Seçim sonuçları halkın 'Parlamenter Sistem'e inandığını ve çözümü yine onun içinde aradığını göstermiş oldu.
Artık komisyonlarda iktidarın çoğunluk oylarıyla yolsuzluk dahil birçok farklı dosyanın; enine boyuna araştırılmadan, üstlerinin kapatılması mümkün olmayacak. Yani komisyonlar tarafsız bir şekilde kurulabilecek ve amacına uygun bir şekilde çalışacak.
Seçim sonuçları tek parti hegemonyası yaratmadığı için artık bu kurumlara istenildiği gibi üye seçilme durumu ortadan kalkacak.
Böylece kamu kaynaklarının nasıl ve nerelerde kullanıldığı konusunda şeffaflık sağlanabilecek.
Yakın geçmişte örneklerini görmüştük. Fezlekeler engellenmediği zaman bakanlar, hem kanunlar hem de kamu vicdanı önünde isimlerini temize çıkarma şansını elde edebilecekler.
Tek parti iktidarı şansı ortadan kalkınca, kurumdaki dengeler de değişmiş oldu. Böylece ceza mekanizması üzerindeki spekülasyonların da ortadan kalkması için bir fırsat doğmuş oldu.
'Ben ne zaman istersem, o zaman seçim yapılır' mantığı artık geçerliliğini kaybetti.
400 vekil hayali gerçek olsaydı, ülkenin böyle bir kabusla yüz yüze kalması mümkün olabilecekti. Ne var ki mevcut aritmetik, mecliste sağduyunun hakim olacağını gösteriyor.
Yurt dışına asker gönderme tezkereleri, konsensus sağlanmasıyla geçecek.
Bir partinin devlet imkanlarını sonuna kadar kullanıp, seçimlerde haksız rekabet ortamı yaratması mümkün olmayacak.
TRT'nin yayın politikası yeniden gözden geçirilecek. Ve ileride yeniden parti televizyonuna dönüşmemesi için gerekli önlemler alınacak.
Örneğin, Saray'a verilen ödenek titizlikle hesaplanacak.
İçine son dakikada eklenip çıkarılanlarla çok tartışılan ve demokrasi ruhunu zarar veren 'Torba' yasa garabeti ortadan kalkacak.
Uzlaşı nasıl demokrasi kültürünün vazgeçilmez bir parçasıysa, aynı durum tam tersi için de geçerli. Vekillerin çıkarılan kanunlar üzerinde uzlaşı sağlaması; şayet kamu yararına iseler elbette önemlidir. Ancak kimi zaman durum bunun tersi olabiliyor. İşte öyle zamanlarda, uzlaşmayan bir meclis, halkın daha yarına olabilir.
Bağımsızlığı ve tarafsızlığı garanti altına alınarak, gelecekte siyasi iktidarların baskısından etkilenmesi riski ortadan kaldırılacak.
Örneklerini tek parti iktidarında sıkça gördüğümüz keyfi tahsisler de son bulacak.