Uçak Kazasından Sağ Kurtulan Adem Bilici'nin Acılarla Dolu Hayatını Okuyunca Tüyleriniz Diken Diken Olacak!

Geçtiğimiz günlerde Bana Göre TV'nin Katarsis X-TRA adlı programına uçak kazasından sağ kurtulan Adem Bilici katıldı. Yaşadığı hayatı ve zorlukları programda anlatan Bilici, hepimizin gözyaşlarına boğdu. Adem Bey'e sigorta şirketindeki bir çalışan 'Niye ölmedin sen? Ölseydin ölümün para ederdi, şimdi ne işe yarayacaksın?' demiş. Tüm detaylar aşağıda...

Kaynak: Bana Göre TV

Bildiğiniz üzere ülkemizde bundan 27 yıl önce hepimizi derinden sarsan ve 57 vatandaşımızı yaşamını yitirmesine neden olan bir uçak kazası meydana gelmişti.

Bugün sizlerle o uçak kazasından sağ kurtulan Adem Bilici’nin yaşadıklarını ve hayat hikayesini konuşacağız.

Bana Göre TV’nin Katarsis X-TRA programına katılan Bilici anlattıklarıyla hepimizi göz yaşlarına boğdu.

Programın tamamını buradan izleyebilirsiniz.

Her şeye en başından başlayalım. Yani Adem Beyin çocukluğuna gidelim. Babası Avrupa’da çalışırken ikinci bir evlilik yapmış.

Tabii bu durumda kendi annesiyle babası da boşanmışlar. Ancak babasıyla yeni eşi evlerinin üst katında yaşıyorlarmış.

Yani anlayacağınız altlı üstlü oturuyorlarmış…

Babasının kendilerini çok umursamadığını bu nedenle çok zor yaşadıklarını anlatan Adem Bey, çocukluğunda çok acılar yaşamış aslında.

“Ben baba sevgisi hiç görmedim. Biz varlığın içerisinde yokluk yaşıyorduk. Onlar bal baklava yerken, biz sabah kahvaltısında bile bulgur pilavı yerdik.”

Annesinin kendisi ve çocukları için çok fedakarlıklar yaptığını belirten Adem Bey, büyük abisinin vefat ettiğini ve babasının ailesinin de bunda sorumluluğu olduğunu söylüyor.

“Babamın malı mülkü vardı. 2 çift atı varmış, at arabası varmış. At arabasının arkasına bağlayıp sürüklermiş abimi… Abim dayanamadı, kanser oldu.”

Ayrıca babasının erkek kardeşi de annesine ve kendisine defalarca kez şiddet uygulamış. Babası ise bu duruma sessiz kalarak ‘İyi yaptın kardeşim, eline sağlık’ dermiş.

Annesinin son yıllarında gözlerinin çok bozulduğunu ancak babasının onu doktora bile götürmediğini söyleyen Bilici, annesinin ölmek üzereyken kendisini bile tanıyamadığını söylüyor.😥

Babasına Avusturya’da çalıştığı fabrika ‘İstersen çocuklarından birini getir, işe alalım’ demiş. Ancak babası kendisini değil üvey annesi ve çocuklarını götürmüş.

Ayrıca bunu da kendilerinin isimlerini kullanarak yapmış…

“Bizim bir koçumuz vardı. Rahatsızlandı. Komşular babama gelip ‘Bari kes de çocukların yesin, mundar olacak’ demişti. Babam ‘Çocuklarım yiyeceğine köpeklerim yesin’ dedi. “

18 yaşındayken kendisinin adına bir kayıt gelmiş, çocuk parası için ancak babası ona ‘Hal benim ne ekmeğimi yiyorsun, defol git’ demiş.

Görücü usulü olarak üvey annesinin torunuyla evlenen Adem Bey aslında hiç evlenmek istemiyormuş.

Sonra da Van’da askere gitmiş kendisi. Kendisi dağdayken Adem Bey’e eşinden bir mektup gelmiş ancak hemen vermemişler mektubu, sıkıntılı bir durum yaşamaması için.

Mektupta yeni doğan kızının haberini alınca askerden izin vermişler Bilici’ye. O da uçakla eve gitmek üzere yola çıkmış. 

Kızını gördükten sonra da Ankara’dan Van’a yola çıkmış tekrar. İşte tüm mesele burada başlıyor aslında.

“Ankara’da yaşayan arkadaşlarım vardı. O dönem sıkıntılarım vardı. ‘Bu uçak düşer ama ben ölmem’ dedim. Hatta alay ettiler, gülüp ‘Ya senin özelliğin ne?’ dediler bana. ‘Ölürsem çile çekecek Adem yok’ dedim. Aslında sitem ederek demiştim ama demek ki içime doğmuş.”

“Uçakta ben 17F’deydim. Tam kanat kısmına denk geliyor. Yanımda bir anne ile kızı vardı. Anne cam kenarındaydı, kızı da ortamızda oturuyordu.”

“Önümde de iki çocuklu bir anne vardı. Hatta ben onları eğlendirmek için tespihimi sallıyordum. Tespihim de onlarda kaldı. Sonradan bir tanesinin kurtulduğunu ancak diğerinin annesiyle birlikte vefat ettiğini duydum.”

