Türkiye'de Dokunulmazlık Tartışması ve Dünyadan Dokunulmazlık Örnekleri

Siyasi parti liderlerinin son açıklamaları ile dokunulmazlıklar konusu önemli bir gündem maddesi olarak Türkiye siyasetine girdi. Aslında 1983 sonrası Türkiye siyasetinde, milletvekili dokunulmazlıklarının sık sık gündeme gelen bir konu olduğu söylenirse çok yanlış olmaz. Özellikle milletvekili dokunulmazlıklarının siyasette yolsuzluk ve etik dışı davranışlar için bir kalkan olarak kullanıldığı algısı toplumda oldukça yaygın bir kanı. Bu nedenle, dokunulmazlıkların kaldırılması seçim zamanlarında çok sık duyulan vaatlerden biri.

Doğruluk Payı, Türkiye siyasetinde son günlerde sıkça tartışılan milletvekili dokunulmazlığı konusunu ve bu uygulamanın dünyadaki diğer örneklerini inceledi. 

Doğruluk Payı'nın paylaştığı araştırma şöyle:

Yasama dokunulmazlığının ideal amacının seçilenlerin, seçenlerin iradesini meclise tam olarak yansıtması olduğunu söylemek gerekiyor. Bütün demokratik ülkelerde yasama meclisi üyelerinin bu tür bağışıklıklara sahip olduğu görülüyor. Bu uygulamaların kökenini 1789 Fransız Devrimi’ne kadar götürmek mümkün. Devrim’den sonra yapılan düzenlemeyle Fransa’da parlamento üyelerinin beyan ettikleri düşüncelerden sorumsuzlukları güvence altına alındı.

Yasama Sorumsuzluğu ve Yasama Dokunulmazlığı

Yasama dokunulmazlığını daha iyi anlamak için iki kavrama dikkat edilmesi gerekiyor:

Bunlardan biri yasama sorumsuzluğudur. “ Yasama sorumsuzluğu , Parlamenterleri, Parlamento’da görevlerini yerine getirdikleri esnada yaptıkları hareketler, belirttikleri görüşler ve kullandıkları oylar dolayısıyla söz konusu olabilecek cezai takibattan korur.”

Diğer kavram ise yasama dokunulmazlığıdır. “ Yasama dokunulmazlığı nın kapsamı, genelde Parlamenter’in suçüstü yakalandığı durumlar dışında cezai, hukuki ve idari işlemlerden korunma sağlamasıdır fakat bunun sınırları Parlamentolar arasında oldukça değişkendir.”

Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sının 83. Maddesi yasama dokunulmazlığını düzenler.

“MADDE 83-

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık Divanının teklifi üzerine Meclisçe başka bir karar alınmadıkça bunları Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar.

Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasanın 14 üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak, bu halde yetkili makam, durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zamanaşımı işlemez.

Tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma, Meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır.

Türkiye Büyük Millet Meclisindeki siyasî parti gruplarınca, yasama dokunulmazlığı ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz .”

Türkiye’deki sorunlu kısım milletvekillerine cezai ve idari işlemlerden korunma sağlayan yasama dokunulmazlığıdır. Avrupa Birliği’nin hazırlamış olduğu 2014 ve 2015 İlerleme Raporları’nda da milletvekilleri dokunulmazlığının geniş kapsamının, özellikle yolsuzlukla ilgili suçların yargılanması bakımından sorunlar yarattığı belirtilmekte ve yasal çerçevenin Avrupa standartlarıyla uyumlu hale gelmesi istenmektedir.

Partiler Dokunulmazlık ile İlgili Neler Vaadettiler?

Her ne kadar seçimler geride kalmış olsa da, bugün dokunulmazlık tartışması yürüten siyasi aktörlerin kurumsal olarak konuyla ilgili seçmenlere ne vaat ettiklerini hatırlamanın faydalı olduğunu düşünüyoruz.

AK Parti’nin Beyannamelerinde Dokunulmazlık Konusu Yer Almadı

AK Parti’nin 1 Kasım seçimleri için hazırladığı beyannamesinde dokunulmazlık konusuna özel olarak değinilmemişti. 7 Haziran seçimlerinde de bu konuyla ilgili bir açıklama bulunmuyordu. Bu anlamda Başbakan Davutoğlu’nun dokunulmazlık konusunu gündeme bu şekilde getirmiş olması dikkat çekiyor.

