Türkiye'de futbolun kapladığı alan ve ağırlık tartışılmaz bir gerçek. Gündelik ilişkiler, sohbetlerden tutun da hayati konularda bile futbol bir şekilde oraya temas edebiliyor. Sızabiliyor. Ancak bu kadar sevdiğimiz, gönülden bağlandığımız bir spor artık keyif, aşk, tutku nesnesi değil kaosa sebebiyet veren bir 'ürün' haline gelmiş durumda. Son yıllarda Avrupa'da manşet olduğumuz tek tük konuları varsaymazsak hepsi ülkemizde yaşanan skandallara ait. Hakem dövülmesi, yarıda kalan maçlar, federasyon nezdinde rezillikler... 'Avrupa bizi konuşuyor' ama hiç birinde o eski 'Bu Türklerin ayak sesleri' modu yok. Aksine gürültü yapan üst komşu gibi bahsediyorlar Türk futbolundan... Türklerin ayak sesleriyle inlettiği Avrupa basınının artık 'uzaklardaki' kaos bahçesi olduk. İşte son birkaç yıla sığan ardı arkası kesilmeyen kaoslarımız...
Tıpkı ülke gündemi gibi futbol gündemi de kaos içinde.
Suudiler geriden gelmesine rağmen bu işi daha iyi yapıyorlar. Eğlenceli olmayan sürekli bir kaosun ve şaibenin konu olduğu bir yıkışma. Stadyumlar Türkiye genelinde yenilendi izleyenler konforlu şekilde eylenebilsin diye ama içerisindeki insanlar aynı kaldı. Zenginlerin oyuncağı, siyasilerin boy gösterisi yaptığı alanlar haline geldi,