Neler gördük, yaşadık belli değil... Şu an yaşı 30 üstü olanların çok rahat hatırlayacağı bazı şeyler var ki, dönüp bakınca çok ilkel geliyor ama o zamanlar yaşayanlar için büyük bir keyifti.
Neler gördük, yaşadık belli değil... Şu an yaşı 30 üstü olanların çok rahat hatırlayacağı bazı şeyler var ki, dönüp bakınca çok ilkel geliyor ama o zamanlar yaşayanlar için büyük bir keyifti.
Özellikle saçlarını boyatmak istemeyen genç kızlar olarak bir süre kendimizin kuaförü olmuştuk doğal yöntemlerle. Aslında fena fikir değil, yeniden bir denesek mi?
Özellikle pazar yeri gibi kalabalık mekanlarda görebilirdiniz bu satıcıları. Birileri alıp yerdi de çocukların canı istediği zaman anneleri 'Yenmez o pis' diye engellerdi. Kim bilir belki de şimdinin restoranlarından daha temizdi o lahmacunlar...
İbo'nun patladığı o dönemi hatırlayanlar bu kaseti de çok iyi hatırlayacaktır. Özellikle şarkı aralarındaki konuşmaları 'Bayanlar birer çiçektir (!)' gibi cümleleri de unutulmaz.
Haftasonları verilen bu ek gerçekten çoğu aile için çok önemliydi. Özellikle Polis Akademisi serisinin saat kaçta televizyonda gösterileceğini falan hep bu rehber sayesinde öğrenmişizdir.
Belki hala çoğunuzun evinde vardır eskiden kalan bu albümler. Fotoğraflar ve anlar o kadar kıymetliydi ki, işte böyle saklıyorduk hepsini. Şimdi nerde....
Parayı her çıkarttığında sevdiğin insanın yüzünü görüyorsun. Ne harika bir teselli değil mi?
Kimseden de memnuniyetsizlik ifadesi duymamışızdır. Şimdi herkesin koltuğunun önünde kişisel bir ekran var ve istediğini izleyebiliyor. Fakat o dönem öyle değildi o işler. Mecbur muyduk, mutlu muyduk belli değil...
O zamanlar mortgage yoktu ve kredi kolay ulaşılabilir bir şey değildi. (Şimdi kolay da ne oluyor tabii o ayrı) Bu kooperatif hevesi yüzünden ev sahibi olanlar kadar dolandırılanlar da çok. Şimdi onlar ne yapıyor acaba?
Şimdi düşününce ne kadar da ilkel kalıyor değil mi? Hele ki WhatsApp'dan, e-mail'den sonra çok anlamsız ama işte o zamanlar öyleydi...
Mesela ben babamın Zeki Müren kasetinin üstüne radyodan 'Coco Jambo' çektiğimi çok iyi hatırlıyorum. Siz de yetiştiniz mi o döneme?
Çünkü hayır diyemiyorlardı. Alıyorlardı ama taksitleri ödemek zulüm oluyordu. Alsan bi dert, almasan ayrı dert...
Hala daha dünyanın en keyif verici eylemlerinden biri olabilir. Şimdi VHS video oynatıcılarımız yok belki ama açıp yeniden seyredebiliriz. Bu arada yukarıdaki 'pastırma yeme' sahnesi ve Metin Akpınar'ın müthiş oyunculuğuna bir bakın! ❤️
Yaş 43, yeter mi? O lahmacun için ölürüm, pis diyen bok yesin 🤪
Ah o eski günler. O günleri özlettiren bu günlere yazılıklar olsun
''...Bir kaç dakika da olsa o eski günlere dönmek... Herşey çok güzeldi.. Huzur doldu tüm benliğim...''