Gazete Habertürk'ten Fatmanur Boylu'nun haberine göre, iddianın sahibi Türk Tabipleri Birliği Toplum ve Hekim Dergisi editörü, Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin eski öğretim üyesi Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu, hemen her tıp fakültesinde öğrenciler arasında cinsiyet ayrımı yapıldığını söyledi. İddiaya göre öğrenciler derslerde maketlerin bile cinsiyetine dikkat ediyor.
Hamzaoğlu, öğrencilerin derslerde maketlerin bile cinsiyetine dikkat ettiklerini belirterek, “Üreme sağlığı, kadın doğum, üroloji gibi üreme organlarıyla ilgili beceri eğitimlerinde karşı cinsiyetteki maketlerle bile uygulama yapmak istemiyorlar. Hatta gözlerini kapatanlara bile rastlanıyor. Tansiyon ölçümü, nabız sayımı gibi işlemleri de birbiri üzerinde denerken ayrım yapıyorlar. Hastaların bile yüzde 99’u doktor ayrımı yapmazken, öğrencilerin böyle bir ayrım yapması gerçekten çok düşündürücü” diye konuştu.
Türk Tabipleri Birliği 2. Başkanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Sinan Adıyaman da 'Bu yaşananlar gerçek. Bu ayrımcılık tıp hekimlik uygulamasında sıkıntı yaratır. Kadın da erkek de karşı cinslerin üreme organını bilmeli. Hekim hocalarla bile karşı cins olduğu için el sıkışmayan öğrenciler var' diye konuştu.
İstanbul Tabipler Odası Başkanı Prof. Dr. Selçuk Erez, 'Eğer bir tıp fakültesi öğrencisi kız-erkek diye ayrım yapıyorsa hekim olmamalı. Tam anlamıyla dünyanın en büyük ilkelliği. Bu ayrımı yapan öğrenciler, tıptan ayrılıp astronomiyle ilgilensin, yıldızların cinsiyeti yok' dedi.
Haber doğru mu değil mi bilmem ama şöyle birşey var, şimdi, tesettürlü bir kadın hemşire/sağlık görevlisi, din anlayışına ters geldiği için müdehale etmesi gereken erkek hastaya müdehale etmeyi reddedecekse neden bu mesleği seçiyor? Hadi tıpta ayıp olmaz dedi ve müdehale etti, o zamanda kendi din anlayışıyla çelişmeyecek mi? Havva'nın, Adem'in kaburgasından yaratıldığına ve mükemmel yaradılış olduğuna inanan bir insan neden doktorluk mesleğini seçer? Madem mükemmel yaradılış vardır peki insan neden 5000 çeşit hastalıkla dünyaya gelir, hadi geldi diyelim, o halde, doktorluk mesleği inanan biri için allaha şirk koşmak değil midir? Yine kafamda deli sorular amk.
Dikkat ediyorum hep belden aşağısına çalışıyor bu sözüm ona dindarların akılları. Tüm fetvaları, düşünceleri, sözde kaçınmaya çalıştıkları şeyler cinsel içerikli. 24 saat bunu düşünüyorlar sanırım. Kişi herkesi kendisi gibi sanırmış. Şu dindarlık modası geçse de insani duygular yeniden yeşerse. Ama uzunca bir süre çekeceğiz on beş yıllık iktidarın sonuçlarını.
pis yobazlar. ülkenin geldiği noktaya bak. dünya nerelerde biz nerelerdeee...