Türkiye'de Yaygın Olarak Görülen Akdeniz Anemisi Nedir, Tanısı ve Tedavisi Nasıl Yapılır?

Kemik iliğinin kan yapmaması dolayısıyla ağır bir kansızlık biçiminde ortaya çıkan genetik bir kan hastalığı olan talasemi, halk arasında ‘Akdeniz Anemisi’ ya da ‘Akdeniz Kansızlığı’ olarak biliniyor. Hastalar talasemi taşıyıcılığının farkında olmadan yaşamlarına devam ediyor. 

İşte detaylar 👇

Halk ağzında adı Akdeniz Anemisi olan talasemi, genellikle Akdeniz bölgesinde görülen ve genetik faktörlerle sonraki nesillere geçebilen bir tür kansızlık hastalığıdır.

Ülkemizde 1,4 milyon taşıyıcı ve 4500 civarında talasemi hastası bulunmaktadır.

Türkiye genelinde her 40-50 kişiden biri, Antalya, Adana ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ise her 10 kişiden biri talasemiye yol açabilecek genleri taşır.

Akdeniz Anemisi (Talasemi), yalnızca kalıtsal nedenlerle oluşur.

İnsanlarda bir özelliğe ait genlerden iki adet bulunur, biri anneden, diğeri babadan geçer.

Belirtileri şunlardır.

  • Kolay yorulma ve enerji kaybı

  • Özellikle egzersizle olan alışılmadık derecede hızlı ya da düzensiz kalp atışı

  • Nefes darlığı

  • Göğüs ağrısı

  • Baş ağrısı

  • Baş dönmesi

  • Ciltte solukluk

  • Bacaklarda kramplar

  • Uykusuzluk

Halsizlik, yorgunluk, saç, tırnak ve cilt bozulmalarına neden olan demir eksikliği anemisi, hayat kalitesini bozduğu için tanısının konulması ve tedavi edilmesi gerekiyor.

Toplumun yüzde 2’sinde görülen talasemi taşıyıcılığı da hücre yapısı olarak demir eksikliği anemisine benzer yapıda olduğu için ayrımının yapılması gerekiyor.

Tüm dünyada önemli bir sağlık sorunu olan ve ülkemizdeki en sık görülen genetik hastalıklardan biri olan talasemi, tarama testleri ile saptanabilir.

Bu nedenle önlenebilir bir hastalıktır.

Hastalığın en ciddi formu olan beta talasemi, bebek 6 ayını doldurduktan sonra ortaya çıkar ve organların hasar görmesine yol açabilir.

Talasemi hastalığında kırmızı kan hücrelerinde oksijeni taşıyan hemoglobin maddesinin yapımıyla ilgili genlerde bozukluk ya da yetersizlik vardır.

Kanımızda kırmızı kan hücreleri içinde yer alan hemoglobin, dokular için gerekli olan oksijeni taşır.

Hemoglobin yapımında yetersizlik ya da bozukluk halinde oksijen taşıma işi yeterince yapılamaz. Doku ve organlarda oksijenin azalması sonucu solukluk, halsizlik, çabuk yorulma, çarpıntı, gelişme geriliği gibi şikayetler gelişir.

Hastalık vücudun çeşitli yerlerini etkilediğinden birçok branştan uzmanın katılımıyla yapılır.

Hematoloji Uzmanı, Kardiyolog, Endokrinolog, Psikolog, Çocuk Cerrahı tarafından hasta takip edilir ve tedavileri planlanır.

Akdeniz anemisinin tedavi yöntemleri şunlardır:

  • Kan Nakli

  • Demir Şalazyonu Tedavisi

  • Kök Hücre Nakli

  • Ek Tedaviler

Son olarak beslenmede; demirden fakir, yeterli kalsiyum ve vitamin içeren diyet uygulanmalıdır. Ancak bu durum talasemi taşıyıcıları için geçerli değildir.

Popüler İçerikler

A Millî Takım'ın UEFA Uluslar Ligi'ndeki Play-Off Turu Rakibi Belli Oldu: Macaristan
Mauro Icardi'den Olay Wanda Nara Paylaşımı: ''Evimde 2 Saat Boyunca Beni Taciz Etti''
Yönetmen İlker Canikligil'in "Kaçak Film" Çıkışına Röportaj Adam'dan Aşırı Haklı Tepki
YORUMLAR
13.02.2020

Babamda var fakat bana ve kardeşime bulaşmamış çok şükür

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