Burada ilk konuşmayı yapan Davutoğlu şunları söyledi:
'Üzerinde bir çok yorum yapıldı. Ama şunu ifade etmek isterim. Hem Türkiye Cumhuriyeti hükümeti adına hem de Avrupa Birliği ve Almanya adına da bizim tek bir gayemiz var. İnsani bakımdan İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yaşanan en büyük trajediye birlikte çözüm aramak. Bu mesele ne Türkiye'nin ne de Avrupa Birliğinin tek başına üstlenmesi gereken bir meseledir.'
'Kilis'te hayatını kaybeden vatandaşlarımıza, şehitlerimize rahmet diliyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Türkiye'ye yönelik her türlü tehdide karşı en kararlı tutumu sergilemeye devam edeceğimizi ifade ediyorum. Gerek Suriye rejiminin baskıları, zulmü, gerekse DEAŞ, PKK, YPG diye terör örgütlerinin Türkiye'ye dönük olarak yaptığı her faaliyet mutlaka mütekabiliyet esasları çerçevesinde karşılığını bulacak.'
Başbakan Davutoğlu, görüldüğü gibi ortak bir vicdana, anlayışa ve yol haritasına sahip olunduğunun altını çizerek, ilerleyen dönemde her konuda birlikte adımlar atılacağını bildirdi.
AB'nin, Suriyeli mültecilere taahhüt ettiği hususların birer birer gerçekleşeceğini vurgulayan Davutoğlu, en geç temmuz ayına kadar 1 milyar avroluk proje tutarının hayata geçirileceğini, ilerleyen 3 yıl içinse 6 milyar avroluk projelerin birer birer Suriyeli mültecilerin hizmetine sunulacağını kaydetti.
Davutoğlu, söz konusu paranın Türkiye'ye verilen bir para değil, doğrudan Suriyeli mültecilere aktarılan bir yardım olduğuna dikkati çekti.
'Dışarıdan ve yukarıdan bakılmaksızın her konuyu tartışırız'
Ahmet Davutoğlu Türkiye'ye yönelik basın özgürlüğü konusundaki eleştirilere şu yanıtı verdi:
'Bize dışardan ve tepeden bakılmasına müsamaha göstermeyiz. Basın özgürlüğü konusunda her şeyi ele alabiliriz. Bir araya geldiğimizde karşılıklı kaygıları ele alıyoruz. Türkiye 4 büyük seçim yapıldı. Kimse propaganda kısıtlaması gösteremez. Ben ve partim çok ağır şekilde eleştirildi. Bunu düşünmeyiz bile. Mısır’dan gelen bir arkadaşın konusu ele alındı. Bu kişinin gazeteci olarak müracaat yapmadığı görüldü. Bu tür münferit olaylarla birlikte basın özgürlüğünün ele alınmasını istemem. Son olarak Sayın Cumhurbaşkanımıza yapılan hakaret, birlikte ele aldık. Bir ülkenin cumhurbaşkanına ağır hakaretlerde bulunmak basın özgürlüğü müdür. Tartışmalıyız. Düşünün Almanya’da bir Türk bu sözlerle muhatap olduğunda bunun adı açık bir şekilde ırkçılıktır. Dışarıdan ve yukarıdan bakılmaksızın her konuyu tartışırız.'
bu galeride facebook yorumlarında bir eleman sizi gayet kibar bir dille eleştirmişti. neden sildiniz? burada hükümete rteye hakaret edilebilir.ancak onedio eleştirelemez mi bu şimdi.
Ben de muhalifim fakat bu abartılmış bir nefret adam çocuk pornosu kelimesini kullanacak kadar hadsizleşmiş, hayvanlarla ilişkiye girer mi dersin bilmem ne izler mi dersin. Ulan bu ne? Bu mu hiciv? Düşünce özgürlüğü bu mu? Kişisel olarak dava edilmesi kadar doğal bir şey yok
Türkiye de ki basın özgürlüğü konusunda onedio hükümeti eleştirir ama biz onedioyu eleştirirsek yorumumuzu silerler. Not:Belki bu yorum da silinebilir.