Trabzonspor'da 3 yöneticisinin daha istifa etmesi halinde kongreye gitmek zorunda kalacak olan Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu, Aralık ayındaki normal kongreye kadar devam etme kararı aldı. Bu kararını önümüzdeki hafta yapılacak yönetim toplantısında da dile getirecek olan Hacıosmanoğlu’nun, acilen transfer yapılması için düğmeye bastığı da vurgulandı.
Türkiye Futbol Federasyonu seçimlerinde Yıldırım Demirören’i destekleme kararı kulüpte adeta deprem etkisi yaratan Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu, krizden çıkmaya çalışıyor. TFF depreminin ardından Köksal Sadıklar, Ahmet Emre Turan, Ömer Demir ve Tayfun Kahyaoğlu’nun istifasıyla, göreve başladığı tarihten bu yana 12 arkadaşıyla yollarını ayırmak zorunda kalan Başkan Hacıosmanoğlu’nu kritik bir hafta bekliyor.
Yönetimde kalan Asbaşkan Ali Kemal Başaran, Başkan Yardımcıları Abdi Serdar Üstünsalih, Ali Uzunay, Yakup Aslan, Genel Sekreter Köksal Güney, Genel Sayman Engin Hacısalihoğlu, üyeler Onur İncehasan, Mehmet Terzi ve Erol Ağaoğlu ile önümüzdeki hafta Trabzon’a bir araya gelecek olan Hacıosmanoğlu’nun, ilk günkü kararının aksine kongreye gitmeye sıcak bakmadığı belirtildi.
Yöneticilerin büyük bölümünün de kulübü krizden çıkarmak için istifa etme taraftarı olmadığı vurgulanırken, Federasyon’dan avans olarak alınan sıcak paranın acil transferler için kullanılarak istifa krizinin soğutulmaya çalışılacağı ileri sürüldü.
Bu doğrultuda, transferlerin doldurulduğu açıklamasına rağmen sportif direktör Süleyman Hurma’nın çalışmalarını sürdürdüğü ve Cuma günü başlayacak olan Hollanda kampına kadar kadroya takviye yapılmasına çalışıldığı vurgulandı.
Bu arada 3 kişinin daha istifa etmesi halinde, karar yeter sayısına ulaşamayacak olan yönetimin kongre kararı almak zorunda kalacağı belirtildi. Trabzonspor tüzüğüne göre başkan dahil 15 kişi olan yönetimin 7 kişi kalması halinde imza yetkisi düşüyor ve kulübü bir ay içinde kongreye götürmesi gerekiyor.
YÖNETİM İSTİFAYA KARŞI
Trabzonspor Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Yakup Aslan’ın, kongreye gitme taraftarı olmadıkları açıklamasının ardından Mali İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Abdi Serdar Üstünsalih de aynı doğrultuda açıklamalar yaptı. Üstünsalih, 'İstifa eden arkadaşlar delege de değil. Delege olmayanın istifa ettiği mantığıyla bizim de istifa edeceğimizi düşünüyorlar. Öyle bir şey yok. Trabzonspor’u böyle ferdi davranışlarla ilkesiz olarak bırakmamak lazım. Benim istifa etmem için kötü bir şey yapmam lazım. Ben kötü bir şey yapmadım. Gidip orada destek falan da vermedim. Duruşumu bozmadım. Herkes bunu böyle bilsin' dedi.
'TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ YAPILMALI'
Kulübün menfaatleri adına genel kurul için en uygun tarihin Mayıs sonu olduğuna işaret eden Üstünsalih, 'Çünkü gelecek olan yönetim de ona göre transfer dahil yeni sezon planlamasını yapar. Ancak tüzük buna uygun değil. Öncelikle tüzük değişikliği yapıp bundan sonraki kongrelerin Mayıs ayı sonunda yapılması lazım. Mayıs sonunda yapılmayan kongreler Trabzonspor’a zarar veriyor. Şu anda gelen adam 3-4 aylığına seçilecek, ondan sonra bir daha kongre. Böyle şey olmaz' diye konuştu.
'İDARE EDİLEMEZ DURUMDA DEĞİL'
Trabzonspor'un geleceğinin karanlık olmadığını da dile getiren Üstünsalih, 'İnkar edilemez bir borç yükü var. Ama Trabzonspor’un marka değeri hala çok yüksek.
Bu marka değeri eldeki imkanlarla bu borç yükünü kapatır, yoluna devam eder. Sadece mali disipline ihtiyaç var. Mali disiplinden önce yönetimsel anlamda da birliktelikten başka bir şeye ihtiyaç yok. Trabzonspor bunların altından kalkar. Felaket tellallığı yapmak kulübe zarar verir. Oturup hesap yaparsın. Şimdi diyecekler ki, bu kadar para harcadın. Ya kardeşim, olan olmuş, biten bitmiş. Bana sor, harcayana sor ama arkasından da 'battık' deme. Borçsuzluk oranı çok yüksek, nakit sıkıntısı yaşanıyor, bunları söyle ancak idare edilemez pozisyonda değil Trabzonspor' ifadesini kullandı.
'ALDIĞIMIZ PARA BİR ŞEYİN BEDELİ DEĞİL'
TFF’den avans olarak alınan 20 milyon liranın bazı çevreler tarafından abartıldığını da vurgulayan Üstünsalih, 'Kulüp olarak federasyondan avans talebimiz vardı. Bunun 20 milyon TL'si geldi, kasamıza girdi. Denizbank’ta bloklanması söz konusu değil. Faiz kısmı bankada kalıyor. Onun dışındakini biz kullanacağız. Alınan para herhangi bir şeyin bedeli değil. Trabzonspor'un federasyondan alacak olduğu bedelin 1 ay veya 2 ay önceden kasaya girmesidir. Benim param bu zaten. Kişisel çıkarlar değil, Trabzonspor’un çıkarlarını düşünmek lazım. Trabzonspor'da geçen sezon başında çok hesapsızca harcamalar yapıldı. O dönemdeki kişilere bakacaksın. Bir arkadaşa haddinden fazla yetki verildi. Orada benim bir dahlim olmadı. Çatır çatır paralar harcandı. Bana sormadan para harcanırsa o zaman da bu duruma gelinir. İlgilensem belki de bugünkü pozisyona gelinmezdi. Ben 6 aydır Trabzonspor'un ekonomisiyle ilgilenmiyorum. Kırgınlık, küskünlük var. Ama yine mümkün olduğu kadarıyla yanlış olan şeyleri dengelemeye çalışıyorum tabii ki. Trabzonspor'u çok zor şartlarda aldık. Bu kulübü borç batağında aldık. Kulübün tavuk alacak parası dahi yoktu. Ancak biz 1.5 yıllık zaman diliminde hem kulübü işletip hem borçların bir kısmını ödüyor pozisyonuna geldik. Ne olduysa bahsettiğim o dönemden sonra oldu. O döneme kadar gayet iyi gidiyorduk. Borçluluk oranımız azalıyordu ve kulüp yaşıyordu. Kredi alamaz pozisyondaydık. Kredi aldık ama aldıktan sonraki dönemde son derece başarısız olduk. Orada bir dahlim olduğunu kesinlikle düşünmüyorum' dedi.