Tarihe Faydalı Bir Bakış: Türkiye Cumhuriyeti'nin İlk Erken Seçimi 1946'nın Öyküsü

Aniden kararlaştırılan erken seçim meselesi şu günlerde Türkiye'nin gündemine oturmuş vaziyettedir. Peki seçimlere kısa bir süre kala, geçmişe bir bakış atmaya ne dersiniz?

1946 Türkiye'sine bakıldığında siyasi ve ekonomik anlamda sıkışık bir durum dikkati çeker.

II. Dünya Savaşı yeni bitirilmiştir. Türkiye harbe katılmadıysa da sürekli cephelerde tuttuğu 1 milyon kadar askerini beslemek ve savaş halindeki kıtlıklarla mücadele etmek zorunda kalmıştı. Olağanüstü ekonomik koşullardan çıkış maksadıyla düzenlenen Varlık Vergisi ile şehirli, Toprak Mahsülleri Vergisi ile de köylü ahalinin memnuniyetsizliği ve huzursuzluğu artmıştı.

CHP'nin hazırladığı ''Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu'' savaşta yüksek fedakarlıklar gösteren köylüye bir borç olarak düşünülmüştü.

Köylü ahalinin tarımı için iyi bir gelecek vadeden bu kanun, yüksek miktardaki toprak sahiplerinin aleyhindeydi. Bu sınıf içerisinden ilk tepkiyi de CHP'den Aydın Menderes ve Refik Koraltan gösterdiler. Esasında bu kanun bir vesile olmuştu. Esas mesele tek parti düzeninden memnunsuzluk ve yeni bir siyaset arayışıydı.

1945 yazında Menderes, Bayar, Koraltan ve Köprülü tarafından meşhur ''Dörtlü Takrir'' verildi. Her ne kadar açıkça ifade edilmese de çok partili düzene göz kırpılıyordu.

i.pinimg.com

Basına verdikleri demeçlerde eleştirilerini sertleştiren Fuat Köprülü ve Adnan Menderes birkaç ay sonra CHP'den ihraç edildiler. Bunu Refik Koraltan ve Celal Bayar'ın istifaları takip etti. Bir süreden beri yeni bir partinin kurulacağı söylentileri ortada dolaşıyordu. İş adamı Nuri Demirağ'ın Milli Kalkınma Partisi 1945 yılının sonlarına doğru resmen teşekkül etti. Demokpart Parti ise 1946 başını bekleyecekti.

Demokrat Parti kurucuları halk nezdinde tanınmış isimlerdi ve kısa sürede partiye itibar arttı. Milli Kalkınma Partisi ise baştan stratejik bir hata yaparak genel merkezini İstanbul'a kurmuştu. Devamında daha birçok parti kurulduysa da halkta karşılık bulamadıklarından uzun ömürlü olamadılar.

DP kurucularından Fuat Köprülü (sigara içen) genel merkeze üye olmaya gelen bir köylü kadını dinliyor.

Oluşan bu yeni siyasi ortamı değerlendirmek amacıyla CHP de kongresini topladı. İnönü'yü değişmez genel başkan yapan tüzük değiştirildi. Aynı zamanda kritik bir biçimde 1947'deki seçimleri erkene almak kararı verildi. Bunun açık sebebi muhalefet partilerini hazırlıksız yakalamaktı. Bunun üzerine DP belediye seçimlerini boykot kararı aldı. Fakat 21 Temmuz 1946 günü yapılacak milletvekili seçimlerine iştirak edilecektir.

Demokrat Parti 7 Ocak 1946'da kurulmuştu ve bundan sadece 6 ay sonra seçimlere gidiliyordu.

image.yenisafak.com

İktidarın imkansız olduğunu herkes biliyordu. Amaç elden geldiği kadar fazla milletvekilini meclise sokabilmek ve bir sonraki seçimler için daha uygun bir zemin hazırlamaktı. Ülkenin dört bir yanındaki mali yöneticiler ve bürokrasi, Atatürk'ün kurduğu CHP'ye, tek parti olduğu için doğal olarak, sadakati amaç edinmişlerdi. Bu sebeple yeni oluşan DP seçim propagandası yapmakta zorlanıyordu.

