Topluluk önünde konuşmaktan hoşlamasanız da bazen iş başa düşüyor. Öyle zamanlarda sürekli ''yani, şey, filan'' diyen ve dinleyicilerle göz teması kurmayan bir konuşmacı olmak istemiyorsanız; bu tavsiyeler tam size göre.
Topluluk önünde konuşmaktan hoşlamasanız da bazen iş başa düşüyor. Öyle zamanlarda sürekli ''yani, şey, filan'' diyen ve dinleyicilerle göz teması kurmayan bir konuşmacı olmak istemiyorsanız; bu tavsiyeler tam size göre.
Endişelerinizden kurtulun çünkü dinleyiciler ne düşündüğünüzün farkında bile olmayacak. Eğer kendinize güvenirseniz; sağlam bir duruş sergileyebilirsiniz. Her şey size bağlı; yapabileceğinize inanın.
Uzun bir konuşmanın öncesinde, anlatacaklarınızı tek tek gözden geçirip onları gruplara ayırın. Söyleyeceklerinizi daha önceden organize etmeye ve aşama aşama anlatmaya özen gösterin.
Ellerinizi cebinize sokmayın ya da arkanızda bağlamayın. Böyle kısıtlayıcı hareketler, konuşmanızda da duraksamalara yol açacaktır. Sahip olduğunuz tüm alanı ve bedeninizi; konuşmanızı destekleyecek biçimde kullanın. Beden dili en az sözcükler kadar önem taşır.
Kurduğunuz cümlenin sonuna geldiğinizde, ilk kısmı unutulmamış olmalı. Bu yüzden mutlaka kısa ve net cümleler kurun. Cümleleriniz bittiğinde ise kısa aralar vermeye özen gösterin. 1-2 saniyelik duraksamalar, söylediklerinizi vurgulamanızı sağlar ve dinleyicilere düşünme fırsatı verir.
Dinleyicilerin dikkatini ve ilgisini kaybetmemeniz için; seçtiğiniz kelimeler, konu başlıkları ve anekdotlar, merak uyandırmalı ve ilgi çekici olmalı. ''Filan, yani'' gibi anlamsız kelimeleri mümkün olduğunca az kullanın.
Anlatacağınız kıssalar ve hikayeler, dinleyicileri kolaylıkla etkisi altına alır ve söylemek istediklerinizi rahatça aktarmanıza yardımcı olur. Daha önce birkaç defa anlatmış olduğunuz anekdotlar, kendinize olan güveninizi arttırır ve yaşadığınız gerginlikten kurtulmanızı da sağlar.
Söyleyeceklerinizi ezberlemek yerine içselleştirmeye gayret edin. Konuşmanızın içeriğine hakim olun ve amacınızı göz önünde bulundurmayı unutmayın. Tüm bunlar için, dinleyicilerin karşısına çıkmadan önce sıkı bir hazırlık yapın.
Konuşmanızı yaparken başka şeyler düşünmemeye çalışın ve bulunduğunuz ortamdan zihinsel olarak uzaklaşmayın. Dinleyicilerle mutlaka göz teması kurun.
Söyleyeceklerinizi bildiğiniz halde hala duraksıyorsanız, sebebini anlamanızda fayda var. ''Iıı'' ve ''eee'' gibi sesleri çıkarmanızın nedenini anladığınızda, bu sorunun kolayca üstesinden gelebilirsiniz.
Yeni bir konuya geçerken, mutlaka uygun kelimeler kullanın ve dinleyicilerin konuşmanızı takip etmesini kolaylaştırın.
Konuşmanızı kendi kendinize ya da bir kaç arkadaşınıza yaparak kaydedebilirsiniz. Kendinizi dinlemek, nerede hata yaptığınızı anlamanıza ve hatanızı düzeltmenize yardımcı olur. Dinleyicilerin karşısına geçmeden bu hataları keşfedip düzeltmek, sizi bir adım ileriye taşır.
Yapılan bir araştırmaya göre; erkekler ''yani, filan'' gibi anlamsız sözcükleri kadınlardan daha sık kullanıyor.
Yaşça genç olan kimseler, yaşlı olanlara göre ''ııı, eee'' seslerini çıkararak daha çok duraksıyor.
Bir konuşmanın karşılığı 200.000$ olabiliyor.
Topluluk karşısında konuşma korkusu olanlar, aslında en çok dinleyicilerde iyi bir izlenip bırakma konusunda endişeleniyor.
The Times'a göre, çoğu insan topluluk önünde konuşma yapmaktan neredeyse ölümden daha çok korkuyor.
Topluluk önünde konuşmayı sevenler, yalnızca %10'luk bir kesimi oluşturuyor.