MGK başladığında, Cumhurbaşkanı Sezer herkese 'Hoş geldiniz' dedikten sonra, 'Gündeme geçmeden önce söylemek istediklerim var' diyerek, önünde bulunan dosyayı açtı.
Sezer, Başbakan Ecevit'e dönerek, 'Sayın Ecevit; bankalarla ilgili benim Devlet Denetleme Kurulunu devreye sokmama tepki gösteriyorsunuz. Siz, basına 'Denetimin denetimi mi olur?' diyorsunuz. Burada yapılan nedir? Hükümet olarak kamuoyu önünde beni küçük duruma düşürüyorsunuz. Beni yıpratmak için uğraşıyorsunuz.' ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Sezer, Ecevit'i ayrıca Beyaz Enerji operasyonunu yürüten Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Savcısı Talat Şalk hakkında soruşturma açtırdığı için de eleştirdi.
Ecevit, bu noktada Sezer'in sözünü keserek, 'Konuşmanız bitti mi?' diye sordu. Sezer, 'Hayır bitmedi' diyerek ses tonunu yükseltip devam etti ve 'Bu yoksul halkın bankalarda 12 milyar doları gitti. Bugün hala kamu bankalarında yolsuzluklar oluyor. DDK devreye girdi diye niye rahatsız oluyorsunuz?' sorusunu yöneltti.
'O Anayasa'yı bir de biz görelim'
Ahmet Necdet Sezer, sözünün hemen ardından önünde duran Anayasa kitapçığını kaldırıp, 'Denetimin denetimi mi olur diyorsunuz. Anayasa'nın 108'inci maddesi ortada. Bal gibi olur. Anayasa'yı bilmiyorsunuz, bu sözleri söylüyorsunuz.' dedi.
Bu arada Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan araya girdi ve 'O Anayasa'yı bir de biz görelim, anlayalım.' diye konuştu.
Sezer, Özkan'ın bu sözüne sinirlendi ve elindeki Anayasa kitapçığını, Ecevit ve Özkan'ın bulunduğu yöne doğru fırlatarak, 'Alın okuyun o zaman.' diyerek sesini yükseltti. Anayasa kitapçığı Ecevit ve Özkan'ın arasına düştü.
(AA)
O zamanlar ki tartışmalarına ile bugünü kıyaslayınca yine bugünlerdeki gibi ağır ve yalanlarla bezenmiş bir siyasi ortam yok. Bugünkü siyasi ortam bambaşka bir seviye.
Tabiki favorimiz sen savundun çıkar göster 😅😅😅😅