sağlayabilir.

Bu, yolcular ve havayolları için ne kadar karşılıklı bir kazanç durumu gibi görünse de, bazı dezavantajlar vardır:

Jet akımları uçuşları hızlandırabilirken aynı zamanda önemli bir dezavantajı da vardır; açık hava türbülansı.

Açık hava türbülansı, bulutsuz bir gökyüzünde meydana gelen ve uçağın şiddetli sarsılmasına neden olan ani ve şiddetli türbülanslardır. Yavaş bir jet akımı, hızlı bir jet akımı ile etkileşime girdiğinde meydana gelir. Diğer türbülansların aksine, açık hava türbülansının çıplak gözle veya uçak radarıyla tespit edilmesi de imkansızdır.

Conde Nast Traveler'da yer alan bir rapor, açık hava türbülanslarının küresel ısınma nedeniyle daha da kötüleşeceğini ve % 170 oranında artacağını söyleyen bir araştırmaya dikkat çekiliyor.

Bu, jet akımlarında uçmanın önümüzdeki yıllarda daha da riskli olacağı anlamına geliyor. 1997 yılında Tokyo Narita'dan Honolulu'ya giden bir uçak büyük bir alçak hava türbülansı kazası geçirdi. Ani alçak hava türbülansı, uçağın 100 fit düşmesine neden olarak 18 yolcuda ciddi omurga ve boyun yaralanmalarına neden oldu. Emniyet kemeri takmayan bir yolcu, kaza esnasında öldü ve alçak hava türbülansı tehdidinin altını çizdi.

Diğer bir sorun ise, jet akımları nedeniyle doğudan batıya yapılan seferlerde daha çok yolcunun uçuş sonrası sersemliği (jet lag) yaşaması.

Travel and Leisure'da yapılan araştırmalar, yolcuların doğu yönündeki uçuşlarda daha fazla uçuş sonrası sersemliğinden muzdarip olduğunu göstermiştir, bu da kısalan uçuşların bu tür uzun mesafeli rotalarda uyum sağlamayı zorlaştırdığı anlamına gelir.

Özetle, batıdan doğuya yapılan uçuşların tam tersine istikamete göre daha kısa sürmesinin sebebi jet akımlarıdır.

Aşırı uzun uçuşların birkaç saat azalmasına yardımcı olurken, bazı önemli dezavantajları da vardır.

Peki siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Uçak İle Seyahat Ederken Aklınızdan Çıkarmamanız Gereken Birbirinden Önemli 20 Davranış
Uçaklarda Kabin İçi ve Uçuş Esnasında Yaşananlarla İlgili Merak Ettiğiniz Ne Varsa Cevaplıyoruz!
Kabin Memurlarından Ufkunuzu Açarken Biraz da Midenizi Bulandıracak 25 İtiraf

Popüler İçerikler

151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
02.03.2021

Edi Dünya ne tarafa dönüyor ?

02.03.2021

istanbul tayland arası giderken 9 saat dönerken 12 amk

02.03.2021

#eksiseyler

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