Tarih Boyunca İnsanoğlu Tarafından Çokça Abartılmış 12 Kavram

Tarih boyunca birçok şey insanoğlu için bir efsane haline gelmiş. Bugün büyük itibar gören bazı şeyler, aslında hiç de hak ettikleri yerde değil. Sizler için bunlardan 12 tanesini bulup, gerçek yüzlerini ortaya çıkardık.

1. Şövalye

Aç bir ansiklopediyi, yaz google ara karşına öyle bir şövalye figürü çıkıyor ki şaşarsın. Böyle dağ gibi, delici bakışları olan, ışıl ışıl saçlı, güçlü, kuvvetli yağız insanlar. Hepsi mert, sözünün eri, delikanlı kişiler. Şövalyelik kavramı öyle abartılmış ki sanırsın hiç yamuk yapan, savaştan kaçan, doğru düzgün kılıç tutmayı bile beceremeyen şövalye yok. Yok da o zaman sorarım size derebeylik sistemi niye yıkıldı? O kadar haçlı seferi yapıldı, on binlerce şövalye yığıldı oralara, hani nerede? Kaçı elinizde? Hiçbir değil mi? Şövalye dediğin paralı askerdir. Sen onu yuvarlak masanın etrafına boncuk gibi dizsen de bundan fazlası değildir. Parasını aldığı kadar savaşır, sonra handa şarap içip sızıp kalır. Şimdilerde hala şövalyelik nişanları falan dağıtarak bu kurumu diri tutmaya çalışıyorsunuz ama yemezler. Şövalyelik haddinden fazla abartılmış bir paralı askerlik kurumudur, fazlası değil.

2. Lord

Bildiğin toprak ağasının, köle çalıştıran tiplerin unvanı olan lord, insanda söylendiği zaman ayağa kalkma hissi uyandıracak kadar ağır bir kelime. Kim gelmiş? LORD, vayy hemen hazır ola geçelim. Oysa öyle mi? Kral yalakası, işini bilen, sinsi tiplerin unvanı lordluk. Toprak sahibi olmuş, ekip biçsinler diye köylüye verdiği topraktan vergi alan, bu vergilerle aman köylüler ayaklanmasın diye kendine ordu kurup, bir sürü paraya şato yaptıran, zalim, müsrif, gaddar tipler bunlar. Ama bakıyorsun hala lordlar kamarası var, bol keseden dağıtılan lord unvanları var. Neyin geleneğini sürdürme peşindesin arkadaşım? Hala kölelik yıllarına, feodalizme özlem mi duyuyorsun? Bir tane iyi lord tanıdın mı hayatında? Türk halkı en güzel lafı demiş bunlar için; Alırsın Ford, olursun Lord. Bu kadar.

3. Kovboy

Sanırsın Amerika'nın en yakışıklı, en süper vücutlu, en güçlü ve en çekici erkekleri kovboy olmak için sırada. Tipi düzgün olmayana, delikanlı olmayana kovboyluk vermiyorlar. Orta birde İngilizce ile tanışmanın ardından çözüyorsun ki, aslında bildiğin sığır çobanı bunlar. Senin Hikmet emminden, Cafer abinden farkları yok. Sadece at sırtında dolanıyorlar ve bir de afilli şapkaları var o kadar. E bizim çobanların da kepeneği var sizin kadar göze sokuyor, seks objesi haline getiriyor muyuz? Yahu Marlboro denen marka sırf kovboy sırtından yıllardır iş tutuyor dünyada. Neymiş kovboyların tercih ettiği markaymış, o kovboy adam olsa kaçak Adıyaman tütünü içer. Sen tutmuş bu çobanı, bu cahili bana pazarlıyorsun, olmaz olsun.

