Toplanın! Bir Televizyon Müptelası Olarak Severek Takip Ettiğim Müge Anlı'nın Stüdyosunu Ziyaret Ettim

Uzun zamandır televizyondan izlediğim ve severek takip ettiğim Müge Anlı'nın stüdyosuna gittim ve kendisiyle tanıştım. Sizlere de anlatmaya geldim!

Ayyy toplaşın toplaşın ben dün bir şey yaptım! Hani size sabahları Müge Anlı ile güne başladığımı söylemiştim ya... Daha fazla televizyon ekranlarından izlemeye gönlüm razı olmadı ve gittim Müge Anlı'nın kapısını çaldım. 😇

Deli miyim divane miyim bilmem ama o atmosferi tatmak benim için bambaşka bir deneyim oldu. Size de bu içeriğimde bazı izlenimlerimi, düşüncelerimi ve ortamı elimden geldiğince anlatmaya çalışacağım.

Önemli bir not: Fotoğraf çekmek yasak olduğu için içerikte temsili görseller kullanmak zorunda kaldım.

Hemen anlatmaya başlıyorum: Öncelikle güvenlik önlemlerinin en üst seviyede olduğunu unutmadan söylemek istiyorum. Ekipte bir tanıdığınız olsa bile içeriye kolay kolay adımınızı atamıyorsunuz.

Güvenlik önlemlerinin yanında pandemi nedeniyle de giriş kolay değil. 2 aşı yaptırmama rağmen binaya girmeden önce dışarıda bulunan bir alanda Covid testi yaptırdım. Sizi ancak bu test sonucunuz 'Negatif' çıkarsa stüdyoya alıyorlar. Müge Anlı bu konuda çok hassasmış. Bu hassasiyet normal tabii. Sonuçta 30'dan fazla insanın bulunduğu bir ortamdan söz ediyoruz.

Giriş yaptıktan sonra stüdyoların dışında yer alan bu kafeteryada beklemeye başladım. Konuklar da yayının başlama saatine yakın stüdyoya alındıkları için burada bekliyorlar. Bu alan biraz yoğundu açıkçası. Hem ekip hem de konuklar yayın öncesi ayarlamaları burada yapıyorlardı.

Burada en çok dikkatimi çeken şey ise konuklar ve Müge Anlı'nın ekibindeki insanların iletişimi oldu. Yüksek ses olmadan gayet normal bir şekilde bilgi paylaşımında ve uyarılarda bulunuyorlardı. Takdir edilesi bir ilgilenme söz konusu yani. Bazı çalışanların bebekleri kucaklayıp gezdirdiğini bile gördüm. Konukların en ufak bir olumsuz düşünceye kapılmasını bile istemiyorlar.

Sadece reyting malzemesi olarak görülmüyor konuklar... Belki ben böyle söyleyince 'Tabii ki ilgilenmek zorundalar!' diyebilirsiniz fakat orada olan şey zorundalık değildi. Tam olarak anlatılmaz yaşanır derler öyle bir durum...

Yayın saatine yakın da yavaş yavaş seyirciler alınmaya başlandı stüdyoya. Ekipten bir arkadaş, seyircilerle ilgilenen bir ablamıza teslim etti beni. Emanet edilen biri olmak garip hissettirdi bana. 😂 Bu arada benim gözüme sadece kadınlar çarpardı ama bir o kadar da seyirci olarak gelen abilerin, amcaların olduğunu görmek hem beni şaşırttı hem de hoşuma gitti.

Seyirciler de aşırı disiplinliler. Sorumlu kişi tek tek insanların nereye oturacağını söylüyordu. Öyle kafanıza göre oturamazsınız tabii. Belirli bir plana göre hareket etmek lazım.

Programda da pürdikkat olanı biteni dinliyorlar... Kendi aralarında yorum yapıyorlar, arada da sinirleniyorlar. Ben bile bir ara kendimi tutamayacağım diye korktum. Kaptırdım kendimi olaylara. Emekli olduğumda ben de hayatıma seyirci olarak devam edebilirim. Gayet de zevk alarak giderim. 😂

Veeee canlı yayın geldi çattı... Gerçekten duruşuyla bile karşısındakini etkileyecek güçte bir kadın. Stüdyoda da olan biten her şeye, en ufak detaya fazlasıyla hakim. E tabii kaç yıllık televizyoncu hem rahat hem her şey kontrolü altında. Sizin de bildiğiniz üzere prompter kullanmıyor, o an ne sormak istiyorsa soruyor, düşüncelerini dile getiriyor.

Belki de diğer birçok sunucu gibi prompterden okumadığı için insanlar onu benimsedi, enerjisi ekranlardan seyirciye geçti...  Bana göre böyle olması onu daha sıcak ve samimi yapıyor.

Bu arada haber ekibinden bahsetmeden geçmek istemiyorum. Asıl işi yürüten çalışanların çoğu kadın... Özellikle habercilikle uğraşan genç kadınların elinden tutabildiği kadar tutuyor. İşlerini büyük bir özenle yapıyorlar. Yayın süresince de koşuşturmaları asla bitmiyor.

Kameraların ardında ciddi anlamda varını yoğunu ortaya koyan bir ekip var.

Yayın sonrasında da benimle görüştü kendisi. Kısa ama güzel, cana yakın bir sohbet ettik. Tabii ki özel... Burada size anlatmam, çok beklersiniz. 😂 "Hadi ispatla!" derseniz de yapamam çünkü heyecandan fotoğraf çektirmeyi unuttum. 🙈

Böylece 4 saatlik Müge Anlı ziyaretim de son bulmuş oldu. Ben kendisini de ekibini de çok sevdim. Bir kere daha saygı duydum! Ayrıca da benimle ilgilendikleri için çok teşekkür ediyorum. Umarım bir daha buluşup unuttuğum fotoğrafı çektirebiliriz. 😂

Popüler İçerikler

İzmir'de 5 Küçük Kardeşin Öldüğü Yangın Faciası: Bakanlık, Aileyi 18 Kez Ziyaret Etmiş!
Narin Güran'ın Babası Arif Güran İlk Mahkeme Sonrası Konuştu: "Kızımı Nevzat Bahtiyar Katletti"
10 Kasım 1938’de Hayatını Kaybeden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Son Sözü "Aleykümesselam" Oldu