1923'te İstanbul'da doğan Osman Ziya Sülün başta kent meydanlarındaki saatler, şehir hatları vapurları, tramvaylar olmak üzere birçok kamu malını ve tarihi eseri halka satarak ya da kiraya vererek büyük paralar kazanmış. Çevirdiği işler ve yaptığı savunmalarla fıkra gibi bir hayat yaşayan Sülün birçok filme ve kitaba da konu oldu.
Zeki ustayı da andık iyi oldu... Ve ustanın dediği gibi eğer öyle bir salak varsa ve mahkemeye gelirse dayak yemesi lazım.... Tamam da, gelelim bizim köprülere: Köprüyü halkın parasıyla yaptırıp yapana taahhüt vererek (günde şu kadar araç geçecek) taahhüt karşılanmayınca yine halkın parasıyla (köprüyü görmeyenler de dahil) taahhüdü yerine getirmek... Sülün Osman solda sıfır be kardeşim.
Ne kadar doğru bilinmez ama bir söylentiye göre Almanya'da yayınlanan Bunte dergisi 35-40 sene önceki sayılarının birisinde kendisine 10 sayfa kadar yer ayırmış Birde bu adama artık köprü satan adam damgası vurmayın :D Tayyeap dururken :P
Bu ülkeden bir halt olmaz hacı, bir millet eğer dolandırıcılara sempati duyuyor, hikayelerini okumaktan zevk alıyor,vay be helal olsun diyorsa, o iş bitmiştir, bir ülkenin gelisebilmesi, halkın refah seviyesinin yükselebilmesi için, insanların birbirlerine saygı göstermesi, adaleti doğruluğu gözetmesi gerekir, ama işte böyle bir toplumda herkes birbirine kazık atma sevdasına düşer, herkes sahtekarlık yapma amacı güder, sonra devlet dairesine gidince de benim verdiğim vergiyle maaşını alanlar, benim işimi halletmiyor diye dert yanar, millet sıra beklerken memur bilgisayardan oyun oynar, öncelikli ahlaklı olmak lazım, insanları böyle dolandırıcılara özendirmemek lazım