Alem FM’de başarılı programlara imza atan Radyo Programcısı Adem Metan’a konuk olan Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İlker Aycı kendisine yöneltilen soruları cevapladı.
Alem FM’de başarılı programlara imza atan Radyo Programcısı Adem Metan’a konuk olan Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İlker Aycı kendisine yöneltilen soruları cevapladı.
Programın başında Adem Metan, “THY sizin için ne ifade ediyor?” diye sorduğunda Aycı, duygusal bir konuşma yaptı. THY’nin kendisi için sevgi ve tutkuyu ifade ettiğini anlatan Aycı, “Ülkemin yükselişini ve ay yıldızlı bayrağımızın göklerde dalgalandırılmasını ifade ediyor. 55 havalimanımıza gururla inip kalkan ve yılda 64 milyon yolcu taşıyan, son 6
yıldır Avrupa’nın en iyi, dünyanın ilk 10 arasında yer alan bir şirketin başında olduğumun farkındayım” dedi.
Metan, Aycı’ya, THY’ye Yönetim Kurulu Başkanı olduktan sonra tebdili kıyafetle uçak temizlediğini hatırlattı. Aycı, bunun üzerine ABD’de CEO’ların atandıktan sonra birkaç departmanda kimliğini açıklamadan çalıştıklarını belirtti. CEO’ların, nasıl bir şirketin başına geldiğini anlamaya çalıştıklarını anlatan Aycı, kendisinin de bu amaçla uçak temizlediğini anlattı. Aycı o anları şöyle dile getirdi: “Tanınmamak için tebdili kıyafet ile çalışanların arasına girdim. Üzerimde apron kartım yoktu. Vardiyadaki posta başı bana, ‘niçin kartın yok’ deyince ‘İşe yeni girdim. Kartım yetişmedi’ dedim. Fotoğrafımı görüp beni tanımasını istemedim. O gün bana masa temizliği görev verildi. İnsan Kaynaklarında sorumlu Müdürümüz de süpürgeciydi. Masaları ve koltuk altlarını temizledim. Posta başı yanıma ilk ismimle hitap ederek, ‘Mehmet abi, böyle temizlik yaparsan bu uçak rötara girer. Senin görevin masa temizliği’ dedi. İki uçak temizledim. Ardından beni süpürgeye verdi.” Aycı, görevlinin ayrıca temizlik yaparken nasıl davranılması gerektiğini gösterdiğini de belirtti.
Aycı, amacının şov olmadığını da ifade ederek, mesai arkadaşların mesaj vermeyi amaçladığını belirtti. Aycı, “Genelge yayınlamak veya tweet atmakla çalışanların sizin dediğinizi yapacağına inanıyor musunuz? Onların yaşadıklarını anlamak ve algılamak için empati yapmak gerekiyor. Aksi halde onlara liderlik yapmak mümkün olmaz” dedi. Metan, THY’nin reklamlarda da öne çıktığını hatırlatınca Aycı, ciddi, profesyonel bir ekiple çalıştıklarını kaydetti. Kurumsal Pazarlamadaki ekibin önemli birikime sahip olduğunu da söyleyen Aycı, Barsenolalı Messi, Hollywood yıldızı Kevin Costner ve NBA yıldızı Kobe Bryant gibi isimlerle kampanyalar yapıldığını belirtti. Ödüllü reklam filmleri çektiklerini de anlatan Aycı, ABD'nin en büyük spor organizasyonu ve Amerikan futbolunun şampiyonluk mücadelesi Super Bowl'da, Oscar ödüllü ABD'li aktör Morgan Freeman'ın oynadığı THY reklamını yüz milyonlarca kişinin izlediğini ifade etti. Aycı yine özel efektler ile çekilen Zach King’in THY’nin yeni reklam yüzü olduğu yeni uçak içi güvenlik filminin gösteriminin de devam ettiğini kaydetti. Aycı, “Sadece ABD Süper Bowl’da 110 milyon insana ve dünya genelinde de 800 milyonu geçen izleyici kitlesine ulaşıldı. Dünyadaki küresel markalar buraya reklam sergilemek için yarışıyor” dedi. THY’nin ABD’nin bir çok şehrine sefer düzenlediğini de belirterek en son Atlanta hattını eklediklerini kaydetti.
