Tarihte Kısa Bir Yolculuğa Hazır Olun! Dünyayı Değiştirip Günümüz İnsanlığını Şekillendirmiş Sümer İcatları

Tarih derslerinde sürekli duyduğumuz Sümerlerin aslında modern dünyamızın temellerini attıklarını biliyor muydunuz? İcat ettikleri ve zamanla geliştirdikleri onlarca teknoloji aslında günümüz dünyasını kurdu. Gelin hep birlikte bu icatları keşfedelim...

Mezopotamya'nın öncüleri olan Sümer uygarlığı, yeni teknolojiler icat etmekte ve var olan teknolojinin kullanımını geliştirmekte epey yetenekli bir uygarlıktı.

Bugün Güney Irak olarak bilinen Dicle ve Fırat nehirleri arasında yer alan bölgede yaşayan Sümerler, insanların sebze-meyve yetiştirme, konut inşa etme, zamanı takip etme ve iletişim kurma şeklini etkileyen teknolojiler geliştirdiler.

Bu icatların çoğu, doğal kaynakların eksikliğinden kaynaklanıyordu: Bölgede çok az ağaç vardı ve neredeyse hiç taş veya metal yoktu, bu da tuğladan yazı tabletlerine kadar her şey için kil gibi malzemeleri ustaca kullanmak zorunda oldukları anlamına geliyordu.

Bununla birlikte başka bir yerde icat edilmiş teknolojileri yeniden uyarlayıp geliştirmeye ve bunları diğer medeniyetlere satmalarına izin veren ticaret yeteneğine sahiplerdi.

Tarihçiler tarafından belirtildiği üzere kesin olmamakla birlikte, yazı sistemini ilk geliştirenler Sümerlerdi. MÖ 2.800'e gelindiğinde ticaretini yaptıkları malların kaydını tutmak için yazılı iletişimi kullanmaya başlamışlardı.

Sümerlerin sahip olduğu yazılı metinlerin en eski kayıtları, edebi eserlerden ziyade sadece sayıları ve ticari malların kayıtlarını içerirdi.

Sümerler, 5 bin yıl önce değersiz sayılan metallerden biri olan bakırı ilk kullananlardı. Bakır imal ederken ok uçları, usturalar, zıpkınlar ve daha sonra kaplar ve sürahiler yaptılar.

Ustalıkla yapılan bu bakır eşyalar, Uruk, Sümer, Ur ve al'Ubaid gibi Mezopotamya şehirlerinin önemli ölçüde büyümesine ve gelişmesine yardımcı oldu.

Kılıçları, mızrakları, sapanları ve sopaları bu amaçla icat ettikleri için bakır silahları ilk kez kullananlar da Sümerlerdi. Tekerleği icat etmeleri ile birlikte, bu teknolojiler askeri alanı epey geliştirdi.

Sümerler, kütüklerin dairesel bölümlerini, ağır nesneleri bir araya getirip yuvarlayarak taşımak için tekerlek olarak kullanan ilk kişilerdi.

Tekerlekli araçları icat etmediler, ancak muhtemelen bir denge oluşturmak için ilk iki tekerlekli arabayı geliştirdiler ve daha sonra tekerlekleri bir araba oluşturmak için birleştirdiler. Bu savaş arabaları büyük olasılıkla ordu tarafından veya kırsalda bulunan engebeli arazide ilerlemek için bir araç olarak kullanılıyordu.

İlk insanlar, kemiklere çentikler çizmek gibi basit yöntemler kullanarak sayım yaptılar. Fakat Sümerler, bir ticaret ve vergilendirme politikası oluşturma ihtiyacından gelişen altmışlı sistem olarak bilinen 60'lık birimlere dayanan resmi bir sayı sistemi geliştirdiler.

1'i belirtmek için küçük bir kil koni, 10'u belirtmek için bir top ve 60'ı belirtmek için büyük bir kil koni kullanıldı. Abaküsün erken bir versiyonu MÖ 2700 ile 2300 yılları arasında Sümerler tarafından icat edildi. Çivi yazısının gelişmesiyle birlikte kil tabletlerde dikey işaretler kullanılmaya başlandı.

Sümerler topraklarına "Karabaşlı halkın ülkesi" adını verdiler. Bu insanlar, ilk monarşi yönetim sistemini geliştirmekten sorumluydu, çünkü en eski devletler, geniş bir alanda yaşayan birçok insanı yönetmek için bir yöneticiye ihtiyaç duyuyordu.

Monarşik sistemden önce rahipler, ihtilafların hakimleri, dini törenlerin düzenleyicisi, ticaretin idarecisi ve askeri liderler olarak hüküm sürüyorlardı.

Sümerler, daha sonra tıpkı eski Yunanlılar tarafından gözlemlenenler gibi, yıldızları ayrı takımyıldızlara göre sınıflandıran ilk astronomlardı.

Ayrıca çıplak gözle görülebilen beş gezegeni tanımlamaktan da sorumluydular. Çeşitli nedenlerle yıldızların ve gezegenlerin hareketlerini belgelediler.

İlk olarak, gelecekteki savaşları ve şehir devletlerinin kaderini tahmin etmek için astrolojik semboller kullandılar ve ayrıca gün batımının başlangıcından ve yeni ayın ilk hilalinden itibaren ayları çizdiler.

Ayın evreleri de bir ay takvimi oluşturmak için kullanıldı. Yılları, ilkbahar ekinoksuyla başlayan yaz mevsimi ve sonbahar ekinoksuyla başlayan kış olmak üzere iki mevsimden oluşuyordu.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir. 👇

Ruhumuz Gerçekten 21 Gram mı? Ölülerin Bedenleri Üzerinde Deneyler Yapıp Ruhlarını Tartan Adamın Hikayesi
10 Dolarlık Bir Ampul Yüzünden 101 Kişinin Mezarı Olan 'Flight 401' Uçağının Korkunç Kazası
Devlet Yönetimi Sadece 45 Dakika Süren Meksikalı Lider: Pedro Lascuráin Paredes

Popüler İçerikler

Zoru Başardık: Karadağ'a Üç Puan Hediye Eden Milli Takım'a Gelen Tepkiler
RTÜK Başkanı'ndan Gündüz Kuşağı Programlarına Son İkaz: "Toptan Yok Ederiz!"
Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi