Bilim adı altında yapılan birçok şey bizlere etik sınırlarını sorgulatmıyor değil. Yıllar önce yer aldığı NASA çalışmasına dair itiraflarda bulunan bilim insanı da yine aynı şeyi sormamıza sebep olacak. Bilim adı altında yapılanlar aklanabilir mi yoksa etiğe aykırı mı? Hikayeyi okuduktan sonra siz karar verin... 👇
Bilim dünyasının en çok tartışılan meselelerinden biri olan bu konu, birçok şeyi sorgulatıyor.
Araştırmanın asıl amacı yunusların beyin büyüklüklerini ölçerek, kendileri aralarında nasıl iletişim kurduklarını anlayabilmekti.
Peter, Pamela ve Sissy adında üç yunusun hareketlerini inceleyen bilim insanları, çalışmalarında emin adımlarla ilerliyordu.
Yıllar sonra BBC'ye röportaj veren Lovatt, yunus balıklarından Peter ile ilişkiye girdiğini söyledi.
Lovatt ilişkiyi şöyle anlattı:
Peter kendisini bacaklarıma, ellerime ve ayaklarıma cinsel bir şekilde sürtüyordu. Ben de bunun olmasına izin verdim.
NASA, edinilen bilgilerin raporlanması için ekipte değişikliklere gidince Lovatt ve Peter 'ayrıldı.'
Sizin düşünceleriniz neler? Yorumlara buyurun...
Cinsel ilişkiye mi girmiş oldu şimdi? Köpeklerin sahiplerinin kolunu bacağını becermeye çalışmasıyla aynı şey
Bize ilginç gelmez, köpekleri, eşekleri tecrübe eden bir milletin ferdine ilginç gelmez ama ilk önce iğrenç ve günah ve etik değil.
Etik değil. Hayvan bunu içgüdüsel olarak yapmıştır. Belki çiftleşme dönemindedir ve kadındaki dişilik hormonlarını bi şekilde algılayıp öyle davranmıştır bilinçsizce. Ben de izin verdim ne demek? Aklın mantığın sağduyun yok mu diye sormazlar mı? Aynı şeyi erkek bi araştırma görevlisi, yunus bana aşık oldu geldi sürtündü diye yapsa hayvana tecavüz etti diye sürmanşet olur ama değil mi? Farkı ne? Farkı yok. Etik değil.