Washington seferlerine yeni hizmetler eklediklerini de vurgulayan Aycı, sözlerini şöyle sürdürdü: “ABD’ye her gün 10 bine yakın yolcu taşıyoruz. ABD’de 1 milyar dolarlık bir ciroya ulaştık. Batman ve Superman reklam kampanyaları ile THY’nin bilinirliği yüzde 42’den yüzde 49’a çıktı. Markalar liginde bu çok önemli bir yükseliştir. Dünya genelinde de yüzde 67 bilinirliğe ulaştık. Morgan Freeman ile anlaşma yapıp reklam filmi çeken arkadaşları tebrik ediyorum. Sosyal medyada trend topic oldu. Yani en çok takip edilen paylaşım oldu. Emeği geçenleri kutluyorum. Bundan sonraki marka yüzleriyle de aynı heyecanla önemli yerlere geleceğiz. Batman ve Superman ile 450 milyon dolar gişe yaptık. THY markasını yerleştiren bir küresel marka olarak yer aldı. Gerçek dünyadan sanal dünyaya ulaşan ürünümüz ödül aldı”
Kampanyalardan memnun olduklarının altını çizen Aycı, dünyaca ünlü yıldız Morgon Freeman’ın adını anarak, “Türkiye ve İslamiyet ile ilgili güzel sözlerinden dolayı kendisine teşekkür ediyorum. Markayı arzu ettiğimiz güzellik ve tonda verdi. Doğru bir seçim oldu”
Daha önce yaptığı görevlerle ilgili de açıklamada bulunan Aycı, VakıfBank Güneş Sigorta Spor Kulübü ve THY Spor Kulübü’nde Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkanlık yaptığını anlattı. Bir vakitler A Milli Futbol Takımı’nın başında görev yapan Piontek’in yöntemini uyguladığını söyleyen aycı, kendisinin de Sariyer altyapısından yetişen lisanslı futbolcu olduğunu anlattı. Aycı, “Piontek’in yetenekleri bulup getirmesi gibi ben de tespit ettiğimiz hocalarla çalıştım. Anadolu’daki yetenekli voleybola gönül veren çocukları getirdik. İstanbul’da oluşturduğumuz lojmana ailesiyle yerleştirdik. Anlaşmalı kolejde burslu okudular. Altyapıda yetiştiler, bazılarını kendilerini geliştirmeleri için kiralık başka kulüplere verdik. Başarılı olanlar A takıma yükseldi. İlk başta altyapıda kupa geldi. Milli takımımızın oyuncularının yarısını bizim oyuncular oluşturdu. Yıldızlarda Dünya 3’üncüsü olduk. Ardından dünya şampiyonu oldular. 2008 yılında Güneş Sigorta ile 2008 Avrupa Challenge Cup Şampiyonu olduk” dedi.
Kupayı dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a götürdüklerini de hatırlatan Aycı, aralarında geçen diyaloğu paylaştı. Aycı, Erdoğan’ın, ‘Bu kupa hangi kupa’ diye sorduğunu ardından da “1 numaralı kupa nerede? Bana onu getirin’ dediğini söyledi. Yaşadıkları sorunları anlattıklarını da belirten Aycı, daha sonra önemli imkanlara kavuştuklarını ve Erdoğan’ın talimatıyla muhteşem bir salona kavuştuklarını söyledi. Aycı, “Üç yıl da büyük başarı elde ettik. Takımımız Avrupa’nın zirvesine çıktı. Şampiyonlar şampiyonu oldu. Kızlarımız voleybolda Türk gençlerinin neler yapabileceğini ispat etti. İtalya, Rus ve Doğu Avrupa ekolünü ezerek yendiler. Yarı finalde Avrupada en pahalı kadroya sahip olan Fenerbahçe’yi 2-0 devam eden maç sonunda 3-2 yendik” diye konuştu.
THY’nin Avrupa’nın en iyisi, dünyada da en iyisi olma yolunda ilerlediğini vurgulayan Aycı, büyük bir sorumluluk taşıdığını söyledi. Kendi durumunun ünlü İspanyol Teknik adam Guardiola’ya benzediğini de anlatan Aycı, Alman Ligi’nin en iyi takımı olan ve kupalar kazanan Bayern Münih’in başına getirildiğini başarısıyla çıtayı daha da yükseltince İngiltere’nin önde gelen kulübü Manchester City’nin başına getirildiğini kaydetti.