Aile ve toplumları, nesiller arası farklılaşmayı etkileyen en önemli konu daima eğitim olmuştur. Ailede başlayan eğitim, kültürel birikimi kuşaktan kuşağa aktarmada en kritik başlangıç rolündeyken, ömür boyu değişen yapısı da birikerek toplumların ortak belleğini oluşturmaya devam ediyor.
Tarihten örneklere baktığımızda, eğitimin öncelikle insanların ihtiyaçlarını karşılamak için konumlandığını görüyoruz. İlk çağlarda hayatta kalabilmek için doğadaki canlıları ve bitkileri tanıyan, avcılığın tekniklerini iyi bilen kişiler eğitimli olarak nitelendirilirken, bugün geldiğimiz noktada eğitimi nasıl anlamalıyız?
hep internet ve mobil cihazlarin yayginlasmasinin sonuclarini elestiren ezberden soylemler yapiliyor ama farkedilmeyen nokta bugun ortalama bi cocuk 20 sene onceki insandan cok cok daha fazla dataya maruz kaliyor, ortalama bir gunde beyni cok daha fazla bilgi isliyor. bunun sonucu ciddi bir zeka farki yaratacaktir. nitekim yapilan iq testlerinde 100yil onceki insanla bugunki insan arasinda 20 puan zeka farki var. nedeni insanlarin zekilesmesi degil, modern dunyanin daha bilgi merkezli olmasi, beynin daha cok kullanilmasi. simdi internet ve dijitallesmeyle bu fark dahada artacak. yeni ortam dogru sekilde kullanilir, dogru egitime, cocuklarin kendini gelistirebilcegi yonlere kanalize edilebilirse gelecekde ulkeye suphesiz buyuk katkisi olacaktir.