Soner Yalçın'ın saklı seçilmişler kitabını okuyun akepenin ülkeyi nasıl dışa bağımlı hale getirdiğini, tarımı nasıl bitirdiğini bilale anlatır gibi anlatmış, muhteşem bir kitap.
dedem eskiden biri köyde ekmek aldığı zaman koku bütün köye yayılırmış genetiği değiştirilmiş tıhum lezettli değil bitkinin dna sındaki milyarlaca koddan bize lazım olmadığını zannetiğimiz bazı kodları çıkarırsak bunun sonucunda kokusuz çilek lezzetsiz buğday vb ürünler elde ederiz orjinal tohumlara sahip çıkıp onları çoğaltmalı
onun için mi sürekli dışardan tahıl alınıyor, sebze meyve alınıyor? ınun için mi bir kere ekilen tohumdan tek bir sefer mahsül alınıyor sonraki senelerde mahsül alınmıyor? yerli ve eski doğurgan tohumlarımız madem var nerede? devlet neden sürekli tohum alıyor? sürekli dışardan tarımsal ürün alıyoruz? siz kimi kandırmaya çalışıyorsunuz?
Soner Yalçın'ın saklı seçilmişler kitabını okuyun akepenin ülkeyi nasıl dışa bağımlı hale getirdiğini, tarımı nasıl bitirdiğini bilale anlatır gibi anlatmış, muhteşem bir kitap.
dedem eskiden biri köyde ekmek aldığı zaman koku bütün köye yayılırmış genetiği değiştirilmiş tıhum lezettli değil bitkinin dna sındaki milyarlaca koddan bize lazım olmadığını zannetiğimiz bazı kodları çıkarırsak bunun sonucunda kokusuz çilek lezzetsiz buğday vb ürünler elde ederiz orjinal tohumlara sahip çıkıp onları çoğaltmalı
onun için mi sürekli dışardan tahıl alınıyor, sebze meyve alınıyor? ınun için mi bir kere ekilen tohumdan tek bir sefer mahsül alınıyor sonraki senelerde mahsül alınmıyor? yerli ve eski doğurgan tohumlarımız madem var nerede? devlet neden sürekli tohum alıyor? sürekli dışardan tarımsal ürün alıyoruz? siz kimi kandırmaya çalışıyorsunuz?