Patlamanın ardından çocukları, eşi ve kardeşini düşündüğünü söyleyen İzzettin Çevik, o an’ı şöyle anlatıyor:
“Yaralılardan bir halka oluşmuştu. Ne kızımı ne de kardeşimi tanıyabiliyordum. Sonra bir baktım ki Hatice yanıma gelmiş, kucağıma sığınmış ben de onu sarmışım. Hatice, kızımızın nerede olduğunu soruyordu. Biraz daha bakınınca kız kardeşimi yatanlar arasında seçebildim. Hâlâ da kızımı göremiyordum. Yerde elbiseleri kızımınki gibi olan biri vardı. Plastik bir mağaza mankeni gibi yatıyordu. Kolu, elleri, ayakları ve teni sanki erimişti. O sırada yerde gördüğüm kişinin kızım olduğunu idrak edebildim. O an kendime kızmaya başladım.”
“Öfkelendim. Neden bana bir şey olmadı diye. Çünkü artık çığlıkları, kucağıma sığınmış olan eşimi, yerde yatan cenazeleri ve diğer bütün detayları algılamaya başlamıştım. İnsanın rüyasında bile görmeyeceği bir kâbusu, düşünmek bile istemediği şeyleri yaşadım”
Saldırının ardından yaralı eşini teselli etmeye çalışırken fotoğraflanan İzzetin Çevik o gün üniversite öğrencisi kızı Başak Sidar ile kız kardeşi Nilgün Çevik’i yitirmişti.
şu yorum çok etkilemişti beni "el ele dans edip halaylar çektiğimiz arkadaşlarımızın ellerini yerden topladık biz bugün. "
açık ve net akp bombaya izin vermiştir.katilleri bellidir.
"Konya ülke olsun, giriş çıkış vizeyle olsun" kampanyama destek olur musunuz?