“Aslında yola çıktığımızda bir sıkıntı yoktu. Ama uçak inişe geçtiğinde inanılmaz bir sis vardı ve kar yağıyordu. İnişe geçtiğinde yanımdaki kız bayıldı.”

Uçak ilk daldığında Van Gölü’ne girecekmiş neredeyse. Kuleden uyarmışlar. Yemin ederim suyun bizimle birlikte dalgalandığını gördüm.”

“Tekrar yükseldiğinde dağın içine girdi. Bir anda bir ses geldi. Ağlaşanlar, bağıranlar oldu. Öndeki motor, bagajlar, koltuklar parçalandı.”

“Kemeri bağlı olmayanlar hemen fırladılar. Önümdeki kadın hemen çocuklarını aldı üzerlerine yattı. Yanımdaki cam patladı. Sonrasında tamam artık biz öldük dedim.”

Kazanın ardından sevdiği herkesin gözünün önüne geldiğini söyleyen Bilici, koltukla birlikte fırladığını ve kafasını bagaj kısmına çarptığını ardından tekrar aynı şeyin olduğunu söylüyor.

Sonrasında uçak ikiye ayrılmış zaten. O esnada bayılmış Adem Bey. 10-15 dakika sonra uyandığını ve her yerinin kan revan içinde kaldığını söylüyor kendisi. Yarım saat hiç kalkamamış ayağa. Bir host ‘patlayacak’ diye ağlamaya başlamış bu esnada da.

Yakındaki köyden yardıma geldiklerini söyleyen Adem Bey, çok kar yağdığını ve soğuktan suratındaki kanın bile donduğunu söylüyor.

İki kişi kucaklamış kendisini ancak Adem Bey onlara diğerlerine yardım etmelerini, kendi başına köye gidebileceğini söylemiş. Ayak izlerini takip ederek köye gitmeye çalışırken, kara takılıp düşmüş. Yarım saat kadar oradan kalkamamış…

Sonra askerler gelip yardım etmişler kendisine. Köye gidince, girdiği evde üstündeki kanlar dökülüp ortalık batmasın diye öne eğilerek oturmuş.🥺

Köye gelen ambulans ilk başta vefat eden insanları almış, hatta ambulans kendisini almak istememiş, bir sonrakine binersin demiş.

Tüm bu olayların ardından aslında daha da üzücü durumlara maruz kalıyor Adem Bey.

Önce ikinci ameliyatını bile olmadan abisinin ısrarları nedeniyle hastaneden erken çıkmak durumunda kalmış kendisi.

“Döndüğümde babam hiç ilgilenmedi. Abim geldi, keşke gelmeseydi. Bir de küstü bana, ‘Sen boşu boşuna yatıyorsun, benim çocuklarım var orada’ dedi.”

“Kolum sakat kalmıştı, tekrar tedavi olmak istedim. Bana yol parası bile vermedi. Borç harç öyle gittim.”

“İlk zamanlar çok bunalmıştım. 3 sene kadar çalışamadım, kolum ağrıyordu. Suratıma bakan işe almıyordu yüzümdeki izden dolayı. İnşaatlarda yevmiyeci olarak, garson olarak ve kapıcı olarak çalıştım.”

“Tam yeni yeni toparlanmaya başladık, evliliğim bitti.”

Tüm bu yaşadıklarının ağırlığı yeterince büyük değilmişçesine sigorta şirketi Adem Bey’e ‘Niye ölmedin sen? Ölseydin ölüm para ederdi, şimdi ne işe yarayacaksın sen?’ demiş!😡

“Yalan yok, keşke kurtulmasaydım diyorum. Keşke ölseydim, bir işe yarardım. Sigorta şirketindeki adam bana ‘Niye ölmedin sen? Ölseydin ölüm para ederdi, şimdi ne işe yarayacaksın sen?’ dedi.”

Ne diyebiliriz ki? Benim artık şahsen aklım almıyor bir insanın bu kadar vicdansız nasıl olabileceğini. Programın tamamını mutlaka izlemenizi tavsiye ediyoruz. Ayrıca Adem Bey’in sizden ufak da bir ricası var:

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

İlişkilerinde Libidosuyla Nam Salıp Düz Duvara Tırmananlar Buraya: Sürekli Sevişmek İstemek Normal mi?
9 Yaşındaki Kız Kardeşlerini İstismar Eden Üvey Babalarını Defalarca Kez Öldüresiye Dövdüler!
İşkolikliğin Kitabını Baştan Yazarak Güven Konusunda Bir Dünya Markası Olmayı Başaran Oğlak Burcu Ünlüler
Hamileliği Boyunca Karnı İnanılmaz Bir Şekilde Büyüyen Kadını Görünce Şaşkınlıktan Küçük Dilinizi Yutacaksınız

Popüler İçerikler

Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
YORUMLAR
27.01.2022

Kerem Gök'ün Youtube kanalında bu adamla röportajı vardı. Çok etkilenmiştim.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