Tayvan'da Kadınları Çekmek İçin Topuklu Ayakkabı Biçiminde Kilise Yapıldı!

Mimarlıkta dünya üzerinde halihazırda var olan bir figürü birebir yansıtmak hiçbir zaman desteklenmez, başka bir deyişle "şunun şeklinde ev yaptım" yok efendim "bunun aynısından restoran tasarladım" diyemezsiniz, sizin mimari yeteneğinizden şüphe duyulur. Sahip olunan bir düşünceyi yahut sembolik önem taşıyan birtakım kavramları, ilk bakışta "şöyle yapmış" denmesi imkansız olarak, sonradan incelemekle ve o yapının taşıdığı kültürel ve sosyal bağlam kavrandıkça anlaşılacak şekillerde yapıya aktarmaktır mimarlık. Fütürizm, "bir nesneye benzetme çabası" değildir. O bahsettiğin Oscar Niemeyer'in Cathedral of Brasilia'sı büyük ihtimalle, ki o da sırf çılgın tasarımlar yapalım tarzında bir katedral değildir. Parabolik yapısı cennete uzanmayı tasvir eder. Ne kadar çağdaş mimariyle inşa edilirlerse edilsinler, günümüz katedrallerinde asla ama asla cennete ulaşmanın sembolizmi es geçilmez. Ayakkabı ne demek şimdi, anlamsız gelebildi mi bu açıklamamın ışığında ?

Kusura bakmayın ama sanki bu biraz, bitmek üzere olan bir şeyin son çırpınışları gibi. Elde kalan ürünleri satabilmek için, daha gösterişli reklamları tercih etmek gibi... Bende Müslümanım, yanlış anlamayın lütfen :) İslam'a gelince, mescitlerin sade ve temiz olması, insana ilahi hisler uyandırması esas. Bence bu insanı daha çok çeken mimari ilkeler olmalı. Değişmemesini umuyorum. Selamlar...