Tarih Tekerrür Etmedi: Gelmiş Geçmiş En Büyük Depremi Yaşayan Şili 1960 Felaketinden Neler Öğrendi?

Dünya tarihinin gelmiş geçmiş en büyük depremi, moment magnitüd ölçeğine göre 9,5 büyüklüğünde olan Büyük Şili Depremi oldu. 1960 Valdivia Depremi olarak da bilinen ve ardından gelen tsunami ile büyük hasar alan ülkede bin 655 insan hayatını kaybetti, 3 bin insan da yaralandı. Peki tıpkı bizim gibi bir deprem ülkesi olan, tarih boyunca dünyanın bilinen en büyük afetleri ile boğuşan Şili nasıl dersler çıkardı da can kaybını aza indirgemeyi başardı? Buyurun...

Dünya tarihinin bilinen en büyük depremi, moment magnitüd ölçeğine göre 9,5 büyüklüğüne ulaşan Büyük Şili Depremi oldu.

Merkez üssü başkent Santiago'nun yaklaşık 700 kilometre güneyinde bulunan Valdivia olduğu için 1960 Valdivia Depremi olarak da bilinen afet, tıpkı Türkiye gibi bir deprem ülkesi olan Şili'de çok önemli tedbirler alınmasına neden oldu.

Tamı tamına 10 dakika süren depremin büyüklüğü, bir şehri altüst etmeye yetti ve birçok kentte büyük tahribat bıraktı; tahminen bin 655 kişinin ölümüne neden oldu.

  • Puerto Saavedra tamamen yıkıldı.

  • Puerto Montt'ta binaların %90'ı tahrip oldu.

  • Angol'da binaların %82'si tahrip oldu.

  • Los Angeles'te binaların %70'i tahrip oldu.

  • Talcahuano'da binaların %65'i tahrip oldu.

  • Valdivia'da binaların %40'ı tahrip oldu.

  • Concepción'da 125 kişi öldü, çok sayıda bina tahrip oldu.

Gündüz saatinde gerçekleştiği için nispeten daha az can kaybının yaşandığı ve 3 bin insanın yaralanmasına sebep olan afette hasar bırakan asıl vurucu olay, depremden 10 dakika sonra gerçekleşen tsunami oldu.

Dalgalarının boyutu 25 metreye kadar uzanan tsunami şehirleri vurarak tahribat nedeniyle yaşanmaz hale getirdi.

Deprem sırasında tabanların kayması o kadar büyük bir etki yarattı ki Şili'de gerçekleşen artçı depremlere ek olarak Pasifik Okyanusundaki hareketlenme, 15 saat sonra Hawaii'de, 22 saat sonra da Japonya'da tsunami yaratarak yine yüzlerce kişinin ölmesine sebep oldu.

Şili'ye geri dönersek bu felaketlerin toplam etkisi; bin 655 kişinin ölümüne, 3 bin insanın yaralanmasına ve 2 milyon insanın tahribat nedeniyle evsiz kalmasına neden oldu.

Ülkede tahminen 4 milyar dolarlık bir zarar bırakan afetler, Şili'yi ekonomik olarak zorlayan uzun bir sürece soktu.

Aradan yıllar geçti, takvimler 2010 senesini gösterirken Şili tekrar dünya tarihine giren bir deprem yaşadı! Maule Bölgesi sahilinde yaklaşık 3 dakika süren 8,8 büyüklüğündeki bir diğer korkunç felaket ülkeyi vurdu.

Deprem o kadar kuvvetliydi ki sismologlar, gün uzunluğunu 1,26 mikro saniye kısalttığını ve dünyanın dönüş eksenini 3 inç veya 2,7 milyarsaniye oynattığını tahmin etti!

Peki dünya eksenini dahi oynattığı tahmin edilen ve 1 milyon insanın evlerinden ayrılmasına neden olan bu kuvvetli depremde can kaybı nasıl oldu dersiniz? Nihai tahminlere göre 723 kişi hayatını kaybetti.

Aynı sene Haiti'de gerçekleşen 7,0 büyüklüğündeki deprem ise 220 binden fazla insanın can kaybıyla sonuçlanmıştı.

The Washington Post'un hazırladığı infografik, Şili'de ve Türkiye'de gerçekleşen depremlerdeki can kayıplarını karşılaştırdı.

Üstteki görsel Şili'nin seneler içerisindeki depremlerini, sarı noktaların büyüklüğü ise depremdeki can kayıplarını gösteriyor. Siyah çizgi ise ülkemizde 6 Şubat günü gerçekleşen 7,7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş depremi.

Aşağıdaki grafik ise aynı şekilde Türkiye'nin seneler içerisinde karşılaştığı depremler ile can kayıplarını gözler önüne seriyor.

