Maalesef gelenek ve göreneklerimizi unutuyoruz. Eski hediyeleşme kültürünü bugün birkaç bakanımızın haricinde kimse hatırlamıyor. Gelin onların öncülünde, Türk kültürünün simgesi olan güzel hediyelerimize bir göz atalım.
Maalesef gelenek ve göreneklerimizi unutuyoruz. Eski hediyeleşme kültürünü bugün birkaç bakanımızın haricinde kimse hatırlamıyor. Gelin onların öncülünde, Türk kültürünün simgesi olan güzel hediyelerimize bir göz atalım.
Lokum tamamen bize ait bir tatlı. 'Narnia Günlükleri' roman dizisinde adı geçince İngiltere'de de satışları patladı. Ülkemize gelen turistlerin mutlaka kutu kutu aldığı, bizi anlatan, yumuşak, tatlı ve renkli bir gıda. Hal böyle olunca kültürümüzdeki yeri çok başka. Eskiden aileler birbirlerine içindeki lokumunu yedikleri kutuya cumhuriyet altını doldurup birbirine hediye ederdi. Ahh eskiler bir başka cömert, bir başka güzel yürekli insanlardı.
Şimdilerde otobüs mola yerlerinde, mide bulantısı önlesin diye aldığımız leblebiler, eskiden Türk kültürüne yaraşır hediyeleşmelerin aracıydı. Özellikle kız isteme durumlarında, aileler birbirlerine leblebi kese kağıdına yerleştirilmiş yüzükler hediye ederlerdi ki görgüsüzlük olmasın, olmayanlar imrenmesin diye. İşte böyle olgun ve düşünceli insanların yuvasıydı Anadolu.
Birisine nakit para hediye etmek ayıp sayılırdı eskiden. Al şu parayı bir ihtiyacını gör demek kabalıktı. Ama bunun da bir yolunu bulmuştu temiz kalpli insanlarımız. Fakir birisine ceplerine paralar doldurulmuş takım elbise hediye ederlerdi. Görünüşte takım elbise alıyorsun ama ceplerine de nakit para koyuyorsun. Atalarımız bambaşka güzel insanlardı.
Bu kadar ince düşünülmüş bir hediyeyi, petrol milyarderi Araplar'da bile göremezsiniz. Çikolata hediye eder gibi yapıp, hediye verdiğin kişiyi altına boğuyorsun. Zenginlik başka bir kültürdü atalarımızda.
Genelde yine kız alıp verme olaylarında sık rastlanan bir hediyeleşme türü. Kızın babası kızına, oğlanın babası gelinine, annesi oğluna, vs. verirdi bu hediyeleri. Sonraları bu kültür toplumun geneline yayıldı ve bir dönem insanlar sürekli birbirlerine içinde yüklü miktarlar bulunan banka cüzdanları hediye ettiler. Bugün pek sık rastlanmasa da hala görülebiliyor. Özellikle Ankara'da.
Çeyizlik bir hediye. Öyle bekler durur çeyizinde, ta ki paraya sıkışıncaya kadar. Tek tek düğmelerini bozdurup satar eksiğini kapatırsın. Mükemmel bir hediye.
Kolunu sök ev al, yakasını sök araba al, sırtını sök yazlık al. İhtiyacına göre bozdur bozdur harca. El emeği göz nuru, insanın halinden anlayan, harikulade bir seçim.
Özellikle yeni ev almış kimselere giderken, ev hediyesi olarak götürülürdü. Koparırdın iki yaprak kullanırdın. Ama zaman içinde bu kültürümüz maalesef kaybolup gitti.
Şimdi evinde kasa bulunduranların haricinde pek kimsenin hatırlamadığı hediyeleşme türü. Karşındakini düşündüğünü anlatmanın en ince yollarından biri.
Odanın biri lira, biri dolar, mutfak euro, tuvalet sterlin...
Garanti belgesi önemli, eğer hediye ettiğin kişinin adına değilse büyük kabalık ve ayıp sayılırdı.