Televizyon Tarihimizden Töre Dizisi Dönemi de Geçti: Türk Dizilerinin 16 Unutulmaz Ağası

2000'li yıllar Türk televizyonları açısından oldukça ilginç bir dönem oldu. Zamanında Kemal Sunal ve Şener Şen'in filmleriyle yerle bir ettiği ağalık müessesesi birden değer kazandı. Alfa erkek olarak gösterilen bu sert, baskın ve çoğu zaman zorba karakterler her dizinin adeta olmazsa olmazıydı. Töre konusu ise dramayı seven halkımız için muazzam bir kaynaktı elbette.

Bu televizyon ekranlarından ne ağalar geldi geçti... Hepsini sizler için derledik.

1. Töre dizilerinden önce bile tek bir ağa vardı: Erkan Ağa! Nam-ı diğer "YILAN"

Erkan Ağa küçük çaplı bir ağaydı, fakat sonuçta yine de köylüsü tarafından saygı görüyordu. Fakat Köylü Kızı'nı nikah gecesinden sonra terk etmesi ile izleyicinin nefretini kazanmıştı. 

Olaylar olaylar derken mafyaya bile kafa tutan bir ağa oldu.

2. Amerikalarda tahsil görmüş, hem modern, hem de geleneklerine bağlı, ağa gibi ağa: Seymen Ağa

Muhtemelen Türk televizyonlarından bu kadar romantikleştirilen bir ağa figürü daha geçmemiştir.

Tam anlamıyla alfa erkekti. Hem geleneklerinin ve ailesinin koruyucusu, hem de batı ve iş dünyasının fatihiydi adam. Tüm baskın karakter özelliklerini vermişlerdi. Lakin bildiğiniz gibi, tüm bu sıfatları kaldıramayarak sonradan kafayı yedi.

Diziden çıkarılacak ders: Amerika'da master yapıyor bile olsa, tanıştığınız bir adamla derhal evlenmeyin. Düğün gecesi size elini öptürebilir!

New York'ta ressam bir kızdın be Bahar. Sonra kaynana ve görümceyle beraber yaşamaya başladın. Ağalık böyle bir şey işte.

3. Kınalı Kar dizisinin en zalım karakteri, kötü adamı: Cabbar Ağa

Resmen kötülüğün ete kemiğe bürünmüş haliydi. Nazar isimli güzel esas kızın köy öğretmeni sevdiğine kavuşmaması için elinden geleni yaptı.

"NAZAAAAR" diye bağırışı hala kulaklarımızda!

Dizinin sonuna doğru iktidarsız olduğu ve kadınlarla ilişkiye giremediği de ortaya çıkmıştı.

Kıssadan hisse: Ağalık biraz da erkeklik takıntısı/komplekstir.

4. Bir kötü ağa da Kırık Ayna dizisinden: Candar Ağa

Yine Kapadokya'da çekilen bir dizi. Ağamızın, Seymen Ağa'dan farkı ise 'modern' olmaması. 

Kadir İnanır bu dizide gerçek bir patriyark rolündeydi. Çevresindekileri koruduğu için sevilen bir ağa imajı çizerken, aslında hayatındaki kadınlara mal gibi davranıyordu.

Evliydi; iki karısı ve boyunca çocukları vardı. Bir başka genç kıza aşık olup kızla resmen rızasını almadan zorla evlendi. Yazıklar olsun Candar Ağa.

Ağalık böyle işte, istediğini ne olursa olsun almak, dünyayı kendine ait zannetmek.

Kızcağıza aşık olan genç oğlan ile sürekli kapışmaları da dizinin genel öyküsüydü.

5. Daha yakışıklı bir ağa da gelmedi: Sıla dizindeki Boran Ağa! ❤

Fazla söze gerek yok, çok yakışıklıydı! Yaşlı, kaba saba ağalardan değildi! 

Gerçi kaba saba olmak ağalığın doğasında olan bir şey fakat Boran Ağa aşıktı işte!

6. Töre dizisinde bir türkücüden daha iyi kim ağa olabilir ki? Zerda dizisinden Şahin Ağa

Bu dizinin senaryosu da töre üzerine kuruluydu ve beyin yakan cinstendi. Zerda ve Şahin birbirlerine aşık olmalarına rağmen resmi nikahı kıyamıyorlardı. Çünkü neden? Çünkü bir takım töreler vardı; sorgulamayınız!

İmam nikahıyla evli oldukları halde ise Zerda asla Şahin ile yatağa girmiyordu çünkü annesine söz vermişti, resmi nikah olmadan o iş olmazdı!

Bunu sadece ikisi biliyordu. Zerda'nın ise kısır olduğuna dair dedikodular çıkmıştı. Bunun üzerine yine töreler gereği Zerda'nın üzerine kuma getirildi. Ve olaylar olaylar... Şahin Ağa, tüm bu olayların arasında, kadın problemleriyle uğraşan bir ağaydı işte.

7. Erkan Petekkaya yine maço erkek rolündeydi: Beyaz Gelincik dizinden Ömer Ağa

Aşk, entrika, töreler arasında geçen bu hikayede Ömer Ağa, Ceren'i çok çok çok seviyordu. Bu yüzden ağalığından öte 'aşık adam' olarak zihinlerde yer etti.

