Tarihin Karanlık Sayfalarında Kalmış İnsanlığın Şahit Olduğu En Korkunç Deneyler

1. Nicolae Minovici, asılma sırasında insan vücuduna ne olduğunu öğrenmeye takıntılı bir Romen bilim adamıydı. Asılan yaklaşık 200 insan vakasını ve ipin düğüm türü, ağırlığı ve kişinin cinsiyeti gibi faktörleri analiz ettiği bir makale yazdı.

Minovici, bu şekilde idam edilen insanlar hakkında sadece 'okumaktan' memnun değildi, gerçekte nasıl hissettiğini bilmek istedi, bu yüzden birçok garip ve tehlikeli deneye başladı. Önce büzülmeyen bir iple bazı ön testler yaptı, alışmak için birkaç saniye içinde kendini 6 kez astı. Ancak Minovici'nin notlarında yazdığı gibi: 'Acı neredeyse dayanılmazdı.'

2. Bir psikiyatrist, İsa Mesih olduğuna inanan üç hastasını akıl hastanesine yatırdı ve onları gözlemleye başladı.

Üç hasta arasında iki yıl süren bir savaş başladı. Her gün kavga edip bağırarak kendilerinin gerçek İsa olduğunu ispatlamaya çalıştılar. Deney bittikten sonra, psikiyatrist kendi deneyinin acımasızlığını fark etti ve halka açık bir şekilde özür diledi.

'Bilim adına bile olsa, Tanrı'yı oynamaya ve günlük yaşamlarına her saat müdahale etmeye hakkım yoktu, onlara daha fazla acı çektirdim ve bu doğru değil'.

3. İsveç Kralı III. Gustav, kahvenin insan sağlığına ne kadar zararlı olduğunu kanıtlamak için garip bir deneye başvurdu.

Ömür boyu hapis cezası alan ikizler üzerinde deney yapmaya karar verdi. Biri günde üç fincan çay içecek diğeri ise üç fincan kahve içecekti. Gustav'ın amacı kahve içen kişinin hastalanması ve bunu herkese göstermekti. Çay içen adam 82 yaşında öldüğünde, kahve içen kardeşi hala hayattaydı.

4. Dermatolog olan Pennsylvania Üniversitesi'nden Dr. Albert M. Kligman, Philadelphia hapishanesindeki mahkumları şampuan, deodorant ve daha sonra zihin değiştiren ilaçlar, radyoaktif izotoplar ve dioksin üzerindeki testleri için 20 yıl boyunca kullandı.

5. New York'taki Creedmoor Hastanesi'nde çalışan Dr. Lauretta Bender, sosyal sorunları olan çocuklara elektroşok tedavisi uyguladı.

Elektroşok tedavisi gören çocuklarda şizofrenik semptomlar ortaya çıkmaya başladığında Bender'in çalışmaları durdurulmuş olsa da, 100'den fazla çocuk bu işkenceye maruz kalmıştı.

6. MKUltra Projesi, CIA'in zihin kontrol programı olarak da adlandırılan yasa dışı bir deney programı.

İnsanlar üzerinde yapılan deneyler, sorgulamalarda ve işkencede kullanılacak uyuşturucu ve prosedürleri tanımlamayı amaçladı. Böylece bireyi zihin kontrolü yoluyla itiraf etmeye zorlayacaklardı. MKUltra projesinde, insanların zihinsel durumlarını manipüle etmek ve beyin fonksiyonlarını değiştirmek için, LSD gibi ilaçlar kullanıldı. Ayrıca hipnoz, izolasyon, sözlü ve cinsel istismar gibi acımasız yöntemler kullanıldı.

7. Freud'un en ünlü hastalarından biri olan Eckstein, "histeri" hastalığına yakalanmıştı. Freud, ameliyatın sorunları çözeceğine inandı.

Freud, doktor olan Wilhelm Fliess'i çağırdı. Burnun cinsel organlara bağlı olduğunu ve her türlü cinsel, fiziksel ve zihinsel soruna neden olduğunu düşünüyordu. Burnundan ameliyat olan Eckstein'in operasyonu başarılı gibi görünüyordu, ancak birkaç hafta sonra Eckstein'ın burnundan kan fışkırmaya başladı. Fliess'in Emma Eckstein'ın burnunda yarım metre gazlı bez bıraktığı ortaya çıktı. Freud olayla ilgili yorumda bulunmadı.

8. 2. Dünya Savaşı sırasında Japonya'nın yaptığı deneyler korkunçtu.

Soğuk havalarda insanları dışarıda tuttular. Donmanın insana nasıl zarar verdiğini analiz etmek için insanların donmuş kollarını kırdılar. Ya da ne olacağını görmek için donmuş kişiyi sıcak suya koydular. Bu insanlar üzerinde her türlü kimyasal silahı test ettiler.

9. 1900'lerin başında Ivan Petrovich Pavlov, beyin hasarının davranış üzerindeki etkilerini incelemek için köpekleri ameliyat ediyordu.