CHP Kamu Görevlilerinin Dokunulmazlığına Odaklanmış Durumdaydı

CHP’nin 1 Kasım için hazırladığı seçim beyannamesine baktığımızda, öncelikli olarak kamu görevlilerinin dokunulmazlığı ile ilgili bir vaadi görmüştük. CHP 7 Haziran’da MİT Yasası’nı değiştirerek kamu görevlilerine mutlak dokunulmazlık kazandırılmasının önüne geçeceğini vaat etmişti. Yine aynı çizgide, Kamu Personel Yönetiminin değiştirileceği ve kamu personelinin dokunulmazlığının kaldırılacağı aktarılmıştı. 1 Kasım seçim beyannamesinde de aynı vaatler tekrar edildi. Her iki beyannamede de dokunulmazlık konusuyla ilişkili sayılabilecek siyasi ahlak yasası çıkarılması önerildi.

MHP’nin Dokunulmazlıklarla İlgili Bir Dizi Önerisi Mevcuttu

MHP’nin 7 Haziran beyannamesinde dokunulmazlık konusuna diğer partilere nazaran daha çok yer verilmişti. 7 Haziran seçimleri için hazırlanan beyannamede TBMM içerisindeki yasama ve denetleme faaliyetlerinin dışındaki konularda milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılacağı vaat edilmişti. Diğer bir deyişle, milletvekilliği dokunulmazlığının şu anki halinden, kürsü dokunulmazlığı seviyesine çekilmesi önerilmişti. Bu çerçevede Yüce Divan süreçlerinin de yeniden düzenlenmesi öngörülmüştü. MHP, bu konudaki yaklaşımını geniş tutarak, tüm siyasi partilerin, TBMM üyelerinin ve üst siyasi yönetim kadrolarının tabi olacağı bir siyasi ahlak yasası çıkarmayı da önerileri arasına eklemişti. Ayrıca CHP gibi, MHP de kamu görevlilerinin dokunulmazlığının kaldırılmasını önermişti. MHP’nin bu vaatlerinin tümü 1 Kasım beyannamesinde de kendilerine yer buldu.

HDP Sadece Kürsü Dokunulmazlığını Korumayı Önermişti

HDP’nin 7 Haziran beyannamesinde dokunulmazlık konusunda net bir vurgu mevcuttu. Bu beyannamede milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması ve sadece ifade özgürlüğü kapsamında olmak üzere kürsü dokunulmazlığının korunması vaat edilmişti. Aynı vurgu 1 Kasım seçimleri için açıklanan beyannamede de vardı. Bu şekilde bakıldığında HDP ve MHP’nin dokunulmazlık konusunda benzer yaklaşıma sahip olduğu söylenebilir.

Peki, Avrupa’da ve Dünyada Durum Ne?

Yasama dokunulmazlığıyla ilgili genel olarak sınırlara bakıldığında ABD, Avustralya, İngiltere, İrlanda ve Kanada’nın oluşturduğu Anglosakson sisteminin diğer ülkelerden ayrıştığı söylenebilir. Bu sistemde, yasama dokunulmazlığı sadece hukuki alanda geçerlidir, yani meclis üyelerine sadece borçlarından dolayı tutuklanmama garantisi sunar. Mutlaktır ve parlamento tarafından kaldırılamaz. Fakat günümüzde tutuklama ve hapis yaptırımına hukuk davaları için başvurulmadığından, aslında meclis üyelerine ayrıcalıklı bir güvence sağlamaz.

Türkiye’nin de içinde bulunduğu kıta sistemine göre ise, yasama dokunulmazlığı sadece cezaî alanda geçerlidir. Parlamento üyeleri suçlarından dolayı tutuklanamasa ve yargılanamasa bile onlara karşı hukuk davası açılıp tazminat istenebilir. Parlamento tarafından kaldırılabilir ve genellikle gözaltına alınmama ve tutuklanmama gibi güvenceler sağlar. Fakat uygulamalar birbirinden oldukça farklıdır.

Kaynak: Doğruluk Payı

Araştırmada yararlanılan kaynaklar: 

AB İlerleme Raporu 2014AB İlerleme Raporu 2015Türkiye Cumhuriyeti Anayasası

Popüler İçerikler

Cübbeli Ahmet Çakarlı Araçla Geldiği Etkinlikte Şeriatı Savundu: Skandal Sözlere Tepki Yağdı!
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu
YORUMLAR
24.03.2016

Bırak milletvekillerini HDP aday adaylığına başvuranların bile tutuklanması gerekli. Başka türlü terör zihniyeti temizlenemez.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