1971 yılında Eskişehir’de doğar. İstanbul Üniversitesi mezunudur. Kendi yaşam yolculuğunda en büyük tutkusunun “insanın kendisini tanıması ve potansiyelini ortaya çıkarabilmesi” bilgisine ulaşmak ve bunu başkalarına aktarabilmek olduğunu fark ettiğinde bu uğurda pek çok eğitim alır. Halen Uygulamalı Psikoloji bölümünde yüksek lisans yapmakta ve bildiklerini vermeye bireysel danışmanlık alanında devam etmektedir.
Öğrenme ve öğretme dışındaki en büyük tutkusu olan müziği de hayatına taşıyarak şarkı sözü yazıp bestelemekte ve şarkı söylemektedir Betül.
Betül, yıllarca kurumsal hayatta insan kaynakları departmanlarında çalıştıktan sonra bir “kendini bulma” serüveninin içine dalar. Kurumsal hayattan çıkıp kozasında bir tırtıl olmaktan kelebek olma rüyasını aslında şarkı ve klipte de görürüz.
5 yaşındayken eline saç fırçasını alıp mikrofon yaptığı ve şarkı söylediği günler ile kendini bulma serüveninden önceki Betül’ün hayallerinin bir hayli farklı olduğunu fark eder…
Fark ettiği şey yalnızca bu değildir üstelik, daha da güzel bir noktada bulur kendini bu kişisel yolculuğunda:
O da hiçbir şey için geç olmadığı, düşüncesidir.
Şarkı söylemek hele ki şarkı yazabilmek için 30 yaş çok geç gelmiştir ona o zamanlar…
40 yaş da öyle…
50'ye geldiğinde ise, “şimdi tam zamanı” der…
50 yaşında ikinci klibine imza atan, hem şarkı yazıp hem söyleyen hem de klibinin senaryosuna kadar her şeyi hayallerindeki gibi kurgulayan potansiyelini gerçekleştirmiş bir insandır artık Betül. Ve 5 yaşındaki küçük kız çocuğunun kalbine sahiptir halen.