Üst. başlık: 'Türkiye'de depremler Japonya ve Şili'den daha ölümcül oldu.'

Konu deprem olunca ülkemizi çoğu zaman Japonya ile kıyaslıyoruz. Peki nasıl oluyor da hem Japonya'da, hem de çok daha şiddetli depremler yaşayan Şili'de can kaybı bizim ülkemizdekinden bu kadar az oluyor?

Evrensel Gazetesi yazarı Elif Görgü ile görüşen Recoleta Belediye Başkanı, Mimar Daniel Jadue ve deprem üzerine çalışan Dr. Marcelo Lagos, depremlerin maddi ve can kayıpları ile nasıl başa çıktıklarını anlatmışlar.

Makalenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Daniel Jaude, öncelikle ülkelerinin geçmişine baktığında her zaman bu kadar tedbirli olmadıklarını ve yıkıcı etkilerle karşılaştıklarını söylüyor.

Yüzyılı aşkın süredir yaşanan afet deneyimleri sayesinde hatalarıdan ders çıkartarak toplumsal bilinç sahibi olduklarından bahsediyor. 'Yapısal güçlendirme, ülkenin toprak türlerinin ayrıntılı şekilde incelenmesi ve son olarak inşaat sektörü ile devletin kendi sorumluluklarını geliştirmesiyle yürütülen bir süreç' diyor.

Bunun ardından bilgi eksikliği ve yanlış bilginin risklerinden kaçınarak, yapılan uyarılara zamanında verimli şekilde döndüklerini; şehirleri, kasabaları ve köylerin altyapılarını deprem durumunda hızlı tahliye ihtiyaçlarına göre uyarladıklarını söylüyorlar.

1939 yılında bizim ülkemizde 7,8 büyüklüğünde Erzincan Depremi, Şili'de de aynı büyüklükte Chillan Depremi gerçekleşti. İki ülkede de tahminen 30 bin civarında insan hayatını kaybetti.

Ancak depremler bizde hala aynı etkiyi yaratmaya devam ederken Şili halkı ve devleti, bu konudaki derslerini alarak daha sağlam temeller ve adımlar atıyor.

"Depremler değil, binalar öldürür" düşüncesiyle yepyeni bir inşaat sisteminin temellerinin atıldığı Şili, her depremin ardından yeni kurallara imza attı.

Örneğin can kaybının nispeten az olduğu 2010 depremi ve tsunaminin ardından toplamda 200 bin ev yaşanmayacak duruma gelmişti. Bunun ardından kolonlar daha güçlü tasarlanmaya, bina planları sismik dalgaları daha iyi kontrol edecek şekilde inşa edilmeye başlandı. 

Ayrıca yeni binaların, sahilden olabildiğince uzak inşa edilmesi için baskı oluşturuldu.

Felaketlerin 'doğal' olmadığını, insan kararıyla zaman ve mekan içerisinde inşa edildiğini söylüyor ve buna inanıyor Şilili insanlar.

Şili'nin sırrı; depreme dayanıklılık için sağlam bir inşaat sektörü, tsunami öncesi erken tahliyeye varan bilgilendirme sistemleri, her zaman acil durum planlarının hazır olması ve çocukluktan itibaren öğretim kurumlarında eğitim vermekte yatıyor.Peki biz neler öğrenebiliriz?

İlgili içerikler:

Osmanlı'dan Yunanistan'a Kadar Hissedilen 1894 İstanbul Depreminin Korkunç Boyutunu Gösteren Fotoğraflar
1999 Depreminde Enkaz Altındaki Kız Çocuğunu Kurtaran Köpek Mancs'ın Yüreğimize Dokunan Hikayesi
Kahramanmaraş Depreminin Korkunç Boyutunu Gözler Önüne Seren Öncesi ve Sonrası Fotoğraflar

Popüler İçerikler

Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu
YORUMLAR
24.02.2023

Afette ülkeyi yönetenlerin, bürokrasinin başındakilerin, meclistekilerin akrabalarının yarısı ölmediği sürece, tamamen parası olanın insafına kalmış bir halk Türk halkı..

Eğer Suçları Varsa Hapishaneye Atılabilir ama sırf meclisteki birinin akrabası diye veya diğer grupların öldürülemez.

24.02.2023

yapılabılıyor!!!bir cok ornekleri var işte,kızgınlıgımız ofkemiz olabılecegını bildikleri halde kıllarını kıpırdatmadan görmezden gelenlere,kader kisvesine sıgınan alçaklara,serefsizlere,namussuzlura

24.02.2023

ne gerek var sahili doldurup binalar dikmek varken niye denizden uzakta binalar dikilsin o kadar para kazanmak varken kırk ellibin kişi ölmüş çokmu bizde toplanma bölgelerine bile canımız sıkılmasın toplanmisken boş durmayalim diye AVM dikildi

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