8. Töresi de, ağası da bol bir diziydi: Berivan'dan Kudret Ağa

Coğrafyamızın en beğenilen kadınlarından biri olan Sibel Can yine bu dizide de gerçek bir arzu odağıydı. Kötü kalpli Kudret Ağa onunla olmak istiyordu...

9. Lakin Sibel Can'ın gönlü Ferhat Ağa'daydı. Çünkü Ferhat Ağa daha genç ve yakışıklı! Hem de iyi kalpli

Sibel Can yine beyaz teni, mavi gözleri ve dünyanın en masum karakteriyle bu erkekler arasında üzülüp üzülüp durdu. Yürek ve beyin yakan bir diziydi.

Ayrıca Emre Kınay'a ağalık yakışıyor ya!

10. Rahmetli Tuncel Kurtiz'in dizi geçmişi genç karakterlere akıl vermekle doluydu resmen. Asi dizisinden Cemal Ağa

Bu ağa, bilge bir ağaydı. Öyle töreleri, gelenekleri kafasına göre oturtan ve kullanan bir ağa değildi. Baya sevilmişti.

11. Zengin bir iş adamı olması sebebiyle "Bey" hitabını kullandırtmasına kanmayın; Hanım'ın Çiftliği dizindeki Muzaffer Bey de Ağa idi!

Mehmet Aslantuğ'un kötü bir adam rolünde oynadığını düşünebiliyor musunuz? Elbette ki hayır! Tahmin edebileceğiniz gibi, Muzaffer Bey de iyi kalpli bir ağaydı.

12. Marziye dizisini bilen bilir, Kadir İnanır yine bir ağaydı: Hazar Bey

Gülben Ergen'in çıkışını sağladığı dönemlerde, o genç ve feminen enerjisini Kadir İnanır gibi bir errrrrkek figürü ile dengelediler. Hazar Bey çok otoriter, güçlü fakat iyi kalpli bir ağaydı.

Zira hapisten çıkmıştı ve gücünü yeniden kazanması için vakit gerekmişti. O sırada kahya olarak çalışıyordu.

Aralarındaki yaş farkına rağmen kimyaları uygundu. Adeta bir "sugar daddy" tadı yakalandı dizide, fakat sonuçta bu bir töre dizisiydi!

Çitlikte başlayan hikaye, şehirlerde, otellerde sonlandı.

13. "Ağa" tabirinin tam tanımı Dila Hanım dizisindeki Seyit Ağa ile yapılabilirdi.

Ağa gibi ağaydı, çok fazla drama karışmak istemiyordu. Lakin töreler...

14. Adını Kalbime Yazdım dizisinden bir modern ve yakışıklı ağa: Ömer Ağa

İstanbullarda okumuş, modern ve aklı başında biriydi Ömer. Bir kıza da aşık olmuştu. Fakat töreler elbette ki geçit vermeyecekti.

Aşk ve töreler arasında olaylar olaylar derken, bu dizi de baya tuttu.

15. Adını Kalbime Yazdım'dan bir ağa daha çıktı; iyi mi kötü mü karar veremediğimiz atarlı bir ağa: Halil Ağa

Genç ve yakışıklıydı fakat biraz fazla ateşliydi işte. Aşk uğruna çatışıp durdular.

16. En güncel ve en beyin yakan senaryolu Aşk ve Ceza dizisinden Savaş Ağa!

Şimdi Türk televizyon tarihinin en tuhaf senaryolarından birine hazırlanın.

Genç ve başarılı bir kadının sevgilisi tarafından terk edilmesiyle başlıyordu dizimiz. Sevgilisi bu kadını terk etmişti, çünkü kadın sevgilisiyle evlenmeden önce sevişmek istemiyordu. Kadın bu acıyla, terk edildiği gün bir bara gitti ve hayatında ilk kez alkol aldı. O gece bir erkek ile tanıştı ve bekaretini ona verdi.

Ömrünün ilk cinsel ilişkisini o gece barda tanıştığı bir adamla yaşayan bu genç kadın, o gece hamile kaldı.

Sabah olduğu gibi adamın odasını terk ettiği için de o adamın kim olduğunu bilmiyordu.

Bu tek atışta tutturan ve Nurgül Yeşilçay'ı hamile bırakan adam, köklü bir aileden gelen modern bir ağaydı. O gece Nurgül Yeşilçay'ın bakire olduğunu fark ettiği için de onu bir türlü aklından çıkaramıyordu. Çünkü bakirelik çok güzel.

Kader yollarını bir daha kesiştirecekti. İkinci görüşmelerinde kadının kollarındaki çocuk aslında o adamın çocuğuydu... Düşünsenize, çıldırırsınız!

Lakin töreler, töreler ve yine töreler vardı. O sebeple olaylar, olaylar oldu.

Popüler İçerikler

Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
İki Torunlu Mücevher Kralı 30 Yıllık Eşinden Genç Sevgilisi İçin Tek Celsede Boşandı
Beklenen Gün Geldi: Birbirinden Ünlü İsimler Saygı1 Formatının İkinci Konuğu Sertab Erener İçin Sahneye Çıktı!
YORUMLAR
23.06.2016

aganın pokunun üstüne pok olmaz

23.06.2016

Ben tek bir ağa tanırım o da Maho Ağa!

23.06.2016

erkan diye savaş diye ağamı olur amk. ağa dediğin şener şendir:))

TÜM YORUMLARI OKU (16)