Ülkemizin coğrafyası öyle ki nereye bakarsak bakalım bir güzellik ile karşılaşmamak mümkün değil. Doğa güzelliklerinin yanında canlıları da ayrıca öyle göz alıcı ki... Genelde belgesellerde tropik bölgelerde görüp rengarenklikleriyle gözümüzü kamaştıran kuşları aratmayacak güzellikteki 'Anadolulu' kuşlara gelin birlikte göz atalım.
Kaynak: Trakus
Sıcak iklimleri seven güzel kuş bu yüzden göçmendir. Arı avlamasıyla bilinen hayvan arının yanı sıra neredeyse uçan her şeyi avlayabilir. Ve merak etmeyin sokulma tehlikesi yaşamaz çünkü avını yemeden önce vurarak öldürür. Ayrıca 2 hafta süreyle 1,5 metreye kadar yuva kazabilir.
Ülkemizde nerede bir sulak alan, bataklık görürseniz orada Çeltikçi ile karşılaşmanız oldukça olası. Uçarken her ne kadar siyah görünse de bakır rengindedir. Kışın, başı beyaz renkli, güneş ışığında ise kanatları yeşil, mor ve kırmızı görülür. Ve sudan babası çıksa yer.
Genelde Doğu Karadeniz dağlarına üremek için gelen bu kuşu tanımak oldukça kolay çünkü eşleriyle beraber dolaşırlar. Marmara'da da kendisini gösteren Çütre genel olarak bitkisel beslense de kuluçka ve yavru zamanında anne ve baba hem kendilerini hem de yavrularını böcek ve tırtıl ile besliyorlar.
Bilinen en yaşlı flamingo Avusturalya'da bir hayvanat bahçesinde ve 75 yaşındaymış dostlar. Sodalı veya tuzlu sığ sularda yaşayan bu estetik harikası kuşu Türkiye'de özellikle tuz gölünde görebilirsiniz. Genelde yengeç, karides gibi şeyler yerler ve kanatlarını açtıklarında 170 cm'e ulaşırlar.
Küçük bir karga boyutunda olan ve aynı onlar gibi 'haşin' ses çıkaran gökkuzgun, ılık, güneşli ve ağaçları ovaları tercih eder. Ülkemizde çok yaygın bir tür olarak birçok yerde gözlemlenebilen bu güzel renkli kuş, tünediği yerden avını bekler ve küçük memeliler dahil her şeyi yiyebilir.
Büyük kırmızı gagası hemen tanınan ve ne yazık ki ülkemizde sayıları git gide azalmakta olan bu güzel kuşu haritamızın en alt kısmında doğudan İzmir'e kadar olan yayda görmek mümkün. Genelde karada avlansa da deniz kıyılarında hoşuna giden bir şey olduğunda dalmaktan da çekinmiyor.
En iyi bilinen ötücü kuşlardan olan sakanın erkeğinin şarkısı hem daha uzun hem de güzel olur. Yılda neredeyse 4 kez yavru verebilen bu güzel kuşu ülkemizin neredeyse her yerinde görebilirsiniz. Su birikintilerini seven saka tohum, meyve ve küçük böceklerle beslenir.
Ülkemizde Kızılırmak ve Göksu deltalarında, son yıllarda ise Kars ve Malatya'da görülmeye başlayan bu tatlı 'horoz'un ne yazık ki nesli tükenme tehlikesi altında. Hem ot hem de et ile beslenen sazhorozu gagasının ve ayakları ile beslenir. Bunun yanında erkek ile dişinin kurlaşması da oldukça enteresan...
Trakya, Marmara, Karadeniz ve Orta Anadolu'nun kuzeyinin yerli bir kuşu olan şakrak adının aksine sessiz bir kuş olarak bilinir. Pes bir ıslığı vardır ve çoğunlukla ürkektir. Bu yüzden yuvasını yerden yüksek sık ağaçlıkların altındaki çalılara yaparlar. Böcek, tohum ve yemiş ana yiyeceğidir.
İzmir Yalıçapkınının neredeyse yarısı büyüklüğünde olan Yalıçapkını, Anadolu'nun yerli kuşlarından biri. Kendisini hızla suya dalıp balık yakalamasından tanıyabilirsiniz. Hatta öyle ki bu 'bodur' kuş 1,3 saniyede avını yakalama potansiyeline sahip. Bu yüzden kendisini su kenarlarında görmek oldukça olası.
Göç eden bu güzel kuşu yaz aylarında Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz'de gözlemlemek mümkün. Fotoğrafından da anlayacağınız üzere böcekçil olan yeşil arıkuşu, böcekleri havada yakalama yeteneğine sahip. Sesi tiz ve kısık olan bu yeşil güzellik toplu halde yaşayan bir davranışa sahip.