ABD'de Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) öğretim üyesi Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Türkiye ekonomisine yönelik değerlendirmelerini Cumhuriyet'ten Özlem Yüzak'a yaptı. Türkiye'den özellikle parlak beyinlerin göçünü çöküşün eşiği olarak nitelendiren Acemoğlu, asgari ücrete yönelik de açıklamalar yaptı.
Cumhuriyet'ten Özlem Yüzak röportajında Prof. Dr. Acemoğlu, öncelikle asgari ücrete yönelik ifadeleriyle dikkat çekti.
Asgari ücret ve maaşlar özelinde garip bir durum olduğunu ileten Acemoğlu, iki problem olduğunu belirtti:
Birincisi asgari ücret gelir dağılımına göre çok yüksek. Bu yüzden yüzde 50 asgari ücretle çalışıyor ama aynı zamanda asgari ücrete reel olarak bakarsanız yine de çok yüksek değil, fakirliğin azıcık üzerine çıkabilir. İstanbul, Ankara gibi kentlerde o bile olamaz.
Acemoğlu Türkiye'de gelir dağılımındaki sorunu asgari ücret üzerinden şu şekilde açıkladı:
Çünkü Türkiye’deki sanayi sistemi bozuk; verimli değil, üretkenliği düşük. Şirketler yeterince üretmiyor çünkü verimli çalışmıyorlar. Neden üretmiyorlar? Çünkü kurumlar bozuk, teknolojiyi doğru kullanmıyorlar; teknolojiye yeterince yatırım yapmıyorlar. İnsan kaynakları iyi değil çünkü yine kurumlar bozuk, eğitim sistemi bozuk. Yani tamamen sistem problemi var. Bu sistemden asgari ücretle çıkmak mümkün değil. Asgari ücret çözüm değil!
Acemoğlu, seçimden sonra göreve gelen ekonomi yönetiminin yürüttüğü programı da şu şekilde yorumladı:
Ben önemli bir gelişme görmüyorum açıkçası. Herkes gibi ben de umutlu olmak istiyorum ama hâlâ çok büyük bir umut yok içimde. Zaten enflasyon bu düzeye çıktıktan sonra indirmek çok zor ama bir tek enflasyonu düşürüp Türkiye ekonomisin düzelteceğiz diye bir şey de yok. Çok daha derin problemleri var Türkiye’nin: Sistem problemi. Türkiye’nin gelişmek için artık önünde çok ufak bir pencere kaldı ama bunları kaçıracağız gibi duruyor. Şu anda bir tek faizleri artırıp yurtdışından bir iki bankadan kaynak getirip bu yapılmaz.
Türkiye'den yurt dışına giden kalifiye eleman göçüne de dikkat çeken Daron Acemoğlu, bunu 'çöküşün eşiği' olarak yorumladı. Türkiye'nin teknolojiyi doğru kullanmadığını söyleyen Prof. Acemoğlu yatırımda çok geride kalındığını da vurguladı. Yatırımların inşaat sektörüne gittiği söyleyen ünlü ekonomist, kalifiye eleman olmamasını da daha kötü olarak nitelendirdi.
Politik nedenlerden dolayı özgürlüğün kısıtlanmasının Türkiye’nin geleceğinin karanlık görülmesine yol açmasıyla parlak gençlerin yurt dışına gittiğini hatırlatan Acemoğlu, bu kadar çok kalifiye dış göçün çöküşe yol açarak Türkiye'nin bunun eşiğinde olduğunu belirtti.
"Çıkar telefonunu, şükredin" diyen şeref ve düşünme yoksunları, doktor ve öğretmen dövmeyi maharet sanan müptezeller ve başka adam yok diye akemehepenin Türkiye düşmanı osmanlı politikasını benimseyerek Atatürk ve şehitlerimizin kanını çiğneyeyerek tarikat ve cemaat yurtlarına terkeden kafalar kesilmedikçe bu ülkenin sanıldığından daha çabuk çürütüldüğünü görenler için vakit çok geç olacak...
Acı gerçekler.. tek eklemek istediğim bence "özgürlüğün kısıtlanmasından" daha önemli problemimiz tepeden tırnağa her kurumda görülen ahlaki yozlaşma, herkes hırsız, rüşvetçi, dolandırıcı, devlete karşı malı deniz yemeyen keriz, disiplin yok, dürüstlük enayilik, nezaket vs zaten çoktan yok oldu. Kültür medeniyet yok. Tek suçlu özgürlüklerin kısıtlanması dersen yine suçu dine atarlar. Sanki Türkiye'de İslam varmış gibi.
Bunlar böyle konustuguna gore Türkiye cok iyi yolda. 20 sene oncede super beyinler goc ediyor 40 sene oncede hep ayni laflar. Ulkesini cok seven hicbir sey icin bu ulkeden gitmez. Nokta!!!