Tarihte ilk defa, ölü bir donörün bağışladığı rahim yoluyla dünyaya bir bebek geldi.
Tarihte ilk defa, ölü bir donörün bağışladığı rahim yoluyla dünyaya bir bebek geldi.
Bu süreç tam 11 kez denenmişti ancak bu zamana kadar başarılı olunamamıştı. Bilim insanları, bu tekniğin, kısır kadınlar için bir umut ışığı olduğunu belirtiyorlar.
Annenin doğuştan gelen Mayer-Rokitansky-Kuster-Hauser sendromu dolayısıyla rahmi yoktu. Felç sebebiyle hayatını kaybeden ve kendisi de bir anne olan 45 yaşındaki kadının rahmi, 11 saat süren bir operasyonla bu anneye nakledildi. Başka hastaların da kadının organ bağışından yararlanıp yararlanmadığı bilinmemekle birlikte, vefat eden kadın ayrıca kalbini ve iki böbreğini de bu anneye bağışladı.
Kendisine rahim nakli yapıldıktan sonra, kadının dondurulmuş yumurtaları sekiz gün sonrasında yeni rahmine taşındı ve döllenme gerçekleşti. 35 hafta ve 3 gün sonra, bebek sezaryen yoluyla dünyaya geldi. Doktorlar, bebekle birlikte nakledilen rahmi de aldılar.
Yaşayan hastaların bağışladığı rahimlerin nakli 2000 yılında Suudi Arabistan'da başlamıştı ancak ilk başarılı doğum, 2012 yılında İsveç'te gerçekleşmişti. Yaşayan donörlerden elde edilen rahimler aracılığıyla bu zamana kadar İsveç'te 8 bebek dünyaya geldi.
İlk başarılı girişim ise bu bebek sayesinde Brezilya'da gerçekleşti. Doktor Srdjan Saso, 2019 yılında ölen insanların organ bağışlamasını teşvik edecek programlar başlatacaklarını duyurdu.
Anneye ve bebeğe sağlıklı ve mutlu bir hayat diliyoruz. Bu konu hakkındaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Rahim naklimi? Bu kadar parayı gözden çıkardıktan sonra taşıyıcı anne kullanırım daha iyi. O rahim nakledilecek, bağışıklık sistemim baskılanacak, dolayısıyla kansere yakalanma ihtimalim artacak, vücudum bin türlü şeyle mücadele ederken bir de bebeği beslemeye çalışacak. Bir de kadar risk aldığım bebek acaba sağlıklı olacakmı, çok çok yeni deneysel bi yöntem, ayrıca o kadar ağır bi ameliyattan sonra, vücudum yeni bi organa adapte olmaya çalışırken bebeğimin sağlıklı gelişimine ne kadar katkıda bulunabilecek. Denenmeli tabi ki, bilimin sınırı yoktur ama denek açısından ortada başarılı bi doğum yokken cesret isteyen bir risk. Bravo ben yapamazdım.
Anne olma iç güdüsü bir kadına her ihtimali değerlendirme cesareti veriyor demek. Olumlu veya olumsuz sonuç fark etmez, bir ışık yeter.