Tarihimizi Öğrenmek İçin Toprağı Kazmaya Devam Ediyoruz: Şubat Ayının En Önemli 10 Arkeoloji Keşfi

Aslında tarih ile aramızda görece incecik bir toprak parçası var. Bir düşünsenize şu an yaşadığımız yerleri tamamen kazabilsek neler bulur ve öğrenirdik? Belki her yeri kazamıyoruz ama yine de arkeoloji tüm imkanlarıyla bizi, bizim için aydınlatmaya devam ediyor!

Kaynak: Arkeofili

1. Balkanlardaki avcı-toplayıcılar yabani tahıl tüketiyormuş.

Günümüzde Sırbistan ve Romanya sınırları içinde kalan 11500 yıllık dişler incelendiğinde görülen gıda bitkilerinin yabani tahıllara ait olduğu anlaşılır. Güney Doğu Avrupa'nın Tuna Nehri boyunca yaşayan insanlar o tarihlerde hiç ekin ekmese de yabani tahıl toplarlar ve yerler.

2. Erken insanlar mağaradaki ateşi en uygun yerde yakıyorlarmış.

Araştırmacılar geliştirdikleri yazılım tabanlı bir duman dağılma simülasyon modelini bilinen bir tarih öncesi (170 bin yıl öncesi) bölgeye uygularlar. Ve sonuç şaşırtıcıdır: Mağaradaki erken insanlar ocağın konumunu seçerken insanların faaliyetleri ve ihtiyaçları için ateşten maksimum düzeyde yararlanmayı ve buna karşın kendilerini minimum miktarda dumana maruz bırakmayı gözetirler.

3. Peru halkı, parçalanan ölülerin omurlarını kamışa geçirmiş.

16. yüzyılda Peru'ya gelen Avrupalı yağmacılar sadece yaşayanlarla yetinmeyip ölüleri bile soyarlar. Yapılan araştırmalar ise yerel halkın tahrip olan ölü kemiklerini bir çubuğa geçirerek düzeltmeye çalışarak ürkütücü bir çözüm bulduğunu gösterir.

4. İtalya’da Alalia Savaşı’ndan kalma miğferler ve silahlar bulundu.

Uzmanlar MÖ 6. yüzyıldan kalan miğfer ve metal parçalarının Phocaea gemilerinden oluşan bir Yunan kuvvetinin Etrüskler ve Kartacalı müttefiklerine karşı Korsika kıyılarındaki deniz savaşında zafer kazandığı MÖ 6. yüzyıl Alalia Savaşı’na ait olduğunu düşünüyor. Miğferlerden biri de muhtemelen düşmanlardan alınma.

5. Ürdün Vadisi’nde 1.5 milyon yıllık insan omuru bulundu.

Bu keşif asıl olarak Afrika'daki insan yayılımına dair yeni bilgilere gebe. Çünkü 6 milyon yıl önce Afrika'da başlayan insan evrimi yaklaşık 2 milyon yıl önce de Afrika'dan göç edip Avrasya'ya yayılan insanlar söz konusu. Ancak bu keşif, Ürdün Vadisi, Ubeidiya'da bulunan omurlar ile Gürcistan'daki omurların büyüklük ve şekil bakımından farklı olduklarını gösteriyor. Yani söz konusu göç bir kerelik bir olay değil gibi duruyor.

6. Peru'da kurban edilmiş 6 çocuğun mumyası ortaya çıkarıldı.

Yaklaşık bin yıl önceye tarihlendirilen mumyalar, muhtemelen ölen bir soyluya (siyasiya) eşlik etmeleri için kurban edilip onun mezarına gömülmüş. Yazık...

7. Neandertaller ile beraber yaşadığımız süre 10 bin yıla çıktı.

Homo sapiens ile neandertaller muhtemelen sanılandan daha fazla yaşadılar. Güney Fransa'da bulunan Mandrin Mağarası'ndaki bir çocuğun dişi ve taş aletlerin keşfi homo sapiensin yaklaşık 54 bin yıl önce bölgede olduğunu gösterir. Bu da daha önce düşünülen süreden birkaç bin yıl önceye denk geliyor.

8. Tutankamon'un demir hançeri muhtemelen Anadolu'da yapılmış ve kendisine dedesinden kalmış.

Amarna Mektupları olarak bilinen 3.400 yıllık bir dizi tablete göre, Tutankamon’un dedesi III. Amenhotep’e, Anadolu’daki Mitanni kralı tarafından, firavun kızıyla evlendiğinde verilen altın kınlı demir bir hançer hediye edilir. Tutankamon'un mezarında bulunan ve demir çağıdan önceye tarihlendirilen meteroit hançeri üzerinde yapılan kimyasal analizler ve X-RAY taramaları gösteriyor ki tabletlerde bahsedilen hançer, bu hançer.

9. Ürdün'de 9 bin yıllık ritüelistik bir av tuzağı keşfedildi.

Yapılan keşif gösteriyor ki MÖ 7 bin yıllarında bu bölgede yaşayanlar 'çöl tuzaklarında' hayvan yakalamak için deniz fosilleri, zoomorfik figürinler (tanrı hayvan figürleri), olağanüstü hazırlanmış çakmaktaşı aletler ve dini ritüellerin uygulanmasıyla ilişkili bir sunak ve ocak dahil olmak üzere birçok nesne kullanır. Ayrıca bu tuzakta gerçek insan boyutlarında ve insan formunda 2 de taş bulunuyor.

10. Afyon’daki Bizans kenti, Amorium'da nadir Bizans kılıçları Bulundu.

Biri kilisede bulunan ve adak olabileceği düşünen kılıçları nadir yapan şey efendim uçlarında halka kulplar. Araştırmacılara göre bin yıl önceye tarihlendirilen kılıçların bu özelliklerinden ötürü hangi etnik köken veya paralı asker gurubunun kullandığını belirlemek oldukça zor. Çünkü bu tür kılıçlar Bizans'ta oldukça nadir görünüyor.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Tarihimizi Öğrenmek İçin Toprağı Kazmaya Devam Ediyoruz: Ocak Ayının En Önemli 10 Arkeoloji Keşfi
Türkiye Müzelerindeki Ölmeden Önce Görmeniz Gereken 25 Eser
Efes Antik Şehri'ni Dünyanın En Önemli, İlginç ve Kutsal Şehirlerinden Biri Yapan 15 Neden
Dört Bin Yıl Önce Uygulanan Birbirinden İlginç 22 Hammurabi Kanunu
Evrim Bizi Şaşırtmaya Devam Ediyor: Yeni Bir Antik İnsan Türünün Keşfedildiğini Duydunuz mu?

Popüler İçerikler

151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı