TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ gündemin öne çıkan ismi oldu. “Terör örgütü propagandası yapma” suçlamasıyla yargılandığı davada 2 yıl 6 ay hapis cezası verilen Yanardağ tahliye edildi.
TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ gündemin öne çıkan ismi oldu. “Terör örgütü propagandası yapma” suçlamasıyla yargılandığı davada 2 yıl 6 ay hapis cezası verilen Yanardağ tahliye edildi.
Gündemin dikkat çeken olaylarından biri olan mahkeme, duruşma salonun önünde yaşanan arbede yüzünden yaklaşık 1 buçuk saat geç başladı.
Yanardağ savunmasında, “Bu dava basın özgürlüğünü ortadan kaldırma, Türkiye'yi baskıcı ortama sürükleme davasıdır. Benim tutuklanmam bağımsız medyaya gözdağı vermek içindir. Toplumu sindirmek içindir. 38 yıllık gazeteciyim.
Yargılanmamın nedeni terör örgütü övmek değildir. Burada olmamamın nedeni Tele1'in yayınlarından dolayıdır. Beni niye tutukladınız ya adresim belli, tüm çağrılara uyumuşum, hiç aksama olmamış. Şöyle bir tezgah kurulmuş sosyal medyada bir troll ordusu var onları millet sanan bir savcılık var. Dün Ayşegül Arslan'ın başına gelen de budur” ifadelerini kullandı.
“AKP'nin izlediği politikaları eleştirmek için yapıldı bu program. Beş konudan biri CHP'deki değişim tartışmaları. En uzun bölüm Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısı üstelik de eleştirmişiz Kılıçdaroğlu'nu, İmamoğlu'nu konuşmuşuz. Üçüncü konu Özgür Özel'le ilgili, dördüncü konu ise AKP Milletvekili Galip Ensarioğlu'nun Kürt sorununun tartışılmasının yeni rotaya ilişkin açıklamaları. Bir gün önce bir internet sitesinde Ensarioğlu bir röportaj veriyor ve diyor ki, ‘Yeni bir çözüm süreci olabilir aslında bu sorun çözülmüştü ama Demirtaş'ın yüzünden çözülmedi. Abdullah Öcalan iyi niyetliydi.' Bu davanın asıl nedeni tecrit tartışması. Bu iddianame Galip Ensarioğlu'ndan hiç söz edilmiyor. İddianame ikinci bir montaj yapmış” dedi.
“Cezaevinde bir suç işlerseniz disiplin kurulu kararıyla ailenizle görüşemezsiniz. Şunu merak ediyorum İmralı'da ayrı bir ceza hukuku mu uygulanıyor? Eleştiren bir program yaptım ben, yargılama Türk milleti adına yapılıyorsa eğer hele hele sosyal medya trollerinin kışkırtmasıyla hareket eden bir savcılık olamaz.
Bana 27 Temmuz'da tebliğ edilen iddianame, bu iddianameden. İddia makamı bir şey diyor ki; PKK'nın eylemlerinden övgüyle bahsettiği ve siyasi mahkum olarak nitelendirildiği ve farklı sitelerde yer alması kamuoyunda toplumsal infial yarattığının anlaşılması. Yani diyor ki montaj videoyu esas alarak beni tutukluyorlar.
Biz orada programın tamamını verdik. Ve bu metin esas alınmadı 62 saniyelik video esas alındı. Savcılığın biraz çalışması lazım. İtiraz ettik. Dediler ki; ‘deliller toplanmadı' Bir daha itiraz ettik, ‘kaçma şüphesi var' denildi. Bir daha itiraz ettik, savunmam alınmadı diye bırakılmadım. Böyle bir şey olabilir mi?..''