Çeşitli uyaranlara verilen tepkileri ölçerek hayvanların zihinlerinin nasıl çalıştığını öğrenmek istiyordu.

10. Dr. Demikhov'un çift başlı köpek deneyi hayvanlar üzerindeki korkunç deneylerden biri.

Demikhov, köpek yavrusunun başını ve ön ayaklarını yetişkin köpeğe nakletti. Nakledilen köpek yavru olduğu için yetişkin köpeğin kalbi iki başa da yeterli kanı pompalayabilmekteydi. Her iki baş da ayrı ayrı hareket ediyordu. Ancak hayvanlar, acımasız deneyden bir ay sonra öldü.

11. 1924'te Carney Landis, evrensel yüz ifadeleri olup olmadığını anlamaya çalışıyordu. Bunlardan birini ölçmek için Landis, insanlara farelerin kafasını kesmelerini söyledi, böylece tepkilerinin nasıl olduğunu görebilecekti.

İnsanlar farelerin kafasını kesmek istemeselerdi, Landis kendisi yapacaktı. Modern araştırma etiği böyle bir şeyin olmasını önlerdi, ancak 1900'lerin başı bilimsel araştırmalar için çok farklı bir zamandı.

12. 2006 yılında, Ulusal Tayvan Üniversitesi Hayvan Bilimi ve Teknolojisi Bölümü, denizanasından alıp, domuz embriyolarına genetik bilgi ekledi.

Deney sonucunda üç domuz, karanlıkta yeşil ışıkla parlıyordu. Ama sadece derileri değil. Bilim insanları organlarının da parladığını söyledi!

13. Konuşma terapisti olan Dr. Wendell Johnson, yüksek lisans öğrencisi Mary Tudor ile beraber kekemeliğin sebebini bulabilmek için daha sonra 'Monster Study' olarak adlandırılacak deneyi yaptılar.

Deney için yetimhaneden 22 tane çocuk seçildi. Bunlardan on tanesi kekemeydi. Çocuklar gruplara ayrıldı ve konuşma güçlüğü çekmeyen gruba kekeme oldukları, düzgün konuşamadıklarına yönelik düzenli bir şekilde negatif yorumlar yapıldı. Kekeme olan gruba ise olumlu bir dil kullanıldı. Seansların sonunda kekeme olmayan çocuklarda kaygı bozuklukları, içine kapanma ve daha az konuşma durumları gözlemlendi. Kekeme olan grupta ise hiçbir iyileşme yoktu.

14. Modern jinekolojiye olan katkıları ile bilinen doktor J. Marion Sims, köle kadınları acımasız deneylerinde kullanıyordu.

Sims, kadınlar üzerinde yaptığı deneylerde anestezi kullanmıyordu. Ayrıca ameliyatlarının çok da acı vermediğini söylüyordu.

15. 1957 yılında Contergan adıyla, sakinleştirici, uyku getirici, mide bulantısı ve kusmayı önleyici olarak pazarlanmaya başlanan ilaç, korkunç sonuçlara neden oldu

İlacın müşterisi hamile olan kadınlardı. Hap denendiği için reçetesiz ve uygun fiyatlı satılıyordu. Bir buçuk sene sonra ilacı kullanan hamile kadınların çocuklarında sorunların olduğu ortaya çıktı. Doğan bazı çocuklarda göz, kulak, beyin hasarı gözlemlendi. Bir kısmı kolları olmadan dünyaya geldi. İlacın bu etkilerinden dolayı satışı yasaklanmıştı ancak farklı kıtalarda piyasadan kalkması uzun bir zaman aldı. Dünya genelinde iki bin çocuk öldü ve on binden fazla çocuk ciddi gelişim sorunları yaşadı.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Okullarda Bizlere Asla Öğretilmediği İçin Şoke Olacağınız Her Biri Birbirinden Şaşırtıcı 15 Tarihi Gerçek
İşledikleri Cinayetlerle Tüm İnsanlığın Canına Okuyan Seri Katillerin Evlerinden Ürkütücü Fotoğraflar
Fransa'da Mutfak Sosyal Rütbe Konusuydu! Köylüler Aç Kalırken Fransız Üst Sınıfının Yediği En Uçarı Yiyecekler

Popüler İçerikler

Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"
Wanda Nara'nın Icardi'nin Mesajını İfşaladıktan Sonra L-Gante'yle Yaptığı Paylaşım Icardi Fanlarını Kızdırdı!
Yeni Sezonda TV Ekranları Fena Karıştı: 5 Dizinin Ertelendiği Sezonda 6 Dizi Şimdiden Final Yaptı!
YORUMLAR
23.12.2022

Kitlesel deneyler zavaş sirasinda okuyor ve bunun deneyle alakasi yok ama diger ciddi tip deneyleri mecburi hastalaninca kalp böbrek karaciger bekliyorsunuz nasil uygulanacak bunlar Hastaneli kapatin diyosaniz kapatalim

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