Türkiye sonbaharın eşiğinde, İstanbul'dan Bursa'ya, Ankara'dan Çukurova'ya uzanan devasa bir su krizi tablosuyla yüzleşiyor. Bir zamanlar gürül gürül akan su kaynakları, rekor sıcaklıklar ve yetersiz yağışlar nedeniyle adeta çölleşme tehlikesiyle karşı karşıya. Ülkenin can damarı olan şehirlerde gün sayan rezervler ve kritik doluluk oranları endişenin boyutunu gözler önüne seriyor.
İstanbul'un barajlarındaki su seviyesi, %29,87 gibi kritik bir seviyeye gerilemiş durumda. Ancak asıl şok edici haber Bursa'dan geldi: kentin ana su kaynağı olan Doğancı ve Nilüfer barajlarında doluluk ortalaması sadece %3,84 ve bu, yetkililere göre yalnızca 12 günlük su kaldığı anlamına geliyor.
Kriz sadece içme suyuyla sınırlı değil. Bilecik'teki Günyurdu ve Esere barajlarında suyun çekilmesiyle eski orman yolları ortaya çıkarken, tarımsal sulama yapılamayan arazilerde şerbetçi otu ve boncuk fasulyesi gibi ürünlerde ciddi verim kayıpları yaşanıyor.
Türkiye'nin dört bir yanından gelen bu haberler, sadece günlük yaşamı değil, ekonomiyi ve gıda güvenliğini de tehdit eden büyük bir kuraklık gerçeğini işaret ediyor. Peki bu acil durumu yaşayan şehirler hangileri? İşte detaylar…
Türkiye kurumuyor kurutuluyor maden şirketleri yer altı kaynaklarımızı sömürüyor bir günde harcadıkları su 10 yıl yetecek kadar dünyanın hiçbir yerinde olmayan kuraklık neden bizde var Afrika gibi olucaz su yasakları kuraklık bahanesiyle gelecek artık tepki göstermek zorundayız 2030 da bütün özgürlüğümüzü kaybetmiş olucaz uyanın artık bu doğanın intikamı değil sadece kasten yapılıyor
Doğada müslümanları yok etmemizi istiyor. Ağaçları kes otel dik ne olacaktı, araplar çölü yeşertiyor. Biz ormanları yok ediyoruz yağmur yağar mı.
Allah belamızı veriyor yavaş yavaş