Türkiye Gündemini Uzun Yıllar Meşgul Eden Şike ve Teşvik Soruşturmaları Üstünden 12 Sene Geçti

3 Temmuz 2011 günü televizyonlarını açan insanlar, Türkiye'deki tüm kanalların son dakika duyurusu ile karşılaştı. Fenerbahçe spor kulübü başkanı başkanı Aziz Yıldırım başta olmak üzere, futbolcu, teknik direktör, spor yöneticisi 50 kişi gözaltına alınmıştı. Ülkenin tek gündemi bir anda futbol oluverdi. Türkiye'yi dört seneye yakın süre diken üstünde sürecin ana hatlarını gelin birlikte anımsayalım....

Şike soruşturmasının merkezinde de Fenerbahçe ve Başkanı Aziz Yıldırım vardı. Dosyada başka maçlar olsa da kamuoyu Dava’yı Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe eksenli gördü.

8 Temmuz'da Aziz Yıldırım tutuklandı. Türkiye'nin en büyük spor camialarından birinin başkanı, artık bir şike tutuklusu olarak Metris cezaevindeydi. 3 Temmuz sürecinin başında kamuoyu üçe ayrıldı. Neler olup bittiğini anlamaya çalışanlar, şike delillerinin ne kadar güçlü olduğunu savunanlar ve yaşananların bir kumpastan ibaret olduğuna inananlar. 15 Temmuz'da ise bir dalga daha yaşandı. Bu sefer Beşiktaş'ı hedef alan operasyonlar sonucu Tayfur Havutçu ve Serdar Adalı tutuklandı. Dalgalar büyüyordu.

Bütün gözler Federasyon'a çevrildi. Başta FB olmak üzere dosyada ismi geçen kulüplerin disipline sevk edilmesi ve küme düşürülmesi beklentileri vardı. Federasyon Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, normal sezonun mevcut takımlarla başlayacağını, yargı sürecinin bekleneceğini açıkladı.

Federasyon bu kararı vermişti ama UEFA'nın farklı planları vardı. Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'ne katılımını engelleyip yerine ligi ikinci sırada bitiren Trabzonspor'u şampiyonlar ligine davet ettiler. Bu durum Fenerbahçe cephesinde büyük tepkiyle karşılandı. Fenerbahçe asbaşkanı Ali Koç, bu gelişme üzerine 'federasyondan bizi düşürmesini talep ediyoruz' dedi.

19 Kasım günü geldiğinde Savcı Mehmet Berk'in emriyle son derece çarpıcı bir operasyon yapıldı.

Emniyet Birimleri, Federasyon'ın İstinye'deki binasında arama yaptı. TFF Başkan Vekili Göksel Gümüşdağ gözaltına alındı. Bu oldukça dikkat çekiciydi çünkü Gümüşdağ, dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın akrabasıydı. Soruşturmanın ucu Erdoğan'ın ailesine kadar uzanmıştı. Haftalar aylar geçiyor, Türk futbolunun en etkili isimleri, hapishanede aylar geçiriyordu. O sene play off sistemi uygulandı ve Galatasaray şampiyon oldu.

Şike Davası'nın ilk duruşması ise Şubat ayında yapıldı. 23'ü tutuklu 93 sanık hakkında açılan davanın ilk duruşmasında Aziz Yıldırım'ın "Ne Şikesi? Memleket elden gidiyor" sözleri Türkiye'nin gündemine oturdu.

Aziz Yıldırım'ın bu çıkışı siyasi mesajlar içeriyordu. Yıldırım bu davaları, tıpkı Ergenekon-Balyoz davaları gibi Gülencilerin bir kumpası olarak görüyordu. Artık herkes şikeyi değil ülkedeki Gülen merkezli yapılanmaları tartışıyordu.

Fenerbahçe maçlarında Atatürk pankartları, Kalpaklı Mustafa Kemal fotoğraflı Türk Bayrakları gözükmeye başladı. Livaneli'nin "Kırılsa da Kanadımız, Böyledir Bizim Sevdamız" şarkısı her maçtan önce Kadıköy'de çalınmaya başlandı. Fenerbahçe, toplumsal muhalefetin odağı oldu.

Süreç Aziz Yıldırım'ı sembol isim haline getirdi. Fenerbahçe olağan kongresinde seçime tek aday olarak giren Yıldırım, yeniden başkanlığa seçildi. 2 Temmuz 2012 tarihinde karar verildi. Yıldırım, şike ve teşvik suçlarını işlemek suretiyle suç örgütü kurmak suçlamasıyla 6 yıl ceza aldı ama bir sene hapiste kaldığı için serbest bırakıldı. Ancak ilerleyen süreçte Gülenciler ile AK Parti iktidarı arasında yaşanan kriz büyük bir savaşa dönüşünce davanın da seyri değişti.

Siyasi iktidar, Gülencilerin Ordu'da, Emniyet'te, Yargı'da çeteleştiğini ve paralel bir yapılanma oluşturduğunu savunuyordu.

Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu sanıkların davası yeniden görüldü. Nihayet 9 Ekim 2015 tarihinde dört yılı aşkın süre devam eden şike süreci şike gündemi sona erdi. Aziz Yıldırım'ın ve diğer şike sanıklarının tüm suçlardan beraatine karar verildi.

Aziz Yıldırım, kimilerine göre Fenerbahçe bayrağını dik tutan bir halk kahramanı. Kimilerine göre ise şike batağına batmış bir suçlu. Herkesin kabul ettiği ise bu sürecin en etkili aktörü olduğu.

Aziz Yıldırım hapisten çıktıktan sonra bir süre daha Fenerbahçe başkanlığına devam etti. 2018 kongresinde ise karşısında oldukça dişli bir rakip olan Ali Koç'u buldu. Yıldırım'ın 20 yıllık yorgunluğu ve futbol şubesinde yıllardır gelmeyen başarı, kongrede üyelerin desteğini Koç'a yöneltti. Kongre sonucunda 16 bin oyla başkan seçilen Ali Koç, Yıldırım'ın 20 yıllık liderliğine son verdi.

İlgini Çekebilir....

Bir Davanın Anatomisi: 3 Temmuz 2011'den Bugüne Şike Davası

Popüler İçerikler

Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!