Avrupa'nın en fakir ülkesi Moldova'yı biraz daha yakından tanımak ister misiniz?
Avrupa'nın en fakir ülkesi Moldova'yı biraz daha yakından tanımak ister misiniz?
İş imkanı ise çok kısıtlı. Bu yüzden pek çok Moldova vatandaşı yurt dışına çalışmaya gidiyor. Bu ülkelerden biri ise Türkiye.
Moldovalı ailelerin çoğunda ülke dışında çalışan 1-2 kişi mevcut.
Ülke armalarındaki hayvan ise Avrupa bizonudur. Ayrıca onlar da Romanyalılar gibi Rumence konuşur.
3.5 milyonluk Moldova nüfusunun yaklaşık 900 binlik kısmı azınlıklardan oluşuyor.
Bu halk Sovyetler Birliği çökmesine rağmen hala Sovyet geleneğini sürdürürcesine yaşıyor. Ülkenin resmi dilinin Rumence olmasından rahatsızlar, kendi aralarında da Rusça konuşuyorlar.
Hatta yaklaşık 20 yıldır Transdiniyester Cumhuriyeti adında kendi devletlerine sahipler. Moldova topraklarında yer almalarına rağmen kendi polisleri, para birimleri, bayrakları var. Bayraklarında da orak ve çekiç bulunuyor. Ancak Transdiniyester Cumhuriyeti BM tarafından tanınmıyor.
Kökenleri bizim gibi Oğuz Türklerine dayanan Gagavuzların Moldova'daki nüfusu yaklaşık 350 bin. Kendi aralarında Gagavuzca konuşuyorlar. Moldova yönetimiyle çok büyük bir sorun yaşamamalarına rağmen ülke AB'ye girerse Rusların tarafında yer almayı tercih edecekleri söyleniyor.
Başkent Kişinev'de bulunan havalimanı Avrupa'nın en çok rüşvet alınan yerlerinden biri. Havalimanında yabancı olduğunuz anlaşıldığı an bagaj kontrolü sırasında polisler sizden rüşvet istiyor.
Belki de bu yüzden ülkeyi en çok Türk turistler ziyaret ediyor. Türklerden sonra ise en çok Ruslar turist olarak Moldova'ya gidiyor. Kumar oynamak için ülkeye giden Türk ve Rus turistlerin oranı bir hayli fazla.
Ülkenin %25'i yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
Çünkü su kullanımı çok pahalı. Bir dönem halk çok az banyo yapabildiği için bitlenme sorunu bile yaşanmış.
Zaten ülke dünyanın en çok şarap üreten 12. ülkesi. Dünyanın en büyük şarap
mahzeni de burada yer alıyor.
Bu sırada ülkede bol miktarda isyan ve karmaşa da baş göstermiş elbet. 2012 yılında hukukçu Nicolae Timoftî'nin başkan seçilmesiyle bu kriz çözülse de Moldova, siyasi yönetimin en istikrarsız olduğu ülkelerden biri.
Hatta bu firmaların yaptığı evleri de genellikle Türkler satın alıyor.
Moldova yakın zamanda AB'ye gireceği için AB üyesi olmayan birçok ülkenin vatandaşı Moldovalılarla anlaşmalı evlilikler yapıyor. Bu ülkelerin en başında da Türkiye geliyor.
Moldova fakir bir ülke olduğu için çoğu insan yurt dışında yaşamayı tercih ediyor. Bunun en kısa yolu da tahmin edeceğiniz gibi başka ülkelerin vatandaşlarıyla evlenmek. 2018'de Moldovalı bir kadın Türk sevgilisi için yukarda gördüğünüz gibi bir pano bile yaptırmış. Hatta bu panonun başkent Kişinev'in gelmiş geçmiş en çok dikkat çeken reklamı olduğu bile söyleniyor.
Türkiye'de yaşamayı bile kurtuluş olarak gören insan var dünyada. Allah düşürmesin.
Luda sen bir salaksın kızım. Git İngiliz bul İtalyan Fransız ama Türk nedir ya uzak dur uzak....
Bu ülke nasıl AB'ye girmek üzere anlamış değilim. Standart desen yok, gelişmişlik desen yok, yozlaşma var, bok gibi bir ülke. Moldova girebiliyorsa bizim bin kere girmemiz lazımdı. AB'nin iki yüzlü olduğunu hepimiz biliyoruz aslında, aha bu da başka bir kanıtı. Yunanistan da sanıldığı kadar gelişmiş bir ülke değil, hatta gelişmiş bir ülke değil. Ama o da AB'de. Ha bunu yazarken de biz iyiyiz bilmem ne demiyorum yanlış anlaşılmasın, ama bunlar birliğe alındıysa bizim de olmamız gerekirdi.