Piyasalarda bu akşam açıklanacak olan Fed faiz kararı heyecanı sürürken, içeride bir de yarın açıklanacak olan TCMB faiz kararı beklentileri bulunuyor. İndirim beklentisi bulunan piyasalarda durumu aslında beklentiden ziyade tahmin kelimesi daha iyi açıklıyor. Beklentilerinin aslen çok farklı olduğu görüşlerini devamlı yineleyen ekonomistler, seçim sonrası senaryolar için de bir çok görüş sunuyor.
Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu'nun iktisadi görüşünün faiz indirimi yönünde olduğu biliniyor. Kavcıoğlu göreve gelmesinin ardından, sonradan Türkiye Ekonomi Modeli olarak adlandırılan çerçevede hareket ederek 4 ayda 500 puan indirim yapmış, 2022 yılında da 7 ay kadar sabit kalarak beklemişti. 7 ayın ardından geçen ay 100 baz puan indirim daha gelmişti. Günümüz itibarıyla politika faizi yüzde 13 seviyesinde bulunuyor.
Dünya Gazetesi'nde Şeref Oğuz, 'Faiz, Türk Lirası’na FED’a olsun' başlıklı yazısında, Fed ve TCMB'nin aynı seviyede ters yönde hareket edeceğini öngörerek, beklentisini şu şekilde açıkladı:
Beklentim FED’in enflasyonla mücadele kararlılığının gereği olarak 100 puan artış yapacağıdır. Bizim Merkez’e de 'kamuoyuna sen açıkla' diye bildirilecek faiz kararı da 100 puan indirim olur. Zira siyasetin isteği bu yönde. Her ay 100’er baz puan indirip, yüzde 9 tek hanede park etmek.
Seçim ekonomisinin aslında, hâlihazırda başladığını belirten Oğuz, yılsonuna doğru da ivmeleneceğini belirterek, son dönemde açıklanan sosyal konut, asgari ücret zammı, esnaf hibesi, EYT gibi durumlara dikkat çekti.
Alaattin Aktaş da aynı gazetede komşu köşede, Cumhur ittifakının seçim sonrası kazanmasına halinde politika değişikliği yapacağını öngörerek, Merkez Bankası’na müdahale konusunda değişiklik olmayacağını, kurumun bağımsızlığa dönmeyeceğini savundu. Ancak faiz politikasının değişeceğini öngören Aktaş, seçimden sonra faiz artılına işaret etti.
Faiz artışının tek hamlede olmayacağını belirten deneyimli ekonomi yazarı, enflasyonla oluşan makasın kapanmasını şuna benzetti:
Böyle bir hamle, hastaya her gün bir ya da iki tablet verilmesi gereken ilacı kutusuyla bir seferde vermek olur. Öldürürsünüz hastayı! Dolayısıyla faiz artırımına gidilecek gidilmeye de bu aşamalı ve diğer gelişmeler gözetilerek yapılacaktır.
Yetkilinin ismi verilmezken, uluslararası derecelendirme kuruluşundan TCMB'nin yarınki kararına yönelik değişim beklenmezken, faizlerin seçimlerin sonuna kadar sabit kalacağı öngörüsüyse dikkat çekti.
Ekonomist Barış Soydan Halktv'deki yazısında iktidarın seçim planını dolar üzerinden yorumladı. Rusya ile son dönemdeki yakınlaşmanın da getirirleriyle seçime kadar doların tutulmasının planladığını söyledi.
Dolar kurunu dizginlemek isteyen ekonomi yönetiminin tüm imkanları kullandığını belirten Soydan, Merkez Bankası’nın bu konuda gücünün tükenmesiyle (rezervlerin erimesi), seçime kadar geçecek sürecin Erdoğan-Putin görüşmesinden çıkan açıklamalarda olduğunu belirtti ve şunları yazıd:
Plan açık: Rusya’nın desteğiyle bir kur atağı yaşanmadan seçim gününe varmak. Peki Rusya bunlar karşılığında Türkiye’den ne istiyor?
Yeniçağ Gazetesi yazarı ekonomist Evren Devrim Zelyut, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçimi kaybetmesi halinde, ekonomide güvenin geri kazanılması için altılı masaya öneride bulundu. Yapılacak ilk işin rasyonel ekonomi politikaları olduğunu söylerken, bunun için de ekonomi yönetiminde liyakata dikkat çekti. Bunların ardından kurda önemli bir gerileme görüleceğini ekleyenZelyut, şöyle söyledi:
Dolar 18 liraysa 11-12 liraya indirecek. Doların 11-12 olduğu atmosferde maliyetler geri çekildiğinde siz 6 ay sonra bambaşka bir Türkiye görmeye başlayacaksınız.