Enflasyon 70'li yıllarda çift hanelere ulaştıktan sonra dünyada artan tüketim çılgınlığının da etkisiyle 80'ler ve 90'larda Türkiye'de 'canavar' olarak nitelendirilmeye başlamıştı.
Enflasyon 70'li yıllarda çift hanelere ulaştıktan sonra dünyada artan tüketim çılgınlığının da etkisiyle 80'ler ve 90'larda Türkiye'de 'canavar' olarak nitelendirilmeye başlamıştı.
2000'li yıllara krizle başlayan Türkiye ekonomisi sonrasında ise IMF politikaları ile 'acı reçete'lerle de olsa kendine gelmeye çalışmıştı. Ancak son yıllarda eski dost yeniden kapımızı çaldı.
Özellikle Çin'in Vuhan şehrinden tüm dünyaya yayılan Kovid-19 'küresel' dünyayı evlere hapsedince evden yeniden çıkan insanlık enflasyonu biraz ateşlemiş olabilir. Merkez Bankaları da evde rahatların bozulmaması için ortamı paraya boğunca 'enflasyon' ininden çıktı.
Bugün açıklanan 2022 yılının ilk enflasyon oranı anıları canlandırdı.
Ekonomist-Yazar ve Akademisyen Prof. Dr. Emre Alkin bugün açıklanan yüzde 48,69 oranlı enflasyonu yorumladı. Döviz hareketlerinden, piyasa etkilerine, kamu harcamalarına, üretim durumuna hepsini anlatan Alkin, enflasyondaki ahlaki duruma da değiniyor. Enflasyonun yükünün vatandaş ve üretici tarafında ağır olduğuna ve hayat kalitesinde dünya normlarından bizi ne kadar uzaklaştırdığını anlatan Emre Alkin toplumda artan şiddet unsurunun dahi enflasyondan etkilendiğine de değiniyor.
Enflasyon kendi haline bırakılacak bir şey değil diyen Alkin, döviz ile enflasyon müdahalelerindeki hataları da anlatıyor.