Türk Eğitim-Sen Anketi: Öğretmenlerin Çığlığı!

Türk Eğitim-Sen’in 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesinde gerçekleştirdiği anket, eğitim sistemimizin sorunlarını net bir şekilde ortaya koyuyor.

Mülakat sistemindeki adalet endişesi gittikçe artıyor!

Öğretmenlerin %89’u mülakat sistemine karşı. %75’i bu yöntemin adaletsiz olduğunu, %50,8’i ise liyakati gölgelediğini düşünüyor. Güven yoksa eğitim gelişebilir mi?

Ekonomik zorluklar mesleği bırakmaya neden oluyor: Öğretmenlerin %68,3’ü, daha iyi şartlarda bir iş bulursa mesleği bırakmayı düşünüyor. Tanıdığım bazı nitelikli öğretmenlerin güzellik merkezi açmaya çalıştığını duyuyorum. Özellikle Antalya ve çevresindeki bazı öğretmenler sağlık sektörüne geçmiş durumda.

Şiddet ve güvenlik eksikliği aidiyet hissini yaralıyor: Her 100 öğretmenden 37’si veliden sözlü, 33’ü ise psikolojik şiddet görüyor. Veli kaynaklı fiziksel şiddet oranı %3,9, öğrenciden gelen fiziksel şiddet ise %3,8. Bu durum, okullardaki güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğunu açıkça gösteriyor.

Beslenme sorunları eğitimi olumsuz etkiliyor: Öğretmenlerin %51’i, öğrencilerde beslenme sorunu olduğunu ifade ediyor. %85,3’ü ise bu sorunun, ücretsiz bir öğün yemekle çözülebileceğine inanıyor.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli eleştiriliyor: Katılımcıların %56,7’si Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ni eleştirirken, yalnızca %12,5’i olumlu buluyor. Bu sonuç, eğitim politikalarının sahada karşılık bulamadığını gözler önüne seriyor.

Gerçek hayatta durum nedir?

Fotoğraf: Independent Türkiye

Bana sosyal medyadan ulaşan bir öğretmenin hikayesi çok düşündürücü. 15 yıllık tecrübesiyle Ayşe Öğretmen, ekonomik sıkıntılar ve şiddet olayları nedeniyle tükenmiş durumda. Geçtiğimiz ay, veliden gördüğü baskı sonrası okul yönetiminden destek bulamayınca mesleği bırakmayı düşünmeye başlamış. Bu, yalnızca bir örnek. Peki ya diğerleri?

Anket, öğretmenlerin ekonomik, sosyal ve mesleki zorluklarla mücadele ettiğini açıkça gösteriyor. Mülakat sisteminin kaldırılması, maaş iyileştirmeleri ve güvenlik önlemleri gibi adımlar, eğitim sistemimizi güçlendirmek için büyük öneme sahip.

Öğretmenlerimizin sınıfta yaşadığı zorluklar ve çocuklarımız için gösterdikleri çaba, her türlü saygıyı fazlasıyla hak ediyor. Elbette her meslekte olduğu gibi, öğretmenlikte de işini hakkıyla yapanlar olduğu kadar yeterince çaba göstermeyenler de var. Ancak tüm öğretmenleri kapsayan genel bir yargı, toplumda 'toptancı' bir algının oluşmasına neden olur. Bu ise son derece tehlikeli bir bakış açısıdır.

“Hiçbir şey olamazsam öğretmen olurum” ya da “Öğretmenlerin yan gelip yatma dönemi başlıyor” gibi ifadeler ne eğitim sistemine ne de bireylere bir fayda sağlar. Bu tür söylemleri tarihe gömerek, eğitimi çok daha iyi bir seviyeye taşıyabiliriz. Ancak lütfen bunu yalnızca 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde hatırlamayalım.

Instagram

X

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Popüler İçerikler

Bakanlık, Valiliklere Talimat Gönderdi: "Belediye Kreşlerini Kapatın"
Hollanda Hükümeti'nden Örnek Karar: Scottish ve Sphynx Kedilerin Sahiplenilmesi Yasaklandı!
Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi