Kan vücudun sadece atardamar, toplardamar ve kılcal damarlarında bulunur. Bu damarlardan birini kesmek kanamaya neden olur. Bir cerrahın tüm damarlardan kaçınması pek mümkün olmasa da, kontrol edilemeyecek kanamaları önlemesi mümkündür. Biz Onedio olarak operasyon sırasında hastaların kan kontrolünün nasıl yapıldığını sizler için araştırdık!
Ameliyat süresi kısalınca kanama azalır. Lokal anestezi dolaşım sistemine daha az etki eder. Ayrıca merkezi sinir sistemine etki etmediği için daha az komplikasyon görülür.
Cerrahi müdahale sırasında hastanın tansiyonu kontrollü olarak düşürülür ve damarlardaki basınç azaltılarak kanama kontrolü sağlanır.
Boğucu sargı anlamına gelen turnike kılcal damarların, atardamarların ve toplardamarların sıkıştırılmasıdır. Bölgedeki dolaşım durdurularak kan akışı kesilir.
Küçük kan damarları monopolar elektrokoter ile kolayca koterize edilebilir. Daha büyük damarların genellikle bağlanması ya da bipolar elektrokoter ile klemplenerek kapatılması gerekir. Jelatin, selüloz ve nişastadan yapılmış kimyasal hemostatik ajanlar da bu işlem sırasında kullanılabilir.
Doku yapıştırıcıları lokal olarak kullanıldığında daha etkilidir. Ayrıca büyük alanlarda kullanılırsa komplikasyonlara neden olabilir.
Lokal hemostatik ajanlar, bölgesel düzensizliği minimuma indirerek kan akışını azaltır. Lokal olarak damarın daralmasını sağlar. İçindeki ajanlar kanın pıhtılaşmasını sağlar ve pıhtılaşan kan, kanayan bölgede bir tampon oluşturur.
Vücut ısısının düşmesi, pıhtılaşma ve trombosit faktörlerinin ativitelerinde kayıplara yol açarak kanamayı arttırır. Hipotermi, pıhtılaşma defektine bağlı kanama yatkınlığını (kanama diyatezi) arttırır. Bu yüzden hem ameliyat sırasında hem de ameliyattan sonra hastanın normotermisi önemlidir. Ayrıca sıcak bir ortam oluşturmaktan da kaçınılmalıdır.
Operasyon sırasında ya da sonrasında kaybedilen kanın hastaya geri verilmesi işlemine cell savage/hücre kurtarma denir. Hastanın kaybettiği kanı toplayıp bir filtreden geçiren cihazlar olduğu gibi, tek kullanımlık setlerle de uygulanabilir. Cihaz ve setler oldukça pahalıdır ve bir profesyonel gözetiminde yapılmadır.
Eğer hastanın kanaması çok fazlaysa, ameliyat edilen organ ya da o organın büyük bir kısmı alınabilir. Sezeryan histerektomi ve splenektomiler buna iyi bir örnektir.
Vücudun kanamayı kontrol etmek için kendi yöntemleri vardır. Bazen tek yapılması gereken baskıyı uygulamak ve kanın kendi kendine pıhtılaşmasına izin vermektir. Ayrıca hastanın pozisyonu, lokal venöz basıncını azaltacak şekilde olmalıdır.
Baskı yeterli olmadığında kanamanın kaynağına odaklanmak için kanama vakum yoluyla ya da süngerlerle kontrol altına alınmaya çalışılır.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım...