'Türkiye, O Karanlık Günleri Geride Bıraktı'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte bu bütünlüğü bozmaya yönelik çok acı hadiseler yaşandığına ve bunları unutmadıklarına dikkati çekerek, '1940'ların tek parti zulmünü asla unutmadık. 1970'lerde dönem dönem yaşanan baskıları daha dün gibi hatırlıyoruz. Hele 28 Şubat faciasının sızısı hala yüreklerimizde tüm canlılığıyla yaşıyor. Hamdolsun Türkiye, o karanlık günleri geride bıraktı' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ensar Vakfı'nca İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1453 Topkapı Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen iftar programına katıldı.

Burada konuşma yapan Erdoğan, 'Dini öğrenen ve yaşayan nesiller yetiştirme yolunda sürdürülen bu hizmetin, ilanihaye devam etmesini canı gönülden temenni ediyorum' dedi.

Vakıfların ve derneklerin en güçlü sivil toplum örgütleri olarak ülkenin her köşesinde, milletin her kesimine çok önemli, hayırlı hizmetler verdiğini dile getiren Erdoğan, kendisinin her ramazanda olduğu gibi, bu ramazanda da mümkün olduğu kadar bu kurumların iftarlarına katıldığını, dostlarla hasret giderdiğini söyledi. 

'Türkiye, o karanlık günleri geride bıraktı'

Ensar Vakfı'nın imam hatip okullarında yürüttüğü faaliyetleri dikkate alındığında, sivil toplum kuruluşlarının, devletin eğitim hizmetlerine de ciddi katkıda bulunduğunu dile getiren Erdoğan, devletle vakıfların birbirlerini tamamlayan bu iş birliğinin ülke ve millet için büyük bir kazanç olduğuna işaret etti. 

Erdoğan, geçmişte bu bütünlüğü bozmaya yönelik çok acı hadiseler yaşandığına ve bunları unutmadıklarına dikkati çekerek, '1940'ların tek parti zulmünü asla unutmadık. 1970'lerde dönem dönem yaşanan baskıları daha dün gibi hatırlıyoruz. Hele 28 Şubat faciasının sızısı hala yüreklerimizde tüm canlılığıyla yaşıyor. Hamdolsun Türkiye, o karanlık günleri geride bıraktı. 1950'den itibaren yürütülen mücadelenin zirvesini geçtiğimiz 12 yılın oluşturduğuna inanıyorum' diye konuştu.

Bilhassa 28 Şubat dönemindeki haksızlıkların, hukuksuzlukların, mağduriyetlerin büyük ölçüde giderildiğinin de bir gerçek olduğunu aktaran Erdoğan, imam hatip okullarının 600 binden 60 bine düşen öğrenci sayısının bugün 1 milyonu bulduğunu kaydetti.

Erdoğan, 'Bu bir gerçeği ortaya koyuyor, demek ki milletimiz kendi ruh dünyasında evlatlarını imam hatip okullarına göndermeyi kesinlikle sinesine yerleştirmiştir. Kendi yapamadığını biliyor ki artık imam hatip okullarında 'evladıma verirler, onu o şekilde yetiştirirler'. Zira genç nesil var ki maalesef elinde palayla, silahla dolaşıyor. Bakıyorsunuz molotoflarla dolaşıyor. Bunlar bizim neslimiz olamaz. Bu milletin evladı olamaz. Zira Müslüman o kimsedir ki elinden ve dilinden diğer Müslümanlar da emindir. Bunların böyle bir derdi var mı? Ama ben inanıyorum ki imam hatip neslinin böyle bir derdi, ideali vardır' ifadelerini kullandı. 

 Erdoğan, bunları kendilerinin kazandırdıklarına, artık böyle bir sorun olmadığına, imam hatibe gidenlerin istediği üniversiteye gitme hakkını elde ettiklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

'Başörtüsü artık sorun olmaktan çıktı. Bırakın imam hatipleri artık düz liselerde de biliyorsunuz Danıştay kararını verdi, oralarda da artık başörtüsü sorun olmaktan çıkmıştır. Ona da kimse engel koyamaz ve yine düz liselerimizde de artık Siyer-i Nebi ve bunun yanında Kur'an-ı Kerim serbest, seçmeli ders olarak okutulabiliyor. Bunu da gördük. Kurumları kendi görev alanlarına çektik. Milli iradenin üstünlüğünü tesis ve tahkim ettik. Sadece kamuda değil, özel sektörde yaşanan adaletsizlikleri giderdik. 28 Şubat döneminde inancından dolayı, daha önce sosyal statüsünden dolayı dışlanan, ezilen, horlanan, ayrımcılığa tabi tutulan girişimcilerimizi hak ettikleri konuma çıkardık. Bugün ekonominin nabzı, büyük ölçüde Anadolu'da dünün küçümsenen girişimcilerinin çevresinde atıyor. Elbette daha yapılması gereken çok iş, alınması gereken daha çok mesafe, kazanılması gereken çok gönül var. Bunun için hep birlikte daha çok çalışacağız. Daha çok gayret göstereceğiz. Gerek sivli toplum kuruluşlarımızı aracılığıyla, gerek siyasi partilerimiz vasıtasıyla, gerekse diğer yöntemlerle yürüttüğümüz mücadelenin tek bir gayesi, hedefi vardır. Bu da hakkı hakkim kılma davasıdır. Üstat Necip Fazıl'ın ifadesiyle 'Üzülme davanın sahibi haktır / Hak olan dava da zafer muhakkaktır. Zaferin muhakkak olduğuna inandığımız bu dava yolunda çektiğimiz her çile bizim için şereftir, bir berat belgesidir.'

Erdoğan, bu yürüyüşü hiçbir engelin, sabotajın, iftiranın ve yalanın durduramayacağına işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

'Milletimiz imam hatipleri kapatanları hatırlamıyor, hatırlamayacak. Hatırlasa da hayırla yad etmeyecek. Ama bu okulları kuran ve yaşatanlar daima rahmetle, sevgiyle ve takdirle anılacak' dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın birçok yerinde Filistin, Suriye, Irak, Mısır, Libya,Tunus,Türkistan ve Myanmar'da Müslümanlara yapılan işkence ve zulümlerin son bulması için dua ettiğini belirterek, ramazanın buna vesile olmasını diledi.

AA

Popüler İçerikler

Türkiye’deki Bu Orman Dünyada Tek: Sadece Özel İzinle Girilebiliyor
Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi
Doğu Ekspresi Seyahatinin O Kadar da Romantik Olmadığını Söyleyen Adam Bilinmeyenleri Anlattı