4. Düello

Efendi gibi birbiriyle konuşmayı beceremeyen, sorunlarını konuşarak çözmekten uzak insanların birbirini öldürmeye çalışmalarını bana ne diye mertliğin simgesi olarak sunuyorsun? Ha pusu kurup öldürmüşsün adamı ha düello yapmışsın sonuçta cana kıymıyor musun? Sonucu böyle olan bir olayın kendisi nasıl iyi olabilir? Eldivenini çıkar, eşine hafiften yan gözle baktı diye adamın suratına çarp, sonra gün doğumunda ıssız bir yerde buluşup birbirinizi öldürmeye çalışın, biz de size alkış tutalım 'ne kadar delikanlı insanlar' diye öyle mi? Ya yürü git Allah aşkına. Adam hanımına mı baktı, sana olan borcunu mu ödemedi, çekersin kenara, sert bir dille uyarırsın, olmadı hadi döversin falan da öldürmek ne? Ya o seni öldürürse? Çoluk çocuğun arkadan 'babamız bir hiç uğruna öldü, ne kadar da delikanlı adammış' diye alkış mı tutacak, mezarında bir fatiha mı okuyacak, güldürme beni.

5. 40 gün 40 gece düğün

Kral da olsan, sultan da olsan böyle görgüsüzlük yapmaya, bu kadar müsrif olmaya hakkın yok. Hepinizin bahanesi aynı, 'yoksullar da yesin, onlar da doysun'. Bunun yolu çocuğunu evlendirirken 40 gün 40 gece eğlence tertip etmek midir? Madem yoksulu, fakiri bu kadar düşünüyorsun sen o düğüne harcadığın parayı insanlara dağıtsana, gidip ihtiyacını görsün millet? İnsanın tek ihtiyacı yemek ve eğlence mi? Sen sarayda böyle yaşıyorsun diye karın tokluğuna yaşayan insanların da bir tek bunlara ihtiyacı olduğunu mu düşünüyorsun? Kumaşı, suyu, baharatı, meyvesi, kabı kacağı yok mu bu işin? Kusura bakma sen kral olmuşsun ama görgüsüzlüğün, terbiyesizliğin kralı olmuşsun. 3. günden sonra insan sıkılır yahu, hiç mi izanın yok?

6. Uzak doğu dövüş sporları

Tamam mutlaka bir felsefeden doğmuştur, hepsinin bir amacı vardır, hepsini uygulamak için derin teknikler ve üst düzey bir bilinç gereklidir ama Allah aşkına bir binanın küf kokan bodrum katında, kolonları keserek yer açtığın karate salonunda ne felsefesini vereceksin? Kime anlatacaksın karatenin, judonun alsında bir sanat olduğunu, bunu sadece kendini korumak için kullanman gerektiğini, öncesinde bu işin felsefesini yalayıp yutman gerektiğini? Dünya üzerinde bu işi felsefesine uygun yapan, felsefesini sindiren, bu işi sanat gibi gören kaç uzak doğu dövüş sporları ustası var? Yani demem o ki, iyi niyetle, gerçekten bir felsefeden doğmuş bu sporlar bugün artık bu amacın çok uzağındadır. Ya bitirin bu işi ya da adını dayak, gösteriş sporu olarak değiştirin.

