Torun Center inşaatında yaşanan iş cinayeti sonucu hayatını kaybeden Erdoğan Polat ile ilgili davada sanık, Polat’ın yaptığı iş için hiçbir eğitim almadığını söyledi. Erdoğan Polat içindeyken düşen sepetin imalatı yapılırken test edilmediğini de belirten sanık, olaydan bu sepetin üretimini yapan şirketin sorumlu olduğunu belirtti.
Torunlar inşaatın eski Ali Sami Yen Stadı’nın bulunduğu alandaki şantiyesindeki asansör faciasından kısa bir süre önce meydana gelen iş kazasında 19 yaşındaki Erdoğan Polat hayatını kaybetmişti. Dershane parası için çalıştığı belirtilen Polat’ın 14. kattan düşerek hayatını kaybettiği kaydedildi.
Olayla ilgili davanın görülmesine başlandı. İstanbul 19. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 4 tutuksuz sanık, ölen Erdoğan Polat’ın annesi Hazal Polat, ağabeyi Mithat Polat ve taraf avukatları katıldı.
Sanık Fahri Çağrı Hatipoğlu savunmasında Etkin Hareketli Platform şirketinde cephe sistemleri müdürü olarak çalıştığını ancak daha sonra buradan ayrıldığını belirtti. Hatipoğlu, “Çuhadaroğlu Şirketi Torunlar G.Y.O şirketinin alt taşeron şirketidir. Vefat eden Erdoğan Polat’da Çuhadaroğlu firmasının alt taşeronu olan Etkin Hareketli Platform şirketinin elemanıydı. Ben şirketten işi aldıktan sonra işin akışını konrol ederim ve daha sonra iş bitiminde müşteriye teslim ederim. Çuhadaroğlu’ndan işi aldıktan sonra Ankara’ya geldim. Firmada iş projelendirildi. Üretimi yapıldı ve İstanbul’a gönderildi. Biz asansörün kurulumunu yapıyoruz kullanımını değil. Asansör kurulum aşamasındayken olay olmuştur. Asansör en son haliyle henüz Çuhadaroğlu firmasına teslim edilmemişti. Erdoğan Polat vince bağlı sepetten düştü. Vinç ve sepetleri bizim firmamız üretti. O vinç ve sepeti üreten şirketin üretim bölümünün imalat müdürü sorumludur. Şu an ismini hatırlamıyorum.” dedi.
Torunlar G.Y.O şirketinde kamp amiri olduğunu belirten sanık Fuat Tuzcuoğlu da “Taşeronların da dahil olmak üzere tüm işçilerin yemeleri, içmeleri, konaklama gibi ihtiyaçlarını ben karşılıyorum. Torunların taşeronu olan NCA adlı bir firma vardır. Bu taşeron firma benim bildiğim kadarıyla onlara bilgi verir ve iş sahasında güvenlik önlemlerinin alınması ve takibi bunlara aittir. Ben suçsuzum.” ifadelerini kullandı.
Sanık Murat Şahin savunmasında, kendisi ve Erdoğan Polat dahil montaj işinde 6 kişi çalıştıklarını anlattı. Şahin, “Erdoğan Polat ile birlikte 6 ay çalıştık. Biz yapacağımız işlerle ilgili talimatı Nuri Karabulut ve Fahri Çağrı Hatipoğlu’ndan alırız. 5 yıldır Etkin firmasında çalışıyorum. Biz daha önce sadece kurulum işlerine bakıyorduk ancak daha sonra firma cam temizleme işine girdi. Bundan dolayı biz firmadan yeterli destek ve eğitimi alamadık. Erdoğan Polat resmi olarak hiçbir eğitim almamıştır. Sadece sahada benden gördüğü kadarını biliyordu. Projeyi bize getirdi ve Ankara’ya döndü. Çalışanlar içerisinde en kıdemli benim ve dolayısıyla iş bana düştü. Ben kaza sırasında olay yerinde değildim. Telefondan öğrendim ve hemen gittim.” dedi.
Kendisine göre öncelikli sorumluğun imalat aşamasından geldiğini ifade eden Şahin, “İmalatı yapan Ankara’daki Etkin firmasıdır. Bu sepetin yapılırken testten geçmesi gerekirdi. Ben 2004 yılında işe başladım. İşe başlamadan evvel buna benzer kaza olmuş. Test yapılmış olsaydı olaylar daha farklı olurdu. Öğrendiğim kadarıyla Erdoğan Polat sepete binmiş sepet çekmeyince 14. kattan düşmüş. Ankara’dan işin bitmesi için bizi devamlı sıkıştırıyorlardı. Benim olayla ilgili hiçbir kusurum yoktur.” dedi.
Sanık Burak Yüksel ise savunmasında Çuhadaroğlu firmasında şantiye sorumlusu ve mimar olduğunu kaydetti. Etkin firmasının henüz işi teslim etmeden olayın gerçekleştiğini söyleyen Yüksel, “Bu olayda bizim sorumluluğumuz düşünülemez. Çünkü işin hakimiyeti bizim firmamıza henüz geçmemişti.” diye konuştu.
Erdoğan Polat’ın annesi Hazal Polat, sanıkların savunmalarını kabul etmediğini belirterek hepsinden şikayetçi olduğunu söyledi. Ağabeyi Mithat Polat sanık Murat Şahin’in baskı altında olduğunu düşündüğünü söyledi. Mahkeme, anne Hazal Polat ve baba Aslan Polat’ın davaya katılmalarına karar vererek gelecek celse tanıkların dinlenmesine karar verdi.
İddianamede, Polat'ın olay günü yapımı sürdürülen rezidans inşaatının 14. katında dış cephe monorey sisteminin kurulması işinde çalıştığı ve 14. kat seviyesinden bindiği sepeti aşağıya indirmek isterken sepetle birlikte zemine düşerek hayatını kaybettiği belirtildi. Polat'ın montaj işinde çalışan eleman olarak sepetin can halatının bağlanmasını beklemesi lazımken bu halat bağlanmadan sepete bindiği bu nedenle tali kusurlu olduğu belirtildi. 4 şüpheli hakkında 'taksirle ölüme neden olmak' suçundan 6 yıla kadar hapis talebiyle dava açıldı.
BİLİRKİŞİ: TORUNLAR'DAKİ ASANSÖR BASİT BİR YÜKE DAHİ DAYANAMAZDI
Polat'ın can vermesine ilişkin açılan tazminat davasının görüldüğü İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin talebi üzerine Makine Mühendisi Yüksel Yalçın, İnşaat Mühendisi Ertan Eras ve İş Güvenliği Uzmanı Engin Akşehirlioğlu tarafından bilirkişi raporunun ise hazırladığı Raporda; asansörde kullanılan cıvata çaplarının olması gerekenden daha düşük, somun çaplarının ise daha büyük olduğu ifade edilerek, kazanın 'Cıvata ve somunların basit bir yüke dahi direnemeyecek derecede, ölçüleri itibariyle hatalı olmasından dolayı sıyrılarak çıkması sonucu' meydana geldiği belirtildi. Polat'ın 'sepetin bağlantı diş bulonları somunlarının sıyrılıp çıkması sonucu' sepetle birlikte düşerek öldüğü ifade edildi.
Evrensel