Türkiye'deki 10 Kadından 4'ü Şiddet Mağduru

Altı yıldan bu yana kadına şiddetle ilgili verileri paylaşmayan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın gizlice yaptırdığı rapora göre kadınların yüzde 89’u şiddete uğrasa da hiçbir yere başvurmuyor, şiddete uğrayan kadınların oranı ise yüzde 38.

Bakanlık bu raporun sonuçlarını kamuyla paylaşmadı, sebebiyse‘soru almak istememesi.’

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, Türkiye’deki kadın cinayetlerini ‘sağır sultanın bile duymasından’ rahatsızlığını saklamamıştı.

Hürriyet’ten Emel Armutçu’nun haberine göre bakanlık,‘Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması’nın ikincisini altı yıl aradan sonra Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü’yle ortak bir çalışmayla yeniden yaptı. Araştırma sonuçları 30 Aralık’ta Ankara’da açıklandı, ancak toplantı basına kapalı gerçekleşti.

‘Soru almak istemiyoruz’

Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Murat Tuncer, raporu basınla paylaşmamalarının bakanlıkla ortak bir karar olduğunu söyledi ve “Çünkü soru almak istemiyoruz” diye açıkladı.

Rapor bakanlığın web sitesinde de yayınlanmadı. Gazetenin sorularına da Bakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nden bir yanıt verilmedi.

Raporun özet kısmından elde edilen bilgiler şöyle:

Kadına şiddetin oranı yüzde 38

* Kadınlarının yüzde 38’i hayatlarının bir döneminde fiziksel veya cinsel şiddette maruz kalıyor. Buna göre, Türkiye’de her 10 kadından 4’ü şiddete uğruyor.

* 2008’den bu yana şiddet oranlarında bir değişme olmadı.

* Bekar olmayan kadınların yüzde 36’sı eşi ya da birlikte olduğu erkeğin fiziksel şiddetine maruz kalıyor.

*  Evli kadınların yüzde 12’si cinsel şiddet yaşıyor.

* Her 10 kadından 1’i hamileyken de şiddete uğruyor.

Kadınlar şiddete karşı yalnız

* Kadınların yüzde 89’u şiddete uğrasalar da hiçbir yere başvurmuyor.

* Her 10 kadından 3’ü şiddete fiziksel olarak karşılık veriyor ve evini kısa süreliğine terk ediyor.

* Kurumsal başvuruda bulunanların oranı sadece yüzde 11. Bu kadınların yüzde 69’u şiddet tahammül edilemeyecek bir hale gelince başvurduklarını belirtiyor.

* Kadınların şikâyet etmemelerinin nedenleri arasında nereye başvuracaklarını bilmemeleri yer alıyor.

* Raporun özet kısmında kadın cinayetlerine dair bir veri yok. Ancak en fazla kadın cinayetinin boşanmış ya da eşinden ayrı yaşayan kadınlar arasında olduğu kaydediliyor.

Kadın hakları bilinmiyor

* Kadınların yüzde 80’den fazlası, evlilik yaşı, nikâh türü ve mal paylaşımına ilişkin kanun maddelerini bilse de, yüzde 60’ı kadının çalışmak için eşinden izin almasının gerekmediğinden habersiz.

* Uygulayıcı kurumlar da kadın haklarını bilmiyor. Araştırmada şiddetten koruyan kanunun, uygulayıcıları tarafından da tam olarak bilinmediği belirtiliyor.

Erken evlenenler daha fazla cinsel şiddete uğruyor

* Kadınların yüzde 26’sı 18 yaşını tamamlamadan evlendiriliyor.

* Erken yaşta evlenen kadınların yarısı fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalıyor. Erken yaşta evlenen kadınların maruz kaldığı şiddet biçimleri arasında cinsel şiddetin oranı yüzde 19’la daha yüksek.

* 18’inden sonra evlenen üç kadından biri fiziksel ve / veya cinsel şiddete maruz kalıyor. Erken yaşta evlenen kadınların maruz kaldığı şiddet biçimleri arasında cinsel şiddetin oranı yüzde 19’la daha yüksek.

* Boşanmış/ayrı yaşayan yaklaşık dört kadından üçü yaşamlarının herhangi bir döneminde fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kaldıklarını belirtiyor.

* Evlenmemiş ancak birlikteliği olmuş kadınlar arasında fiziksel ve/veya cinsel şiddetin oranı ise yüzde 7. Bu da şiddetin evlilik dışında da var olduğunu gösteriyor.

* Kadınların yüzde 9’u çocukluk döneminde yani 15 yaşından önce cinsel istismara maruz kalıyor.

* Kadınların yüzde 29’u baba, üvey baba, erkek kardeş, abi, dede, amca ve dayı dışında kalan erkek akrabalardan, yüzde 38’i yabancılardan, yüzde 15’i komşulardan cinsel istismara maruz kalıyor.

* Araştırma, baba, erkek kardeş, dede, amca gibi 1’inci dereceden kan bağı olan kişilerin cinsel istismarından söz etmiyor.‘Stalking’ listede

* Araştırmada ilk kez şiddetin bir türü olarak ‘stalking’ (ısrarlı takip) de araştırıldı.

* Her 10 kadından 3’ü hayatında en az 1 kez bu şiddet türüne maruz kaldığını söylerken, en yaygın takip biçimleri de şöyle sıralandı: Telefonla arama (yüzde 19), kısa mesaj, mektup ya da e-posta (yüzde 8). Ölüm ve zarar verme tehdidi içeren takip biçimlerinin failleri, daha çok eski eşler ve birlikte olunan erkekler.

  • Diken

Popüler İçerikler

Narin Güran'ın Babası Arif Güran İlk Mahkeme Sonrası Konuştu: "Kızımı Nevzat Bahtiyar Katletti"
Yeni Sezonda TV Ekranları Fena Karıştı: 5 Dizinin Ertelendiği Sezonda 6 Dizi Şimdiden Final Yaptı!
Eski Bakan Işın Çelebi'den Fenerbahçe'ye Sert Yanıt: ''Devletin İmkanlarını Kullanıp ‘Yapı’ Diyemezsin''