Kraldan çok kralcı belediye başkanları ve valiler muhalefete türlü zorluklar ve engellemeler çıkartıyorlardı.

Bazı yerlerde sinema salonlarında bile toplantı yapılmasına izin verilmiyor, açık mitingler de çeşitli gerekçelerle yasaklanıyordu. Fakat bunların hepsi olumsuz tesir edeceği gibi iktidar DP'ye geçince aynı muameleler bu sefer CHP'ye karşı yapılacaktı. 

Yıllar sonra başvekil olan Adnan Menderes, Aydın'da CHP kongresine izin veren belediye başkanına kızarak ''Reis bey hatırlamaz mısın, bize sinema salonunu bile vermemişlerdi.'' diyecektir. Dolayısıyla Türk siyaseti daha o günlerde bir karşılıklı intikam alma döngüsüne girmişti.

Sandıklar açıldığında milletvekili dağılımları şöyleydi: CHP 397, DP 61, Bağımsız 7.

Seçimlerde propagandalar oy kullanma sırasında dahi devam etmişti. Oylar açık kullanıldığı gibi sandık başındaki iktidar görevlileri de seçmene baskı yapmışlardı. DP milletvekili Esat Budakoğlu o günü şu sözlerle anlatıyor:

''Kime veriyorsun? Teyyare hırsızı Bayar'a mı rey vereceksin, Milli Mücadele kahramanı Atatürk'ün yakın arkadaşı İnönü'ye mi vereceksin? Rey verenlere karşı söylenen söz bu idi.''

Seçimler şaibeli olarak lekelenmişti. Fakat bu olumsuz uygulamalar olmasa dahi DP'nin iktidar olması çok zordu. Zira ancak 273 vekil adayı çıkartılabilmişti.

DP ancak bu vekilliklerin hepsini kazandığı takdirde çoğunluğu eline geçirebilirdi. Bu da pratikte imkansızdı. Netice itibarıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin modern manadaki ilk erken seçimleri olumsuz bir şekilde tarihe yazılmıştı. Aceleyle gidilen seçimde yaşanan usulsüzlükler ve muhalefete yapılan haksızlıklar, 1950 seçimlerinde iktidar aleyhine geri dönecekti. Bugün aradan geçen 62 seneden sonra bir başka erken seçimlere gittiğimiz şu günlerde, geçmişteki hataların tekrarlanmaması ve tarihe kötü izler bırakılmamasını temenni ederiz.

Popüler İçerikler

Rasim Ozan Kütahyalı’dan Atatürk Sözleri: “Şeytan Taşlamakla Anıtkabir'de Yapılanlar Benzer Eylemler”
Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho ile İlgili İspanya'dan Transfer İddiası Var
Türkiye'ye Gelir mi? Suudi Arabistan'da Forma Giyen Cristiano Ronaldo'dan Değişim Kararı
YORUMLAR
20.05.2018

Yalnız canlarım ciğerlerim olayın özü gene CHP'nin topraksız köylüye toprak vaat etmesi ve ağaların mallarından vazgeçmemesi üzerine olmuştur ki az yaklaşın bu tarafa iktidar olan DP ilk olarak ne yapmıştır köy enstitülerinin kökünü kazımış süt tozundan dandik Ford kamyonlarına kadar ülkeye boktan ne varsa sokmuştur tarih tekerrürden ibarettir AKP'nin kaderi de bugün laf ettiği yerden yere vurduğu CHP gibi olacak ama CHP bu sefer kaldığı yerden iyi parti ile yükselişe geçecek . 36 gün sonra görüşürüz öpüldünüz.

20.05.2018

Köy enstütülerini CHP kaldırmıştır. DP değil !

19.05.2018

"CHP"nin ne bok olduğu" ile başlayan cümleler görüyorum. Haklılar da cümlenin sahipleri. Ama inatla o dönemi bire bir şu anda AKP elinden yaşadığımızı göz ardı ediyorlar herhalde.

22.05.2018

Aynı taktiği DP' de uyguladı 57 seçimlerinde. Ekonomi batmaya başlayınca seçimi öne alıp iktidarı korumaya çalıştılar.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