Marcos’un, “Işık ile Gölge Arasında...” başlığıyla İspanyolca olarak kaleme aldığı veda mektubunu Oso Sabio İngilizceye çevirdi ve Işık Barış Fidaner de İngilizce metinden bazı bölümleri Türkçeye çevirdi. Marcos, mektubunda şunları söyledi:
“1 Ocak 1994 sabahı, devlerden -ya da yerli isyancılardan- oluşan bir ordu [Chiapas'taki] kasaba ve kentlere inerek, adımlarıyla dünyayı sarstı. Birkaç gün sonra, düşenlerimizin kanı halen sokaklardayken, dışarıdakilerin bizi görmediklerini fark ettik. Yerli toplulukları tepeden görmeye alıştıklarından, bizi görmek için başlarını kaldırmadılar; aşağılanmamızı görmeye alıştıklarından, onurlu isyanımızı kalpleri anlamadı. Bunun yerine, kar maskesi giymiş karışık-ırktaki görebildikleri tek kişiye odaklandılar. Şeflerimiz o zaman dediler ki “sadece kendi düzeylerindeki şeyleri görüyorlar, küçükler. O zaman onların düzeyine bir kişi koyalım ki onu görebilsinler ve onun aracılığıyla bizi görebilsinler.”
(…)
“Ve böylece karmaşık bir dikkat dağıtma manevrası başladı: korkunç ve harika bir sihirli numara; yerli kalbimizin yaramazca bir hamlesi; yerli bilgelik, modernitenin kalelerinden biri olan medya’ya meydan okudu. Marcos adlı kişiliğin inşası başlamıştı.”
“Kendimiz olurken bizi olduğumuz gibi görmeye yetkin insanlar bulmak için zamana ihtiyacımız vardı. Bizi tepeden değil tabandan görebilecek insanlar bulmak için; gözümüzün içine empatiyle bakabilecek insanlar bulmak için zamana ihtiyacımız vardı. Marcos’u, bu kişiliği tanımlamama izin verseniz, size hiç duraksamadan derim ki, o büyük bir kamuflajdı.”
(…)
“Onlar sizi öldürenleri yakalayıp mahkum etseler de, her zaman size baskın yapacak başka birilerini bulacak ve yaşamınızı sonlandıran dehşetli dansı tekrarlayacaklardır.”
“Adaletsizliğin birçok ismi bulunmakta, birçok feryata yol açmakta. Ve unutmayın ki, birisi fısıldarken, bir başkası feryat eder. Onları dinlemekle bulacağımız rota, adaletsizliği bereketli bir şeye dönüştürebilmeli. İhtiyaç duyduğunuz yalnızca başınızı alçaltmak ve kalbinizi yükseltmektir.”
“İstediğimiz adalet, inat ve ısrarla hakikatin aranmasıdır.”
“Galeano’nun yaşaması için birimizin ölmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz. Bu yüzden karar verdik, bugün , Marcos ölmeli.”
“Ve mezarına bıraktığınız taşlarda, kendinizi satmamayı, teslim olmamayı, vazgeçmemeyi öğreneceksiniz.”
“Sabah 2:08 itibariyle ilan ediyorum ki, -kendini Paslanmaz Çelik ilan etmiş olan- Subcomandante Insurgente Marcos’un varlığı son bulmuştur.”