7. Marcus Junius Brutus

Nankörlükle ilgili bir durum olduğunda hemen adı anılan, Nankörün kralı olarak tanınan kişi. Ne yapmış bu arkadaş? Millet Sezar'ı bıçaklarken bir tane de bu saplamış, Sezar da buna dönüp 'sen de mi Brutus?' demiş. Ne yapsaydı Brutus? Sen diktatörlükle halkı ezip sindirirken, kendi tanrı ilan etme yoluna girmişken, millet senatoda bıçakları sırtına sırtına vururken araya girip 'durun yapmayın, o benim eniştem' mi deseydi? Dese ne olacaktı? Hadi seni kurtardı Brutus, sen akıllanıp, 'tamam Roma'ya cumhuriyet gelsin' mi diyecektin? Bu olaydan ders mi çıkaracaktın. Sen akıllı biri olsan başta daha demokratik bir yönetim inşa ederdin, hadi olmadı, yapamadın, bıçak üstüne bıçak yiyorsun, eğitimini bile üstlendiğin Brutus'e 'gel bi bıçak da sen sapla ki benden sonra seni de öldürmesinler' demeliydin. Netice olarak Brutus tamamen kendini kurtarmak adına zaten ölmüş birine bıçak saplamış bir kişidir, her ne kadar senato dışında coşkulu bir konuşma yapmış olsa da Brutus'ü bu kadar büyütmenin, onu nankörlüğü tanımına koymanın alemi yoktur. Belki Sezar'dan sonra ben lider olurum diye bile düşünmüş olabilir.

8. Eyfel Kulesi

Yani arkadaş Fransızların bir şeyi de işe yarasın, kullanışlı olsun. Tüm olayları bir şey varmış gibi gösterip, adına 'Fransız' ön eki getirip, kendilerine mal edip pazarlamak. Al sana 'french fries', al sana 'french kiss', al sana 'french balkony'. Modaları desen öyle, al sana 'kravat', yemekleri desen öyle al sana 'salyangoz'. 

Var olan bir şeyi al, azıcık değiştir, önüne arkasına iki bir şey ekle, içine farklı bir ot kat, rengiyle oyna, biçimiyle uğraş olsun sana 'french'. Bu kadar basit mi? Misal adam uğraşmış balkonu bulmuş, fuları bulmuş, patatesi bulmuş, sen kalk azıcık küçült, işlevsiz kıl adına fransız balkon de. Adam öpüşmeyi bulsun, kadın ile erkek arasındaki aşkı en güzel şekilde tanımlasın, sen kalk dilini kadının boğazına dola hop sana 'french kiss'. 

Eyfel kulesi de bunlardan biri işte, adam demiri bulsun, adam kuleyi bulsun, adam demir işlemeyi bulsun, Eyfel kulesinin ekmeğini sen ye. Ne işe yaradığı belli olmayan, estetikten yoksun bir demir yığınını bize aşkın, sevginin sembolü olarak pazarla. Hayır insanlar da buna kanıyor ya ona üzülüyorum. Rica ederim artık şu Eyfel kulesi'ni hayatınızdan çıkarın. Paris'e gidip bu kuleyi görmeden geri dönün. Tarih boyunca bu kadar abartılmış, ama içi bomboş olan başka bir şey daha bilmiyorum ben.

9. Leyla ile Mecnun

Bir kızı görüp beğenmiş delikanlı, gidip istemişler kızın babası vermemiş. -Sonra ne olmuş? Bizim oğlan çalışıp, kayınbabasının gözüne girmek, Leyla'sını elde etmek için çalışmak çabalamak varken ne yapmış? Çöllere vurmuş kendini, derbeder olmuş. Yahu arkadaşım, kızın babası olsam ben de senin gibi uçarı işler peşindeki adama kız falan vermem. Demek sen Leyla'yı alsan, yarın bir gün kızla kavga etsen, kızı evde bırakıp çölde alacaksın soluğu? Bu nasıl bir zihniyet, bu neyin kafası? Aşk dediğin bu mu? Senin nasıl bir aşk tanımın var? Aşk sevdiğini bırakıp çöllerde ömür tüketmek midir? Bak Ferhat'a, kız için dağı delmiş, kızın köyüne su getirmiş, müstakbel babasının gözüne girmek için çalışmış, faydalı yönde bir efor segilemiş. Sen ise tüm enerjini çölde 'Leylaa' diye bağırmak için harcıyorsun. Kusura bakma da senin hikayen örnek bir aşkın değil, kızını uçarı birine vermeyen babanın ibretlik hikayesidir. O adamın elleri öpülesidir. Resme dikkat, Mecnun bildiğin haplanmış gibi.

