Minik kedi Pitouchi, Belçika ordusunun siperlerinde doğmuş, annesi ise o henüz yavru iken savaşta hayatını kaybetmişti. Ufaklık, gittiği her yerde takip ediyordu Belçikalı teğmen Lekeux'u ve bir gün şöyle oldu:
Alman safları yakınlarında bulunan teğmen, yeni bir siper kazıldığını fark edip onun eskizini çizmeye koyuldu. Yaptığı içe öyle dalmıştı ki, yaklaşmakta olan Alman askerlerini fark edemedi. Yaklaştıklarında ise kaçmak için çok geç olduğunu anlayıp çukura yatmaya karar verdi. Fakat askerler onun çukurda olduğunu anladılar.
Tam o sırada, Kedi Pitouchi çukurdan fırlayıp yakınlardaki bir kereste parçasının üzerine zıpladı. Alman askerleri korku ile iki el ateş etti fakat ufaklık vurulmadı. Teğmenin yanına tekrar atladı ve oraya sığındı.
Alman askerleri çukurdan gelen sesin minik bir kediye ait olduğunu anladıklarında, korktukları için gülüşüp oradan uzaklaştılar. Teğmen de bu sırada çizimini bitirdi ve Pitouchi ile Belçika saflarına geri döndü. (Susan Bulanda, Soldiers in Furs and Feathers)
Kaynak: radikal.com.tr