Kalkış ve iniş sırasında kabin ışıklarının kısılması, çoğu yolcu için rahatsız edici veya anlamsız bir rutin gibi görünebilir. Oysa bu uygulama, tamamen yolcuların güvenliği için tasarlanmış bir prosedürdür. İyi de bunun güvenlikle ne alakası var demeyin! Neden mi? Çünkü eminiz ki hak vereceksiniz.
Uçak İnerken ve Kalkarken Işıkların Kısılmasının Sebebi Nedir?
0
1920’lerde uçuş güvenliği için bu kadar detaylı kurallar yoktu. Ancak bugün, uçuş öncesi ve sırasında pek çok talimat uygulanıyor.
Kabin ekibi, kalkış ve iniş sırasında dizüstü bilgisayarları kapatmanızı, servis masalarını kaldırmanızı ve hatta koltuğunuzu dik konuma getirmenizi istiyor. Peki ya ışıkların kısılması? Bunun bir güvenlik prosedürü olduğunu biliyor muydunuz?
Gözlerimizin karanlığa uyum sağlaması 10 ila 30 dakika arasında sürer. Ancak acil bir durumda tahliye için yalnızca birkaç dakikanız olabilir! İşte tam da bu yüzden ışıklar önceden kısılıyor.
Böylece gözleriniz karanlığa adapte olur ve olası bir güç kesintisinde aniden kör olmazsınız. Bu sayede acil durum çıkışlarını ve yerlerdeki ışıklı yönlendirmeleri çok daha hızlı bulabilirsiniz.
Gözlerinizin karanlığa alışmış olması, hayati önem taşıyan saniyeleri kazanmanızı sağlar. Ayrıca uluslararası havacılık kurallarına göre, kabin ışıklarının kısılması zorunlu bir prosedür!
Çünkü bu uygulama, tahliye sırasında hem gece görüşünüzü korur hem de güvenlik ekipmanlarını daha görünür hale getirir.
İlginizi çekebilir:
Uçak Kapılarında Kırmızı Kurdele Yer Almasının Hayati Derecede Önemli Sebebi
Çoğu Hava Yolu Şirketinin Aksine Eastern Hava Yolları Neden Ayda Sadece Bir Kez Uçuş Yapıyor?
Sınırsız Uçuş Hakkı Satan Hava Yolu Şirketinin Milyon Dolarlık Pişmanlığı: “Kendimizi Mahvettik!”