10. Salatalık

Söğüş, çoban salata, cacık ve kesip gözlere koymak dışında salatalığın kullanım alanı yok. Yani bir havuç bile ki salatalığa kıyasla çok daha az göz önünde, haşlamadan, salataya, garnitürden, keklere, tatlılara kadar her şeyin içinde var ama bu salatalık sadece 3 şey için kullanılıyor. Buna karşın her yerde, her zaman, kilolarca salatalık bulmak mümkün. Bir evde salatalık olmaya görsün ortalık ayağa kalıyor, vay efendim salatalıksız ev mi olurmuş, salatalık domatesin ekürisiymiş, vs. Salatalık son derece abartılmış bir sebze. Cacık yapmanın dışında bir kullanım alanı yok. Ya ısırıp yiyeceksin ya da cacık. Tamam cacık güzel olabilir ona lafım yok, ancak patates, havuç, soğan gibi sebzeler sıradanmış gibi kabul edilirken, kilosu 50 kuruşa havuç satılırken, salatalık gibi pişirilmesi bile mümkün olmayan bir sebzenin 3-4 lira olması can sıkıcı. Ha bir de turşusu var ama fasulyenin de turşusu var ve çok daha leziz.

11. Vampir

Hastalıklı bir ruh halinin, bir canavarlığın bu kadar abartıldığına ilk defa şahit oluyorum. İnsanların kanını içen, geceleri dolaşan bir ruh hastasını önümüze aşık olunası, delikanlı tipler olarak koymuyorlar mı deli oluyorum. Yahu güneş ışığına dayanamayan, tahta kazıkla ölen birinden bahsediyoruz. Kan içen, adam gibi bir işi olmayan hasta tipler bunlar. Aşık olsa ne olur, delikanlılığın kitabını yazsa ne olur? Bu kadar sıradan, hiçbir özelliği olmayan, hasta, sağlıksız, rezil bir yaratığın günümüzde bu kadar yer işgal etmesi bana zul geliyor. Neymiş ölümsüzmüş, yahu tahta kazığı çakınca kalbine ölüp gidiyor, Buffy tek seferde onlarcasını öldürüyordu bunların, neyin ölümsüzüymüş ki bana?

12. Aslan

Ormanın kralı çita olabilir, Asya'da kaplan olabilir, bana kalsa babun bile olabilir ama günde 18 saat yatan, cinsel ilişkisi ortalama 10-15 saniye süren, sadece dişisi avlanan, erkeğinin sürüye liderlikten başka bir vasfı olmayan bir hayvana 'ormanın kralı' lakabının verilmesi benim canımı sıkıyor. Yani sırtlan dediğin leş yiyicinin 5-10 tanesi bir araya geldi mi Serengeti boyunca bunları kovalıyor, ama sorunca kral aslan. Kim verdi arkadaşım size krallığı? Bu payeyi nereden aldınız? Senin anca kendi süründe borun ötüyor ki, o da daha genci gelene kadar, çıkıp da ormanın kralı benim demek nedir? Bir puma, bir leopar, bir çita senden kat kat daha iyiyken, sırtlan, domuz, manda senden daha organizeyken sen neyin krallığını yaşıyorsun? Belki dişi aslan bu konuda hak iddia edebilir ama sen 10 saniye sevişip, sonra da bana ben kralım deme. Önce eşini memnun et, sonra krallığı konuş bana.

Popüler İçerikler

Doğu Ekspresi Seyahatinin O Kadar da Romantik Olmadığını Söyleyen Adam Bilinmeyenleri Anlattı
Babalık Davası Negatif Sonuçlanmıştı: İftiralara Maruz Kalıp Sabrı Taşan Uğur Dündar Hesap Soracak!
Yönetmen İlker Canikligil'in "Kaçak Film" Çıkışına Röportaj Adam'dan Aşırı Haklı Tepki