At yarışları tarihin derinliklerine uzanan bir spor dalıdır ve özellikle Roma İmparatorluğu döneminde büyük bir öneme sahipti. Roma hem siyasi hem de sosyal açıdan büyük bir güce sahipti ve at yarışları da bu gücün bir yansımasıydı. At yarışı Roma toplumunun kültürel bir simgesi haline geldi ve büyük bir popülerlik kazandı.
Erken yaştan itibaren yetenekli bir jokey olmak için eğitilmişti ve tarihteki en yüksek ücret alan sporcu olarak biliniyordu.
M.S. 104 yılında Roma İmparatorluğu döneminde yaşamış olan Diocles Roma'da çok popüler bir at yarışı sporcusuydu ve kariyerinin zirvesine ulaşmıştı.
Diocles Beyazlar, Kırmızılar, Yeşiller ve Maviler de dahil olmak üzere çeşitli gruplar için yarışarak kendine özel bir hayran kitlesi kazandı.
Diocles'in yüksek gelir elde etmesinin temel nedeni Roma İmparatorluğu'nun büyüklüğü, zenginliği ve at yarışlarının sosyal ve kültürel önemiydi.
Genellikle yavaş başlardı ve daha sonra hızını artırarak rakiplerini geçmeyi başarırdı.
Bu yatırımlar at yarışlarını büyük bir endüstri haline getirdi ve popülerliğini artırdı.
Bu o dönemdeki at yarışçıları arasında eşi benzeri görülmemiş bir başarıydı. Kazandığı her yarışta büyük ödüller aldı ve bu ödüller o dönemdeki Roma halkının büyük bir kısmının aylık gelirinden muhtemelen daha fazlaydı.
Roma'da güçlü bir figür olan Diocles'in adı o dönemdeki birçok şirket ve tüccar tarafından kullanıldı. Bu sponsorluklar Diocles'in gelirini daha da artırdı ve ona ekstra kazançlar sağladı.
Tahminlere göre kariyeri yaklaşık 24 yıl sürmüştü. Bu o dönemdeki sporcular arasında oldukça nadirdi ve Diocles'in dayanıklılığı ve başarılarına olan bağlılığını, mesleğine olan aşkını gösteriyor.
Gaius Appuleius Diocles'ı rakiplerinden ayıran şey sadece cesareti değil aynı zamanda şaşırtıcı zenginliğiydi ve başarısı bugün hala günümüz sporcuları için bir ilham kaynağı olmaya devam ediyor.