Daha bir yüzyıldan fazla bir süredir, dünyanın dört bir yanındaki insanlar 8 Mart'ta Uluslararası Kadınlar Günü'nü kutluyorlar. Ancak 8 Mart neden önemli? Sorunun cevabı için sizleri içeriğimize alalım.👇
Daha bir yüzyıldan fazla bir süredir, dünyanın dört bir yanındaki insanlar 8 Mart'ta Uluslararası Kadınlar Günü'nü kutluyorlar. Ancak 8 Mart neden önemli? Sorunun cevabı için sizleri içeriğimize alalım.👇
Tohumlar 1908'de atıldı, 15 bin kadın New York City'de daha kısa çalışma saatleri, daha iyi ücret ve oy hakkı talebiyle yürüdü. Bir yıl sonra, Amerika Sosyalist Partisi ilk Ulusal Kadınlar Günü'nü ilan etti.
1910'da, Kopenhag'daki Uluslararası Çalışan Kadınlar Konferansı'nda bu fikri ortaya attı. Önerisi, konferansta bulunan 17 ülkeden 100 kadın tarafından oy birliğiyle desteklendi.
Birleşmiş Milletler (BM), etkinliği 1975'te tanımaya başladı. BM'nin ilk teması (1996'da) 'Geçmişi Kutlama, Gelecek İçin Planlama' idi.
Grevin dördüncü gününde, çar tahttan indirildi ve geçici hükümet kadınlara oy hakkı tanıdı. O zamanlar Rusya'da kullanılan Julian takvimine göre, kadınların grevi 23 Şubat'ta başladı. Dünyanın geri kalanında yaygın olarak kullanılan Gregoryen takvimine göre, bu tarih 8 Mart'tır.
Rusya'da çiçek satışları genellikle Uluslararası Kadınlar Günü etrafında iki katına çıkar.
Siteye göre, 'Mor adaleti ve onuru simgeler. Yeşil umudu temsil eder. Beyaz ise saflığı temsil eder, ancak tartışmalı bir kavramdır'.
BM, 'Çatışmalar ve artan fiyatlar, 2025'e kadar ülkelerin %75'inin kamu harcamalarını kısmasına yol açabilir ve bu da kadınları ve temel hizmetlerini olumsuz etkileyebilir,' uyarısında bulunuyor. Uluslararası Kadınlar Günü web sitesi ise 'Dahil Etme İlhamı' temasını seçtiğini belirtiyor. Organizatörler ve etkinlikler, 'engelleri kaldırmayı, kalıpları sorgulamayı ve tüm kadınların değerli ve saygı gördüğü ortamlar yaratmayı' amaçlıyor.
Son 12 ay içinde, Orta Doğu, Afganistan, İran ve Ukrayna'daki kadınlar, savaş ve şiddet ortamında hakları için mücadele ettiler.
BBC, 7 Ekim Hamas saldırıları sırasında İsrailli kadınlara tecavüz, cinsel şiddet ve sakatlanma kanıtlarını da gördü.
Afganistan'da, Taliban tarafından ilkokul çağının üstündeki kızlar hala sınıflara giriş yasağıyla karşı karşıya kalarak kadınların eşit eğitim erişimini engelliyor. İran'da, birçok kadın, saçlarını örtmelerini gerektiren kurallara karşı gelmeye devam ederken, Nobel Barış Ödülü sahibi Narges Mohammadi gibi aktivistler uzun süreli hapis cezalarıyla karşı karşıya kalıyorlar. BM, Sudan'da kadınların ve kızların, Hızlı Destek Kuvvetleri (RSF) tarafından kontrol edilen bölgelerde kaçırıldığını ve tecavüze uğradığını, burada evlendirilmeye ve fidye karşılığında alıkonulmaya zorlandıklarını belirtiyor.